İstanbul'un çeşme suyu 30 farklı parametrede incelendi

17.02.2025
İstanbul

İstanbul'un çeşme suyunu mikrobiyolojik, kirletici ve mineraller açısından ekibiyle birlikte inceleyen Prof. Dr. Meriç Albay, "İnsanların gönül rahatlığıyla bu suyu içebileceğini görüyorum." dedi.

İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Deniz ve İçsu Kaynakları Yönetimi Bölümü'nden bilim insanları, İstanbul'un çeşme suyuyla ilgili 30 parametrede yaptıkları son incelemede suda bulunması gereken minerallerin uygun, ağır metal ve pestisit gibi kirleticiler bakımından da suların temiz olduğunu tespit etti. Mikrobiyolojik incelemede sularda insan sağlığını tehlikeye atacak bir duruma rastlanmazken koku sorununa neden olan klorun Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü'nün belirlediği ve insan sağlığına bir zararı bulunmayan kriter olan litrede 0,2 ile 0,5 miligram aralığında olduğu saptandı.

Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü, çeşme sularını insan sağlığını tehdit edebilecek nitelikteki sorunlara karşı da düzenli olarak takip ediyor.

İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Deniz ve İçsu Kaynakları Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meriç Albay, çeşme suyundan aldıkları numunenin sonuçlarını AA muhabirine değerlendirdi.

"Limitleri aşan bir değer yok"

Düzenli olarak çeşme sularında analizler yaptıklarını belirten Albay, "Amacımız şu: Acaba suda mevsimsel bir değişim var mı veya kirleticiler insan sağlığını tehdit eder boyutta mı? Bunların hepsini ölçüyoruz." dedi.

Mikrobiyolojik analizlerde enterobakteri gruplarını incelediklerini vurgulayan Albay, tehlikeli maddelere yönelik analizlerde de PAH, pestisit, ağır metal grubuna ve suda olması gereken minerallere sürekli olarak baktıklarını aktardı.

Albay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yaptığımız analizlerde gördüğümüz, takip ettiğimiz kadarıyla insan sağlığını tehdit eder boyutta ve Sağlık Bakanlığının, Tarım ve Orman Bakanlığının yaptığı yönetmeliklerdeki limitleri aşan bir değer yok. Gördüğümüz kadarıyla bütün veriler uygun gözüküyor. Yaptığımız analizlerin sonuçları oldukça uygun."

İçme sularında dezenfektan amaçlı olarak klorun yaygın kullanılan bir malzeme olduğuna, insanların kokudan dolayı bu suyu içmekte tereddüt ettiklerine değinen Albay, koku sorunu olan bu suların evde cam kapta 2-3 saat bekletildiğinde daha rahat içilebileceğini kaydetti.

Koku sorununa tavsiye: Bir süre beklettikten sonra içebilirsiniz

Suda bulunması gereken minerallerden bahseden Albay, "Bizim yaptığımız analizlerde şu anda hem anyonlar hem de katyonlar açısından, minerallerde bir sıkıntı yok. Ben insanların gerçekten gönül rahatlığıyla bu suyu içebileceğini görüyorum. Anyonlar, katyonlar ve minerallerin değerleri uygun seviyede." diye konuştu.

Sonbahar aylarında içme suyu sağlayan barajlarda su seviyesi düşünce alg miktarlarının arttığını, bu nedenle koku ve tat sorunlarının çoğaldığını anlatan Albay, bu dönemlerde arıtma tekniklerine daha fazla dikkat edilmesi ve suyun bir süre bekletildikten sonra tüketilmesi gerektiğini bildirdi.

İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresinin (İSKİ), suyun kaynağından halka ulaşmasını sağlayan kurum olduğunu hatırlatan Albay, Sağlık Bakanlığının ise düzenli aralıklarla denetim sağladığını ve ortaya çıkan bir uygunsuzluk varsa bunu İSKİ'ye rapor ettiğini, bildirdiğini söyledi.

Albay, "Yaptığımız analizlerde bizi tereddüt ettirecek hiçbir yüksek değer yok. İnsanların bu konuda tereddüt etmemesi gerektiğini düşünüyorum, gönül rahatlığıyla içmelerini tavsiye ediyorum." ifadelerini kullandı.

İstanbul'da yaklaşık 2 hafta önce bazı ilçelerde çeşme sularında renk değişikliği görüldüğünü hatırlatan Albay, çeşitli nedenlerle suyun renginde ve kokusunda bir değişiklik görüldüğünde İSKİ'nin açıklamalarının dikkate alınması gerektiğini kaydetti.

KATEGORİDE ÖNE ÇIKANLAR