Milli Savunma Bakanı Canikli: ABD'den PYD/YPG'ye verdikleri desteği sonlandırmalarını talep ettik
Milli Savunma Bakanı Canikli, ABD Savunma Bakanı Mattis'le yaptığı görüşmesine ilişkin, "PYD/YPG'ye verdikleri her türlü desteği sonlandırmalarını, SDG bünyesinden bu yapının çıkartılmasını talep ettik." dedi.
ANKARA
Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, NATO Karargahı'nda basın mensuplarına, Savunma Bakanları Toplantısı ve ikili görüşmelerine yönelik açıklamalarda bulundu, soruları cevapladı.
- Milli Savunma Bakanı Canikli ile ABD'li mevkidaşı Mattis bir araya geldi
- Mattis: PKK ve tüm terör tehditleriyle mücadelesinde Türkiye'nin yanındayız
Toplantı kapsamında önemli ikili görüşmeler gerçekleştirdiğini söyleyen Canikli, Brüksel'e gelmeden önce Roma'da düzenlenen DEAŞ'la Mücadele Uluslararası Koalisyonu Savunma Bakanları Toplantısı'na katıldığını, toplantıda DEAŞ ile mücadelede gelinen aşama ile koalisyonun geleceğine ilişkin fikir alışverişinde bulunduklarını anlattı.
Canikli, toplantıda, Irak ve Suriye'deki durum ile PKK/PYD/YPG terör örgütüyle yapılan mücadelenin yanı sıra Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin bilgi sunduğunu ve son gelişmeleri aktardığını belirtti.
Daha sonra NATO Savunma Bakanları Toplantısı kapsamında NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ve müttefik ülkelerin savunma bakanlarıyla görüşmeler gerçekleştirdiğini dile getiren Canikli, "Bu kapsamda dün NATO Genel Sekreteri ile bir görüşme yaptık. Görüşmede terörle mücadeleyi, ittifak dayanışmasının en önde sergilenmesi gereken bir alan olarak gördüğümüzü vurguladım. Terörün her türlüsüne, ayrım yapılmaksızın, üye ülkeleri tehdit eden bütün terör örgütlerine ve unsurlarına karşı ittifak olarak tek vücut olunması ve aynı tepkinin verilmesi gerektiğinin altını çizdim." ifadelerini kullandı.
ABD Savunma Bakanı Mattis ile ikili görüşmesi
ABD Savunma Bakanı James Mattis ile gerçekleştirdikleri görüşmeye ilişkin de bilgiler veren Canikli, şunları kaydetti:
"Görüşme kapsamında ağırlıklı olarak, PYD/YPG terör örgütüne verdikleri desteğin aynı zamanda PKK terör örgütünün güçlenmesine, palazlanmasına sebep olduğunu ve bu durumun da Türkiye için artan oranda bir ulusal güvenlik tehdidi teşkil ettiğini ifade ettik, bunu bir kez daha vurguladık. Bu ilişkinin sonlandırılmasını, PKK'nın Suriye kolu olan YPG/PYD terör örgütüne verdikleri her türlü desteği sonlandırmalarını istedik. SGD bünyesinden bu yapının çıkartılmasını talep ettik. Ayrıca ABD'den temel beklentimizin milli güvenliğimize varoluşsal tehdit oluşturan konularda tereddütsüz olarak müttefiki olan Türkiye'nin yanında yer almasını ifade ettik. Ayrıca bazı ABD'li yetkililerin ve generallerin ülkemizin güvenlik meselelerine ilişkin talihsiz beyanları konusunda rahatsızlığımızı kendilerine intikal ettirdik. Bu tür konuşmaların, açıklamaların iki ülke ilişkilerinin gelişmesine katkı sağlamayacağı, tam tersine olumsuz zarar vereceğini kendilerine ifade ettik."
'YPG/PYD ile PKK arasındaki ilişkiyi ortaya koyan bilgileri kendisiyle paylaştık'
Canikli, ABD Savunma Bakanı James Mattis'in kendisinden aldığı bilgilerin ardından nasıl bir değerlendirme yaptığının sorulması üzerine, "Gelinen an itibarıyla PYD/YPG'nin PKK'nın organik bir parçası olduğu konusunda hiçbir tereddüt ve şüphe kalmamıştır. Bütün yönleriyle ortaya konmuş ve belgelenmiştir." diye konuştu.
Bu hususu, yine belgelerle birlikte Mattis'e ilettiğini, YPG/PYD ile PKK arasındaki organik ilişkiyi bütün açıklığıyla ortaya koyan bütün doküman ve bilgileri bir kere daha kendisiyle paylaştığını belirten Canikli, "Ayrıca Amerikan yetkililerin ve resmi makamlarının da YPG/PYD'nin bir terör örgütü olduğu, PKK'nın Suriye milislerinden ibaret olduğu şeklindeki açıklamalarını ve yayınlarını da kendisine hatırlattım. Özellikle CIA'nın online yayın organında PYD ve YPG terör örgütü, PKK'nın Suriye milisleri olarak tanımlanmakta, çok açık ve net bir şekilde. Amacının da Suriye'nin kuzeyinde otonom bir siyasi yapılanma olduğu belirtilmektedir." dedi.
