İsrail ordusu, Haredilerin askere alınması için celp işlemlerine 21 Temmuz itibarıyla başlanacağını duyurdu.
Dini gerekçelerle askere gitmeyi reddeden Harediler, 9 milyonluk ülkede nüfusun yaklaşık yüzde 12'sini oluşturuyor. Harediler, askere gittikleri taktirde Tevrat öğrenimlerinin yarıda kalacağını söylerken, Hiloni olarak adlandırılan seküler İsrailliler ise Haredilerin dini gerekçelerle askerlikten muaf tutulmasını ayrımcılık olarak görerek askerlik konusunda herkesin eşit olması gerektiğini düşünüyor.
Dün Bugün | İsrail’de zorunlu askerlik: Harediler ve Hilonilerin çatışması
— Ayrımcılık Hattı (@AyrimcilikHatti) July 21, 2024
• İsrail'de askerlik sistemi nasıl işliyor?
• Seküler (Hiloni) ve Ultra Ortodoks Yahudiler (Harediler) arasındaki gerginlik siyaseti nasıl etkileyecek?
Tartışmalar artık sokaklara taşmış durumda. Askerlik karşıtı Haredilerin yoğunlukta oldukları Biney Barak’ta bu karara gösterilerle karşılık veriliyor ve protestolar düzenliyor. Harediler, "Askere gideceğimize ölürüz" ya da “Siyonist olarak yaşayacağıma Yahudi olarak ölürüm” sloganları atıyor.
Seküler İsrailliler ise Haredilere, "Tembeller, parazitler" şeklinde sesleniyor. Hem vatandaşlık görevini yerine getirmeyen hem de devletin yardımlarını alarak ülkeye yük olan Haredilere karşı nefret artıyor. Konu İsrail toplumu içinde kimin askere giderek hayatını riske atacağı hususunda bir siyasi tartışmaya dönmüş durumda.
Seküler partiler, Haredilerin de askere gitmesini istiyor
İsrail’de erkek ve kadın Yahudilerin, erkek Dürzilerin ve erkek Çerkeslerin 18 yaşına geldiklerinde orduda hizmet etmeleri zorunlu. Erkekler için 3, kadınlar için 2 yıl olan zorunlu hizmetin ötesinde, erkekler 50 yaşına gelene kadar düzenli olarak askeri tatbikatlar da dahil olmak üzere yedek asker olarak hizmet veriyor.
İsrailli seküler partiler, özellikle Gazze'ye saldırıların devam ettiği, kuzeyde Lübnan Hizbullah’ı ile çatışma riskinin arttığı bir dönemde, dindar Yahudilerin de savaşmasını talep ediyor.
Netanyahu liderliğindeki koalisyonda 2 Ultra Ortodoks parti var. Netanyahu hükümetinin koalisyon ortağı, Arya Deri liderliğindeki Şas ile Moshe Gafni liderliğindeki Birleşik Tevrat Yahudiliği gibi Haredi partileri, dindarların silah altına alınmasına şiddetle karşı çıkıyor.
Öte yandan, ana muhalefet lideri Yair Lapid, Yüksek Mahkeme'nin Haredi erkeklerin zorunlu askerlikten muaf tutulmasının yasal dayanağının bulunmadığına ve askerliğe uygun olanların göreve alınması gerektiği yönündeki kararına destek veriyor.
Tevrat çalışması Harediler için neden bu kadar önemli?
Haredilerin neden askerliğe gitmeyi reddettiklerini anlamak için Yahudi dini kaynaklarına bakmak gerekli. Talmud’un Şabat bölümünde yer alan Torato Umanuto (Tevrat onun mesleği) ifadesini yorumlayan Harediler, Tevrat öğrenimini hayat boyu yapmaları gereken bir iş olarak görüyor.
Yeşiva (Tevrat Okulu) öğrencileri olan Harediler bu nedenle dini olarak Tevrat eğitimi almakla mükellef olduklarına inanıyorlar. Herhangi bir işte çalışmıyorlar bu nedenle devlet desteği onlar için önem arzediyor. Haredi Yahudiler, Tevrat'ı inceleme ve çalışmanın, ordunun ek bir "dua eden bölümü" gibi, İsrail halkını tehditlerden korumak için hayati önem taşıdığını savunuyor.
Karara göre askerlik yapmayı reddeden Harediler artık devlet desteği alamayacak. Tarihi öneme sahip bu kararın, İsrail'de yeni bir iç kargaşaya neden olabileceği belirtiliyor.
Haredilerin askerlikten muafiyetinin kaldırılması geçmişe dayanıyor
Haredi erkeklerin askerlikten muaf olmaları esasında geçmişe dayanıyor. 1947’de İsrail’in ilk Başbakanı David Ben Gurion ile dönemin Ultra Ortodoks liderleri arasında yapılan anlaşmayla güvence altına alınıyor. Haredi erkekler kendilerini tam zamanlı olarak Tevrat çalışmasına adadıklarından zorunlu askerlikten muaf tutuluyorlar.
