Kulis haberciliği, bir gazetecilik gerçekliği. Bir gazetecinin doğruluğunu teyit ettiği ancak kaynak ya da kanıt gösteremediği önemli bir haberi kamu yararına "kulis bilgisi" olarak sunması anlamına geliyor. Bir kulis haberini etkili kılan ise "yalanlanamaz" güçte olması. 

FARKLI KAYNAKLARDAN TEYİT ŞART

Kulis haberciliğiyle ilgili genel kanı, gazetecinin kulis bilgisini paylaşmadan önce tek bir kaynağa bağlı kalmadan, farklı kaynaklardan doğruluk kontrolünden geçirmesi, toplumla paylaşamasa da arka planda 5N1K sürecini işletmesi ve kanıtları görmesi gerektiği yönünde.

Paylaşılmamak/yazılmamak kaydıyla (off the record) söylenen ve kaynağı gizlenerek kullanılan (background) bilgi, kulis haberciliğinin iki önemli unsuru. Gazeteciyle kaynağı arasındaki güven ilişkisine bağlı açığa çıkan bilgi, farklı kaynaklardan da teyit edilerek karşılıklı güvene zarar vermeyecek sınırlarda topluma aktarılabilir. Aksi halde ise "Aldığım kulise göre…" diye başlayan teyitsiz bir haber, isteyerek ya da istemeden yanlış bilginin yayılımına yol açabilir.

SOSYAL MEDYADAN TEPKİ GÖSTERDİLER

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu hakkında kulis bilgisine dayandırılarak paylaşılan iddialar bu duruma bir örnek.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Hatay programı kapsamında hakkında çeşitli iddialarda bulunulan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı.

Siyasal muhalefet uğruna kulis haberciliği adı altında sözde haberlerle yalan, iftira ve palavra zemini oluşturulduğunu belirten Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "Masa başında üretilen, hiçbir gerçekliği olmayan, siyasi ve ideolojik operasyon amaçlı uydurma birçok tezvirattan biri de bugün şahsım ve bir bakanımız hakkında çıktı. Sözde haber adı altında ortaya atılan bu dedikodular külliyen yalandır, asılsızdır." dedi.

Hakkında seçimde adaylıkla ilgili çeşitli iddialarda bulunulan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da sosyal medyada bir paylaşımda bulundu. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu şu mesajı paylaştı:

Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan davamızın lideridir. Ayasofya'yı bizimle tekrar buluşturan liderimizdir. Davamız büyüktür ve bizden sonraki nesillerin omzundadır. Ne kadar kesif mücadelelerin içerisinden geçsek de bedenimiz ne kadar yorgun olsa da ben değil biz demenin zamanıdır.

Büyük bir davayı şahsileştirmek, milletvekili olmak ya da olmamak, nereden olmak ya da olmamak tartışmasının içerisine girmek, yüzyılın seçiminde hele de asrın felaketinde, davaya sahip olmamak, onu anlamamak demektir. Biz, davamızın neferleriyiz. Geleceğin güçlü Türkiyesi, davamızın omuzlarında yükselecektir.