YPG/PYD'yi PKK'ya karşı savaştırma önerisi
ABD'nin terör örgütleriyle değil müttefiki Türkiye ile müşterek çalışması gerektiğini, doğru yöntemin bu olduğunu Mattis'e ilettiğini bildiren Canikli, Mattis'in yaklaşımına ilişkin de PYD/YPG'yi, PKK'dan ayırabilecekleri, hatta PKK'ya karşı savaştırabilecekleri şeklinde açıklaması olduğunu kaydetti.
Canikli, şöyle devam etti:
"Biz de bunun mümkün olmadığını, gerçekçi ve rasyonel bir hareket olmayacağını ve hiçbir zaman ve YPG ve PYD'nin PKK yapılanmasından ayrılmasının mümkün olmadığını hele PKK ile savaştırılmalarının, mücadele ettirilmelerinin mümkün olmadığını da Mattis'e ilettik. Çünkü örgüt kendisi zaten aynı yerden yönetiliyor ve aynı amaç için terörist faaliyetlerine devam ediyorlar. Dolayısıyla bunun eşyanın tabiatına aykırı olduğunu biz kendileriyle paylaştık. Böyle bir şeyin olmasının mümkün olmadığını, gerçekçi, rasyonel olmadığını çok net bir şekilde de söyledik. Fakat onlar da böyle bir kabul var, öyle söyleyeyim. Yani PYD/YPG'yi PKK'dan ayırabilecekleri ve bizim açımızdan bu anlamda tehlike ve tehdit olmaktan uzaklaştırabilecekleri şeklinde bir kabulleri var ama biz bunun olmasının mümkün olmadığını düşünüyoruz ve bu kanaatimizi kendileriyle paylaştık."
Canikli, Mattis ile görüşmesinde ayrıca DEAŞ ile mücadele konusunun da gündeme geldiğini bildirdi..
Bakan Canikli, "PYD/YPG terör örgütünün DEAŞ ile yakın iş birliği içerisinde olduğu ve bazı DEAŞ unsurlarını şu an gerçekleştirdiğimiz Zeytin Dalı Harekatı'nda Türkiye'ye karşı kullanmaya çalıştığını, kullandığını tespit ettiğimizi Sayın Mattis'le paylaştık. Deyrizor'da, Afrin'de ve Münbiç'te, hapishanelerde PYD/YPG'nin elinde bulunan DEAŞ'lı teröristleri bize karşı savaşmaları karşılığında serbest bıraktığını söyledik ve bunun belgelerini de bilgilerini de doyurucu, inandırıcı bir şekilde kendisi ile paylaştık." ifadelerini kullandı.
Canikli, "Sayın Mattis, PKK terör örgütü ile Irak'ta yapılan, yapılacak olan mücadelede bundan sonraki dönemde kendilerinin aktif, daha somut, net destek vereceklerini, özellikle istihbarat bağlantılı olacak şekilde destek vereceklerini de ifade etti." ifadesini kullandı.
'Sayın Mattis silahların kendilerine ait olmadığını ifade etti'
ABD Savunma Bakanı Sayın Mattis'in Afrin'de terörist unsurlara hiçbir silah desteği ve mühimmat sağlamadıklarını belirttiğini söyleyen Canikli, "Yani PYD ve YPG'ye, Afrin'de şu anda Türkiye'ye karşı faaliyet içerisinde olan terör unsurlarına karşı Amerika Birleşik Devletlerinin hiçbir şekilde silah, mühimmat desteği sağlamadığını ve orada kullandıkları silahların kendilerine ait olmadığını ifade etti." dedi.
Canikli, "Silahların kim tarafından, hangi ülke ya da ülkeler ya da yapılar tarafından sağlandığının tespitine yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Bu noktada tespitlerimiz olduğunda gerekli iletişimlerimizi elbette ilgili ülkeler nezdinde yapacağız. Bu çalışmalarımızın da yakın zamanda sonuçlanacağını tahmin ediyorum." ifadesini kullandı.
'Türkiye olarak bütün dünyaya bu harekatın haklılığını iyi anlatabildik'
Bakan Canikli, "Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin üç gündür yaptığımız görüşmelerde, özel görüşmelerde de hiçbir ülkeden bu konuda, bu harekatın durdurulması ya da o anlama gelebilecek bir talep olmadı. Türkiye olarak bütün dünyaya bu harekatın haklılığını iyi anlatabildik, anlattığımızı düşünüyoruz ve bu anlamda psikolojik üstünlüğün Türkiye'de olduğunu görüyoruz." diye konuştu.
'Harekatla ilgili hiçbir olumsuz değerlendirme söz konusu değil'
NATO Genel Sekreteri Stoltenberg'in 'Türkiye'nin orantılı ve ölçülü bir biçimde karşılık vermesini bekliyoruz' açıklamasına ilişkin Bakan Canikli, şunları söyledi:
"Sayın Genel Sekreter'de, Zeytin Dalı Operasyonuyla ilgili hiçbir olumsuz değerlendirme söz konusu değil. Elbette NATO Genel Sekreteri olarak, böyle bir çatışma ortamında genel beklentiler, talepler olarak bunları gündeme getiriyor. Onun ötesinde onu başka şekilde yorumlamamak gerekiyor kesinlikle."
Muhabir: Ali Kemal Akan, Sinan Uslu, Selma Kasap, Esin Işık