"Torato umanuto" (Tevrat onun mesleği) olarak bilinen kararname uyarınca Haredi erkekler askerliklerini tecil etme hakkına sahip oldular. Başlangıçta az sayıda olan Haredilerin bu durumu göze batmazken zaman içerisinde artan nüfusla birlikte askerlikten muafiyete hak kazananların sayısı da önemli ölçüde arttı.
1999 yılında dönemin Başbakanı Ehud Barak, eski Yüksek Mahkeme Yargıcı Tzvi Tal başkanlığında Haredilere özel askerlik muafiyeti konusunu ele almak üzere özel bir komisyon kurdu.
Temmuz 2002’de yasa Knesset (İsrail Parlamentosu) tarafından kabul edildi. Bu yasa Haredilere üç seçenek sundu: Eğitimlerine devam etme, ücretli bir işin yanında bir yıllık ücretsiz kamu hizmeti ya da 16 aylık kısaltılmış askerlik hizmeti.
Fakat yasa gerektiği gibi uygulanamadı ve az sayıda Haredi askerlik hizmetini tamamladı. Ocak 2012’de pek çok yedek asker, Haredi asker kaçaklarını protesto etmek için Tel Aviv'de “Herkes Hizmet Eder” pankartı altında protesto düzenledi.
Şubat 2012’de Yüksek Mahkeme, Tal Yasası'nın eşitlik hakkını ihlal ettiğine, amacına ulaşmadığına ve uygulamada yasanın kabulünden önceki durumu devam ettirdiğine hükmederek yasayı anayasaya aykırı ilan etti.
Mart 2014'te, Haredi erkeklerin bir kısmının askere alınmasını gerektiren yasa çıkarıldı. Eğer 2017'ye kadar yüzde 60’lık kota karşılanmazsa tüm Haredi erkeklerin askere alınması gerekecek ve bunu yapmadıkları taktirde cezai yaptırımlarla karşılaşacaklardı.
Fakat yaptırımların uygulanmasında yaşanan gecikme ve Netanyahu'nun Mayıs 2015'te dördüncü hükümetini kurmasıyla Haredi partiler yeniden iktidara geldi. Aylar sonra yeni hükümet, cezai yaptırımları tamamen kaldırarak ve kotaların uygulanmasını 2020 yılına kadar yavaşlatarak 2014 yasasını değiştiren bir yasa çıkardı.
Netanyahu önderliğindeki koalisyonun 2022 sonlarında yeniden iktidara gelmesiyle beraber Haredi partilerin zorunlu askerliğe karşı mücadelede kesin bir zafer elde etme arzusu, tartışmalı yargı reformu için de itici güç oldu.
7 Ekim’den sonra İsrail
7 Ekim’den bu yana mevcut durumundan dolayı Haredi askerlik muafiyeti ve yargı reformu gibi sıcak konular ertelendi. Savaş zamanı toplumsal birlik olma amacıyla geçici olarak gizlenen bu konular, İsrail toplumundaki kırılgan fay hatları olarak görülüyor.
İsrail Gazze’ye yüz binlerce yedek asker gönderdi. Ordu şubat ayı başında askere alınanların ve yedeklerin, hizmet süresini artırmaya yönelik bir plan açıkladı. Askere alınanların süresi arttırılırken Haredilerin askerlikten muaf olması yeniden gündeme geldi.
Haredi erkeklerin askerlikten muafiyeti konusu, Haredi partilerin en büyük siyasi önceliğiydi. Fakat 7 Ekim sonrasında İsrail toplumunun orduyla kenetlenmesi, bazı vekillerin tonlarını değiştirmesine neden oldu.
Yüksek Mahkeme, 1 Nisan itibariyle öğrencilerini askere göndermeyen Yeşivalar için hükümet fonlarını donduran bir karar yayınladı. Haredi liderler tarafından kınanan bu karar, Haredi partilerin koalisyondan ayrılmasına yönelik endişeleri artırdı.
Böylelikle Yeşivalar, askere gitmeye hak kazanan öğrenciler için fon alamayacak. Bu durum, 1257 Yeşiva’nın devlet fonundan yararlanamamasına ve yüzlercesinin de kısmi kesintilere uğramasına yol açacak.
Haredi liderler bugüne kadar Netanyahu'ya desteklerini sürdürdüler zira cemaatlerini izole ederek refahlarını koruma taahhüdüne güvendiler. Bu sayede günümüze kadar Tevrat eğitimlerine devam ederek askerlikten muaf tutuldular. Fakat mevcut savaş durumu devam ettiği sürece, Harediler artık askerlikten kaçamayacak gibi görünüyor.