

Avrupa Parlamentosu (AP) Milletvekili Marc Botenga, İsrail'in Gazze'deki soykırımdan sonra Batı Şeria'da etnik temizlik yaptığını belirterek, Avrupa Birliği'nin (AB) İsrail ile Ortaklık Konseyi Toplantısı düzenlemesini "suç ortaklığı" olarak tanımladı.
AP'nin etkili milletvekillerinden Botenga, bugün yapılacak AB-İsrail Ortaklık Konseyi Toplantısıyla ilgili AA muhabirine değerlendirmede bulundu.
"AB'nin İsrail ile düzenlediği bu Ortaklık Konseyi tam bir rezalet." ifadesini kullanan Botenga, geçen hafta sonu boyunca İsrail'in "işgal güçlerinin" 40 bin Filistinliyi tahliye ettiğini, Cenin, Tulkerim ve Nur Şems mülteci kamplarını boşalttığını, Filistinlilerin evlerine dönmelerini yasakladığını ve Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansının (UNRWA) kamplardaki tüm faaliyetlerini durdurduğunu belirtti.
Botenga, şöyle devam etti:
"O halde açık olalım. AB ile İsrail arasında bir 'Ortaklık Konseyinin' arifesinde, şüphesiz Gazze'deki soykırımdan sonra İsrail, Batı Şeria'da etnik temizlik yapıyor. Avrupalı liderler ise tamamen suç ortağı."
Belçikalı milletvekili, toplantının düzenlenmesi halinde tek amacının "İsrail ile her türlü ilişkiyi derhal sonlandırmak" olması gerektiğini söyledi.
Ortaklık Konseyi Toplantısı
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ile İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar'ın başkanlık edeceği toplantıya, AB Komisyonunun Akdeniz'den sorumlu üyesi Dubravka Suica ve AB üye ülkelerinin temsilcileri de katılacak.
Başta İrlanda ve İspanya olmak üzere bazı üye ülkeler, AB'den İsrail'e ticari ayrıcalıklar tanıyan Ortaklık Konseyi Anlaşması'nı, 2. maddesinde zikredilen "insan haklarına ve uluslararası hukuka bağlılık" şartı gerekçesiyle feshetmesini istiyor.
AB'nin 2011'de Suriye ile yaptığı gibi insan haklarına ve uluslararası hukuka bağlılığın ortadan kalkması gerekçesiyle bu tür anlaşmalarını askıya aldığı örnekler bulunuyor.
İsrailli Bakan Saar hakkında Brüksel ziyareti öncesinde Uluslararası Ceza Mahkemesine (UCM) başvuru yapılmıştı.
Başvuruyu yapan Brüksel merkezli Hind Recep Vakfı Başkanı Dyab Abou Jahjah, AA muhabirine konuyla ilgili açıklamasında Saar'ın hakkında tutuklama emri bulunan bir başbakanın (Binyamin Netanyahu) hükümetini temsil ettiğini, dolayısıyla suçlara ortak olduğunu söylemişti.