Ekonomi

'2023 hedeflerinin anahtarı 'Atalet Vergisi'

Kuruluşunun 100. yıl dönümünde dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmayı hedefleyen Türkiye, ülkedeki toplam girişim sayısının %99'unu oluşturan KOBİ'lerdeki tembelliği (atalet) aşmak için yeni formüller üzerinde çalışıyor.

Musab Turan  | 24.04.2018 - Güncelleme : 24.04.2018
'2023 hedeflerinin anahtarı 'Atalet Vergisi'

Istanbul

İSTANBUL- MUSAB TURAN

Kuruluşunun 100. yıl dönümünde dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmayı hedefleyen Türkiye Cumhuriyeti, ülkedeki toplam girişim sayısının yüzde 99'unu oluşturan KOBİ'lerdeki tembelliği (atalet) aşmak ve ekonomide verimlilik artışını sağlamak için yeni formüller üzerinde çalışıyor.

Çin'in Suzhou şehrinde pilot uygulaması başlatılan, refaha daha fazla katkı sunan vatandaşlara pozitif ayrımcılık, ekonomiye destek olmayanlara da ilave vergi getiren "Sosyal Skorlama Projesi" ile Barselona'da devreye alınan "Bilge Şehirler" projesi gibi uygulamalarla öne çıkan "Atalet Vergisi" metodu, Türkiye'de de tartışılıyor.

İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Görevlisi Onur Baran Çağlar, AA muhabirine, dünyada pilot uygulamaları kurgulanmaya başlanan "Atalet Vergisi" hakkında açıklamalarda bulundu.

"Atalet Vergisi"nin, ekonomilerde üretime, tasarrufa ve dolayısıyla refaha katkıda bulunabilecekken bulunmayan kişi ve işletmelere, toprağını ekmeyip boş bırakanlara, işletmesindeki teçhizatı kullanabilecekken kullanmayanlara caydırıcı önlem olarak devreye alınabileceğini anlatan Çağlar, "Atalet Vergisi' formülüne göre ekonomiye daha fazla katkı sunan kişi ve işletmelere vergi indirimleri yapılıyor. Ekonomiye katkıda bulunmayan kişi ve işletmelere verimlilik artışını sağlamak için ilave vergi getirilmesi tüm dünyada gündemde." diye konuştu.

"Yüz bin dolar sistem dışına çıkarsa 1 kişi işsiz kalıyor"

Çağlar, dolaşımdan çekilerek devinimsiz kılınan para anlamına gelen iddiharın ülke ekonomileri için en önemli tehditlerden biri olduğunu belirterek, "Yüz bin dolar sistem dışına çıkarıp iddihar edilirse, 1 kişi işsiz kalıyor. Ege kasabaları zamanında kamu ve sistem problemleri nedeniyle oluşturulan genç emeklilerle dolu. Tarım toprağını, ağılını ve ahırını işletenler değil boş bırakanlar vergilendirilmeli. Finansal piyasalarda duran atıl bırakılmış kaynaklar gibi fiziksel kaynaklar ve hatta emek gücünün boş bırakılması da memleketin ihtiyacı olan kaynak maliyetlerini yükseltiyor." diye konuştu.

"Kapasite kullanımını yüzde 90'lar seviyesine çıkarmalıyız"

BlockChain teknolojilerindeki gelişimin düzgün ve sisteme katkıda bulunan vatandaşın pratik şekilde vergi indirimleriyle ödüllendirilmesine olanak sağladığını hatırlatan Çağlar, "Sisteme uymayan, topluma katkı vermediği gibi her türlü atalet versiyonları ile sosyal ve ekonomik ortama zararı dokunanlara ölçülü şekilde önlem ve cezaların uygulanmasında fayda görüyorum." dedi.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) istatistiklerine göre Türkiye'de 2017 yılında imalat ve sanayi kuruluşlarının, kapasite kullanım oranlarının (KKO) en fazla yüzde 75'ini kullanabildiğini anımsatan Çağlar, "Türk sanayisinde 2017 kapasite kullanımı geçen yıl yüzde 75 seviyelerindeydi ancak 2023 hedeflerine yürüyen bir ülke olarak bunu yüzde 90'lar seviyesine çıkarmalıyız. Bunu da ancak yeni teknolojilerden faydalanarak radikal tedbirlerle başarabiliriz. 2023 hedeflerinin anahtarı 'Atalet Vergisi' diyebiliriz." ifadelerini kullandı.

"Böyle bir uygulama herkesi pozitif yönde kamçılayacaktır"

Çağlar, tezini şöyle açıkladı:

"Ülke olarak sanayide yüzde 75 kapasite kullanıyoruz. Bunun içine altyapı, kaynak ve insan kaynağı başlıkları da yer alıyor. Bu kapasiteyi yüzde 90'ın üzerine çıkarmak tam kapasite sayılabiliyor, dolayısı ile yüzde 15 kapasite artışına ihtiyacımız var. Bu yüzde 15 kapasite artırmak için firmaların kurumlar vergisini yüzde 10, çalışan üzerindeki yükünü de aynı şekilde yüzde 10 indirelim.

Aynı şekilde KDV ve ÖTV'de de yüzde 10'luk indirime gidebiliriz. Devletin buradaki kaybı toplam gelir içinde küçük bir miktarı etkiler. Toplam gelirin yüzde 10'unun yarısı gitse bile devlet buradaki kaybı 'Atalet Vergisi' uygulamasını devreye alarak telafi edecektir.

Devlet 'Atalet Vergisi' ile çalışan ile çalışmayan arasındaki farkı kesin çizgiler ile çizeceği için böyle bir uygulama herkesi pozitif yönde kamçılayacaktır. Böyle bir uygulama ile yüzde 75 KKO ile çalışan ve yüzde 10 kurumlar vergisi ödeyen bir işletme, boş kalan yüzde 25 kapasitesi için de yüzde 3,3 vergi ödeyecek demektir. Yani bu işletmenin ödeyeceği kurumlar vergisi yüzde 13,3'e gelecektir.

Atalet vergisi ile işletmeler daha az vergi ödemek için kapasiteyi dolduracak, bu da ek istihdam, ek satış çabası veya arz talepte fiyat ve enflasyon düşüşü anlamına gelecektir."

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın