Dolar
35.23
Euro
36.75
Altın
2,622.57
ETH/USDT
3,345.00
BTC/USDT
96,726.00
BIST 100
9,724.50
Dünya, İsrail-Filistin çatışması

İsrail, Gazze'de 2 mülteci kampına düzenlediği saldırıda 47 Filistinliyi öldürdü

İsrail ordusunun, abluka altındaki Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya ile orta kesimindeki Deyr Belah Mülteci Kampı'na düzenlediği saldırılarda 47 Filistinli öldü.

Ekip  | 17.12.2023 - Güncelleme : 18.12.2023
İsrail, Gazze'de 2 mülteci kampına düzenlediği saldırıda 47 Filistinliyi öldürdü

Gazze

Filistin resmi ajansı WAFA'nın haberine göre, İsrail savaş uçakları Cibaliya'da çok sayıda evi savaş uçaklarıyla vurdu.

İsrail uçaklarının Şihab ailesinin evini hedef aldığı saldırıda 24 kişi hayatını kaybetti en az 90 kişi yaralandı. Çok sayıda kişi de hala enkaz altında.

Cibaliya'da Halle ailesine ait İsrail saldırısında ise 11 Filistinli yaşamını yitirdi, çok sayıda kişi yaralandı.

İsrail'e ait iş makineleri, Kemal Advan Hastanesi avlusunda bulunan çadırları içindeki sivillerle birlikte ezerek çok sayıda kişinin ölümüne neden olmuştu

İsrail ordusu, Gazze'deki Kemal Advan Hastanesi'nden 90 kişiyi alıkoyarak çekildiğini açıkladı https://t.co/IEHTIQNHs7 pic.twitter.com/hGcdiiY2W4

— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) December 17, 2023

İsrail savaş uçakları ayrıca Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr Belah Mülteci Kampı'nda bulunan ve çoğunluğu zorla yerlerinden edilen Filistinlilerin yer aldığı bir evi vurdu.

İlk belirlemelere göre, saldırıda 12 Filistinli öldü, onlarca kişi yaralandı.

İsrail keskin nişancıları, Filistinli Gazeteci Muhammed Balusha'yı iki bacağından hedef alarak ağır yaraladı

Balusha'nın sığındığı odadan durumunu anlatan görüntü çekmesinin ardından kendisiyle irtibat kesildi https://t.co/JXS50kIZqp pic.twitter.com/godqnpuKUF

— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) December 17, 2023

Güneyde ise İsrail Han Yunus'taki Nasır Hastanesinin avlusuna top attı. İki kişinin yaralandığı saldırıda atılan top mermisi infilak etmedi.

İsrail ayrıca denizden Han Yunus'un kuzeyi ile batı kıyısındaki birçok bölgeyi bombaladı.

Öte yandan sağlık kaynaklarından alınan bilgiye göre, Han Yunus'un doğusundaki El-Karara ve Beni Suheyla beldelerinde İsrail askerleri ile Filistinli direniş grupları arasında şiddetli çatışmalar yaşandı.

• Onlarca kişi hayatını kaybetti
• Yaralanan Filistinliler, Deyr el-Belah'taki Aksa Şehitleri Hastanesi'ne getirildi

İsrail ordusunun Nuseyrat Kampı'na yönelik saldırıları sürüyor pic.twitter.com/aDWeH9B3Gx

— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) December 17, 2023

İsrail ayrıca havadan bölgenin orta kesimindeki Nuseyrat Mülteci Kampı'nı da vurdu.

Gazze Şeridi'nin sınır bölgelerinde konuşlandırılmış İsrail ordusuna ait topçular ise gece boyunca Şucaiyye Mahallesi'nin doğu bölgelerine şiddetli saldırılar gerçekleştirdi.

İsrail’in Han Yunus kentine yönelik saldırılarında yaralanan ve hayatını kaybedenler Nasır Hastanesi'ne getirildi pic.twitter.com/EBtkKxLt5N

— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) December 17, 2023

İsrail ordusunun Cibaliya bölgesine düzenlediği saldırılarda en az 100 kişi öldürüldü

Filistin resmi haber ajansı WAFA, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cibaliya bölgesine düzenlediği saldırılarda en az 100 kişiyi öldürdüğünü açıkladı.

Gazze Sağlık Bakanlığı: İsrail güçleri, hastanedeki yaralıların üzerine köpek saldı

İsrail ordusunun, abluka altında tuttuğu Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Kemal Advan Hastanesinde, 75 yaşındaki bir yaralının üzerine saldırı köpeği saldığı, yaralının hayatını kaybettiği belirtildi.

Gazze Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü Munir el-Burş, Kemal Advan Hastanesi Çocuk Hastalıkları Bölümü Başkanı Husam Ebu Safiyye ve beraberindeki doktorlarla hastanede basın toplantısı düzenledi.

Toplantı sırasında çevre binalarda konuşlanmış İsrail askerleri tarafından hastaneye ateş açılması üzerine Burş ve beraberindeki ekip yerlerini değiştirdi.

Burş, hastaneyi ablukaya alan İsrail askerlerinin, hastanenin bazı bölümlerini yıktığını, yardım girişine izin vermediğini, sağlık çalışanlarına, yaralılara ve hastaneye sığınan yerlerinden edilmiş sivillere saldırdığını belirtti.

İsrail güçlerinin hastanede 70'ten fazla kişiyi alıkoyduğunu söyleyen Burş, askerlerin tek tek sorguya çektiği sağlık personelini canlı kalkan olarak kullandığını ifade etti.

Gazze Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü Burş, hastanede yaşananlara ilişkin şunları söyledi:

"Ablukanın başından itibaren hastanenin kapısı ve çevresi bombalandı, hastane bünyesindeki binalara ateş açıldı, kadın doğum bölümünün olduğu ikinci kat bombalandı, 5 kişi öldü. Kemal Advan Hastanesi Müdür Ahmed el-Kahlut alıkonup bilinmeyen bir yere götürüldü.

İsrail askerleri, hastaneye sığınan yerinden edilmiş siviller ile sağlık personelini yarı çıplak bir şekilde büyük bir çukurda toplayarak üzerlerine saldırı köpekleri saldı. İsrail'e ait iş makineleri, hastanenin oksijen ünitesini, su deposunu, merkez arşivini ve eczanesini yıktı.

İsrail güçleri, buldozerle hastane bahçesinde büyük bir çukur kazdı ve öldürdükleri kişilere ait yaklaşık 12 cesedi bu çukura attı. Çukura atılanlar arasında yaralıların olup olmadığını bilmiyoruz. İşlenen bu iğrenç suçlara ilişkin ilgili uluslararası soruşturma açılmasını istiyoruz."

"Hastanedeki sivillerin ellerine silah vererek fotoğraflarını çektiler"

Kemal Advan Hastanesi Çocuk Hastalıkları Bölümü Başkanı Ebu Safiyye, basın toplantısında İsrail askerlerinin, hastaneyi ablukaya aldığı ilk gün herkesi bahçeye çıkardığını belirtti.

Ebu Safiyye, İsrail askerlerinin baskınında yaşananlara ilişkin, şunları kaydetti:

"Hastaneye sığınan yerlerinden edilmiş 65 yaş altı sivillerin elleri havada olarak dışarı çıkmasını istediler. Bu kişilerin eline silah vererek onları direnişçiymiş gibi gösterdiler ve fotoğraflarını çektiler. Sonrasında bu kişileri serbest bıraktılar. Biz bu senaryonun, hastaneye baskın düzenlemek için yazıldığını biliyorduk.

Baskının ikinci günü hoparlörlerle sağlık çalışanlarının dışarı çıkmasını istediler. 75 sağlık çalışanını alıkoydular, elbiselerini çıkardılar, hakaret ettiler, darbettiler, üzerlerine ateş açtılar ve 5 sağlık çalışanını yaraladılar. Bu kişilerin üzerine köpek saldılar. Ayrıca 75 yaşındaki bir yaralının üzerine saldırı köpeği saldılar, yaralı ertesi gün hayatını kaybetti."

"Sivillerin hastane bahçesine diri diri gömüldüğünden şüpheleniyoruz"

İsrail askerlerinin hastane bahçesinde bulunan çadırların üzerinden iş makinalarıyla geçtiği sırada çığlık seslerinin duyulduğunu aktaran Ebu Safiyye, bahçedeki cesetlerle birlikte henüz canlı olan sivillerin de diri diri gömüldüğünden şüphelendiklerini belirtti.

Ebu Safiyye, İsrail keskin nişancılarının, hareket eden her cismi hedef aldığını, bu yüzden bahçede olanları göremediklerini kaydetti.

Filistin Sağlık Bakanı Mey Keyle dün, İsrail ordusunun, Kemal Advan Hastanesinin avlusunda yaralı ve yerinden edilmiş sivillerin kaldığı çadırların üzerinden iş makineleriyle geçtiği ve çok sayıda kişinin ölümüne neden olduğu yönünde basında ve sosyal medyada yer alan haberlerin ardından konuyla ilgili uluslararası soruşturma açılması çağrısında bulunmuştu.

İsrail, Gazze'ye atılacak bombaların üzerine Filistin'i destekleyenlerin isimlerini yazıyor

Sosyal medyada paylaşılan fotoğraflarda, daha önce de çocuklara bombaların üzerine yazılar yazdıran İsrail ordusunun bu kez ABD'nin gönderdiği bombaların üzerine Filistin'i destekleyen tanınmış kişilerin isimlerinin yazılmasına izin verdiği görüldü.

Gazze'ye atılması planlanan bombaların üzerinde Cenk Uygur, Anastasia Maria Loupis ve Jackson Hinckle gibi İsrail'i eleştiren ve sosyal medyada yüksek takipçili kişilerin isimlerinin yer alması dikkati çekti.

Söz konusu isimler, sosyal medya hesaplarından duruma tepki gösterdi.

Türk kökenli Amerikan vatandaşı eski MSNBC sunucusu Cenk Uygur, konuya ilişkin X sosyal medya platformundan paylaştığı mesajında, ABD yönetiminin Gazze'de soykırıma varan saldırılarını sürdüren İsrail'e verdiği askeri desteği eleştirdi.

Uygur, mesajında şu ifadelere yer verdi:

"İsrail ordusu benim hakkımda endişeli ve adımı bombalarının üzerine yazmışlar. Onlar (endişeli olmakta) haklı. Ben masum Filistinli çocukları öldürmelerine izin vermem. Eğer yetkili ben olsaydım benim adım orada olmazdı çünkü o bombalar orada olmazdı! Paramızı masum çocukları öldürmek için harcamazdım."

Sosyal medyada kullanıcıları, İsrail'in, Gazze'ye atılacak bombaların üzerine isimlerini yazarak Gazze'deki duruma ve İsrail işgaline karşı çıkan söz konusu isimleri tehdit etmeyi amaçladığı yorumlarını yaptı.

Filistin Sağlık Bakanlığı: İsrail, yılbaşından bu yana Batı Şeria'da 505 Filistinliyi öldürdü

İsrail güçlerinin, işgal altındaki Batı Şeria'da yılbaşından bu yana 111'i çocuk olmak üzere 505 Filistinliyi öldürdüğü bildirildi.

Filistin Sağlık Bakanlığından konuya dair yazılı açıklama yapıldı.

İsrail güçlerinin yılbaşından bu yana Batı Şeria'da 505 Filistinliyi öldürdüğü kaydedilen açıklamada, bunlardan 111'inin çocuk olduğu vurgulandı.

Açıklamada, Tel Aviv'in abluka altındaki Gazze Şeridi'ne savaş açtığı 7 Ekim'den bu yana işgal altındaki Batı Şeria'da 70'i çocuk olmak üzere 297 Filistinlinin öldürüldüğü belirtildi.

Filistin Sağlık Bakanlığının verilerine göre İsrail güçleri, 2022 yılında Batı Şeria'da 171, Gazze Şeridi'nde 53 olmak üzere toplam 224 Filistinliyi öldürmüştü.

Kudüs Seriyyeleri: Gazze'nin çeşitli bölgelerinde İsrail güçlerine ağır darbeler indirdik

Kudüs Seriyyeleri, Telegram hesabından yapılan açıklamada, "Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus bölgesinin kuzeyi ve doğusuna sızan düşman güçleriyle otomatik silahlar, havan topları ve antitank roketleriyle yoğun çatışmalara girdik" denildi.

Çeşitli bölgelerdeki çatışmalarda, İsrail güçlerine "ağır darbeler" indirildiği ifade edilen açıklamada, kentin kuzeyindeki Beyt Lahiye ekseninde konuşlanan askeri birliklere 60 milimetrelik normal havan toplarıyla yoğun saldırılar düzenlendiği belirtildi.

Açıklamada, Zeytun Mahallesi'nde ise ağır havan mermileriyle düzenlenen saldırılarda, bölgede bulunan İsrail askerlerine doğrudan "darbe indirildiği" ayrıca, Cibaliya, Tel Zater ve el-Tevam eksenlerinde 4 askeri aracın "tandem başlıklı" roketler ve patlayıcılarla hedef alındığı kaydedildi.

Hamas: İsrail, Gazze'den çekilmeden esir takası söz konusu değil

Hamas’ın Lübnan’daki yetkilisi Halil el-Hayye, Gazze’de İsrail’e karşı direnişi sürdüreceklerini söyledi.

Hayye, Al Jazeera televizyonuna yaptığı açıklamada, “Kapsamlı bir ateşkes ve tüm İsrail işgal güçlerinin Gazze’den çekilmesini istiyoruz. Sonra esirler meselesini konuşuruz.” dedi.

İsrailli çevrelerce, “Gazze’deki savaş ve Hamas sonrasına” işaret edilerek kullanılan “ertesi gün” ifadesine değinen Hayye, “Gazze’de ‘ertesi gün’ zaferimizdir. Her kim Hamas’tan sonrasını düşünüyorsa, hayal görüyordur. Mukaddesatımız ve topraklarımız özgürleşmeden halkımızı savunmaktan geri durmayacağız.” diye konuştu.

Hayye, Hamas’ın Gazze’de İsrail’e karşı aylarca direnecek kapasiteye sahip olduğunun altını çizerek, “Direnişin iyi durumda ve kararlı olduğu konusunda güvence veriyoruz. Halkımız teslim olma bayrağını asla kaldırmayacak, topraklarında kalıp direnişe sahip çıkacak.” ifadesini kullandı.

Hamaslı yetkili, “Gazze, Batı Şeria ve tüm Filistin tektir, yönetimine de halkımız karar verir. Gazze’nin geleceği, Kudüs’ün ve tüm Filistin’in geleceğine bağlıdır. Biz, Hamas olarak halkımızın bir parçasıyız ve yardımları artırmak için tüm kapıları çalıyoruz.” şeklinde konuştu.

Gazze’nin günlük yüzlerce tır yardıma ihtiyacı olduğunu belirten Hayye, Arap ve İslam ülkelerinin Gazze’ye insani yardım ulaştırılması için baskı yapmasını istedi.

Hayye, Gazze’deki duruma dikkati çekerek, “İşgalci İsrail Gazze’yi iki silahla vuruyor; bombalar ve açlık.” dedi.

Gazze’deki “insani ara” süresinde yalnızca 300 tır yardımın ulaştırılabildiğini ifade eden Hayye, “Gazze’de içme suyuna erişimi olmayan çok sayıda aile var. Günlük 500 yardım tırı ulaştırmak istiyoruz.” diye konuştu.

İsrail, Gazze'deki çatışmalarda 5 askerinin daha öldüğünü duyurdu

İsrail ordusundan yapılan açıklamada 8163 İstihkam Taburu'nda görev yapan binbaşı Lidor Yosef Karavani'nin (23) dün Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki çatışmalarda öldürüldüğü, bir askerin de ağır yaralandığı belirtildi.

Açıklamada, 14 Aralık'ta Gazze Şeridi'nin güneyinde ağır yaralanan Maglan Birliğinden astsubay üstçavuş Urija Bayer'in (20) öldüğü kaydedildi.

Duvdevan Birliğinden astsubay üstçavuş Liav Aloush (21) ile astsubay başçavuş Etan Naeh'in (26) Gazze Şeridi'nin güneyinde öldüğü belirtilen açıklamada, aynı birlikten bir askerin de ağır yaralandığı aktarıldı.

Açıklamada, İstihkam Taburu Yaholom Birliğinden astsubay başçavuş Tal Filiba'nın (23) da Gazze Şeridi'nin güneyindeki çatışmalarda öldüğü ifade edildi.

7 Ekim'den bu yana ölen İsrail askerlerinin sayısı 127'si karadan işgal sürecinde olmak üzere 459'a yükseldi.

Gazze'de 4 gün sonra yeniden iletişim ve internet hizmeti verildi

Gazze Şeridi'nde İsrail'in saldırıları nedeniyle 4 günden bu yana kesik olan iletişim ve internet hizmetinin kademeli olarak yeniden verilmeye başlandığı belirtildi.

Filistin'in telekomünikasyon alanında hizmet veren şirketlerinden Jawwal ve Ooredoo tarafından iki ayrı açıklama yapıldı.

Jawwal'in açıklamasında, Gazze'nin orta ve güney kesimlerinde 14 Aralık Perşembe gününden bu yana kesik olan sabit ve mobil hatlar ile internet iletişim hizmetlerinin yeniden kademeli olarak verilmeye başlandığı belirtildi.

Açıklamada, şirketin, kesintinin yaşandığı bu süreç boyunca pek çok girişimde bulunduğu ve ilgili uluslararası kurumların müdahalesi sonucu kesintiye neden olan noktaların bulunup onarımının yapıldığı kaydedildi.

Ooredoo'dan yapılan açıklamada da "kesinti öncesindeki gibi Gazze'yle iletişim kurabilirsiniz." ifadesine yer verildi.

Jawwal ve Ooredoo'dan 14 Aralık'ta yapılan açıklamada, Gazze Şeridi'nin büyük bir bölümünde, altıncı kez iletişim ve internet hizmetlerinin kesildiği belirtilmişti.

BM: Gazze'de sivillerin öldürdüğüne dair giderek artan sayıda rapor almamız endişe verici

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR) tarafından yayımlanan raporda, 7 Ekim'den bu yana Gazze'nin kuzeyinde, muhtemelen binlerce Filistinli erkek, kadın ve çocuğunun İsrail güçleri tarafından kitlesel olarak gözaltına alındığı, kötü muameleye maruz kaldığı ve zorla kaybedildiğine dair raporlara ulaşıldığı belirtildi.

Raporda, "Sivillerin çoğu, Gazze'nin güneyine gitmeye çalışırken yakalandı ya da evlerine, hastanelere, okullara ve diğer sığınma merkezlerine yapılan operasyonlar sırasında toplandı. Raporlarda gözaltına alınanlar arasında 12 yaşındaki çocuklar ve 70 yaşındaki kişilerin de olduğu belirtiliyor. Gözaltına alınanların çoğunun, bazı durumlarda işkenceye varabilecek derecede ciddi kötü muameleye maruz kaldığına dair çok sayıda rapor bulunması endişe verici durum." ifadeleri kullanıldı.

İddialar arasında, gözaltına alınan Filistinlilerin soyunmaya zorlandığı, gözlerinin bağlandığı, sıkıca kelepçelendiği, gözaltı yerlerine nakledilmeden önce giysileri olmadan aşağılayıcı durumlarda kasıtlı olarak kayda alındığı ve fotoğraflandığına dikkat çekildi.

Raporda, İsrail askerlerinin sivillere barınaklarını yıkmadan önce "Gazze'nin güneyine gitmeleri yönünde" talimat verdiği, bunun da birden fazla yerinden edilmeye yol açtığı vurgulandı.

Yaklaşık 140 kadın ve kız çocuğunun keyfi olarak gözaltına alındığı belirtilen raporda, bunların şu anda açıklanmayan yerlerde gözaltında tutulduklarına dair güvenilir bilgiler edinildiği bildirildi.

Raporda, "Gözaltındakilerin ailelerine, sevdiklerinin akıbeti, yerleri ya da gözaltına alınma nedenleri hakkında herhangi bir bilgi verilmemesi, onların acı ve korkularını daha da artırıyor." değerlendirmesi yer aldı.

İsrail askerlerinin yalnızca "Hamas bağlantılı" Filistinlileri gözaltına aldığı iddiasına yer verilen raporda, onların, Gazze'nin güneyine gitmeyerek kuzeyde kalan tüm Filistinlilere şüpheyle yaklaştığı, bunun da "toplu cezalandırma" şüphelerini artırdığı vurgulandı.

"İşkence ve diğer kötü muameleler, uluslararası hukuka göre kesinlikle yasaklanmıştır"

Raporda, şu ifadelere yer verildi:

"Sivillere Gazze'nin güneyine taşınmaları yönündeki direktifler, hiçbir şekilde İsrail'i uluslararası insancıl hukuk kapsamındaki yükümlülüklerinden kurtarmıyor. On binlerce Filistinli sivil, Gazze'nin kuzeyinde kalıyor ve İsrail'in onlara saygı gösterilmesi ve korunmasını sağlama yönündeki yükümlülükleri devam ediyor. Uluslararası insancıl hukuk, sivillerin sadece zorunlu güvenlik nedenleriyle gözaltına alınmasını ve buna dayanarak ya suçlanmaları ya da serbest bırakılmalarını gerektiriyor. Tutuklunun statüsüne bakılmaksızın, şahsi onuruna yönelik saldırılar da dahil işkence ve diğer kötü muameleler, uluslararası hukuka göre kesinlikle yasaklanmıştır."

İsrail'in sivillerin yasalara uygun olarak gözaltına alınması ve onlara gözaltı sürecince insan onuruna yakışır şekilde muamele etmesi gerektiği vurgulanan raporda, tutuklanan ya da gözaltına alınanlara yönelik her türlü kötü muamele ve işkencenin şeffaf olarak soruşturulması yönünde çağrı yapıldı.

"Sivillerin öldürüldüğüne dair giderek artan sayıda rapor alınması endişe verici"

Raporda, "OHCHR'nin, başta okullar olmak üzere sığınma alanlarında açık yargısız infazlar da dahil sivillerin öldürüldüğüne dair giderek artan sayıda rapor alması endişe verici. Bu tür olaylar derhal ve tam anlamıyla soruşturulması gereken savaş suçları teşkil edebilir." ifadeleri yer aldı.​

Öte yandan raporda, İsrail güçlerinin, Gazze'nin kuzeyindeki Kemal Advan Hastanesi ve BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) okullarındakinin yanı sıra Filistin Kızılayı personeline yönelik gözaltlarına da detaylıca yer verildi.

İsrailli Bakan, hükümetin Gazze'ye insani yardım için sınır kapısını açmasına tepki gösterdi

İsrail’in Maariv gazetesinin haberine göre, kabine toplantısında Gazze Şeridi’nin güneydoğusundaki İsrail’e ait Kerm Ebu Salim Sınır Kapısı’ndan Gazze’ye insani yardım ulaştırılmasına ilişkin tartışmalar yaşandı.

İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir, toplantıda, “İsrail’e ait sınır kapısından Gazze’ye insani yardım ulaştırılması hususundaki öfkesini” dile getirdi.

Ben-Gvir, Başbakan Binyamin Netanyahu’ya, “Kabinede tartışılmadan politikanın aniden değiştirilmesi kabul edilemez, kurban sayısında büyük bir artış var.” dedi.

İsrailli Bakan ayrıca, “Kabinede tartışılıp sonuçları alınmadan Kerm Ebu Salim Sınır Kapısı’nın açılmasına karar verilmesi, böyle bir sorumsuzluk nasıl olabilir?” ifadelerini kullandı.

Sınır kapısının açılmasına her zaman karşı çıktığını hatırlatan Ben-Gvir, “Hamas’ın elinde tuttuğu İsrailli esirlere yardım ulaştırmadan, Gazze’ye yardım ulaştırılmaması gerektiğini” söyledi.

Başbakan Binyamin Netanyahu da Ben-Gvir’e, “ABD’liler günde 200 insani yardım tırı karşılığında 50 yerine 80 rehinenin serbest bırakılmasında bize yardım ettiler. Bütün tırların Refah Sınır Kapısı’ndan geçişine izin vermek mümkün değil. Bu yüzden, kalan (Hamas’ın esir aldığı) alıkonulanları geri getirebilmemiz için Kerm Ebu Salim Sınır Kapısı'nı açmamız gerekiyor.” şeklinde cevap verdi.

Gazze'deki hükümet Kerm Ebu Salım Sınır Kapısı'ndan yardım tırı getirilmediğini belirtti

Öte yandan, Gazze’deki hükümetten isminin açıklanmasını istemeyen bir kaynak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kerm Ebu Salim Sınır Kapısı’ndan Gazze’ye herhangi bir yardım tırının girmediğini bildirdi.

Kaynak, İsrail’in bu sınır yardım tırlarında arama yapmak için kullandığını, aramanın ardından yardım tırlarını Mısır sınırındaki Refah Sınır Kapısı’na gönderdiğini söyledi.

Gazze Şeridi’nin güneydoğusunda, Refah kentinde, İsrail, Gazze, Mısır sınır noktasında bulunan Kerm Ebu Salim Sınır Kapısı, 7 Ekim öncesinde akaryakıt ve ticari malların Gazze'ye girişi için kullanılıyordu.

İsrail ile Hamas’ın çatışmalara "insani ara” uzlaşısının ardından Gazze’ye insani yardımlar yalnızca Gazze-Mısır sınırındaki Refah Sınır Kapısı'ndan ulaştırılıyor.

Hizbullah, İsrail ordusuna ait sınırdaki 8 noktayı hedef aldığını açıkladı

Hizbullah, Lübnan'ın güneyinden İsrail askeri noktalarına düzenlediği saldırılar hakkında açıklama yaptı.

Açıklamada, İsrail'in abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarına tepki olarak, Gazze'de direnişin ve Filistin halkının desteklenmesi için sınırdaki İsrail askerlerinin mevzilerinin hedef alındığı kaydedildi.

Even Menachem Yahudi yerleşim birimine yakın yeni bir komuta merkezinin "uygun silahlarla" hedef alındığı ifade edilen açıklamada, saldırı sonucunda "ölü ve yaralıların bulunduğu" belirtildi.

Açıklamada, İsrail ordusunun "Er-Rahib" ve "Cel el-Alam" askeri noktaları ile "Avivim" kışlasına uygun silahlarla saldırı düzenlendiği, hedeflerin tam isabet vurulduğu ifade edildi.

Ayrıca İsrail'in kuzeyindeki "Sa'sa"nın doğusunda 4 İsrail askerinin hedef alındığı ve yaralananların olduğu aktarıldı.

Hizbullah, Lübnan'ın işgal altındaki Honin köyü etrafındaki bölgede İsrail'e ait askeri araçlar ile askerlerin hedef alındığını, İsrail ordusuna ait bir vincin de teknik ve casus ekipman kurulumu yaptığı sırada vurularak imha edildiğini bildirdi.

İsrail'in Lübnan'daki Hizbullah'ın "altyapısını" hedef aldığı öne sürüldü

İsrail resmi televizyonu KAN’ın haberinde, "İsrail ordusunun Lübnan’ın güneyindeki Yarun bölgesinde İsrail’e tanksavar roketi fırlatmaya çalışan bir gruba saldırı düzenlediği" belirtildi.

Haberde, İsrail hava kuvvetlerine ait savaş uçağının Lübnan’daki Hizbullah’ın altyapısına saldırı düzenlediği ifade edildi.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
İlgili konular
Bu haberi paylaşın