İsrail siyasetinde yeni aktörler, eğilimler ve oluşumlar: Gideon Sa’ar’ın yükselişi
Parti içi fraksiyonlar, farklı kanat siyasetçilerin birbirlerini suçlamaları ve daha da önemlisi hâkim olan komplo teorileri İsrail siyasetinde güven duygusunun yerine şüpheyi, kızgınlığı ve nefreti besleyen bir dinamiği diri tutuyor.
İstanbul
İsrail Mart 2021’de genel seçimlere gidiyor. Art arda gelen erken seçimler İsrail’de siyasi istikrarsızlığın sembolü olmuş durumda. Bu kapsamda “Ne oldu da görece istikrarlı Netanyahu yılları birkaç yıldır hükümet sürdürmeyi güçleştiren bir döneme girdi?” sorusu da akıllara geliyor. Netanyahu’nun kişisel hırsları, çözüme kavuşmayan yolsuzluk davaları ve kutuplaşan İsrail toplumu Netanyahu’nun farklı aktörlerle ittifakını anlamlı bir politik birlikteliğe itemiyor. Koalisyon kurmak en nihayetinde aktörlerin birbirlerine güven duymasını gerektirir. Güven ise şu an İsrail siyasetinin sözlüğünde epey arka bölümlerde yer alan bir kelime olmuş durumda. Parti içi fraksiyonların görünürlüğü, farklı kanat siyasetçilerin birbirlerini suçlamaları ve daha da önemlisi popüler düzeyde hâkim olan komplo teorileri güven duygusunun yerine şüpheyi, kızgınlığı ve nefreti besleyen bir dinamiği diri tutuyor.
İsrail’de siyasi partiler geçmişten günümüze önemli roller üstlenmekteler. İsrail parti devleti olarak kurulmuş bir ülke. İsrail’i kurumsal olarak meydana getiren, devraldığı bürokratik mekanizmalar ve bunun ürettiği gelenek-görenek değildi.
Diasporada kurulmuş İsrail’e göçle yaygınlaşmış siyasi partiler ve onların kültürel, ekonomik ve eğitim teşekkülleri İsrail’i meydana getirdi. Bu açıdan İsrail’de partiler salt bir halk temsilinin ötesinde sosyalliği kuran ve kodlayan kurumlar olageldiler.
Bu derece toplumsallıkla iç içe geçmiş bu kurumların İsrail siyasetinde temsili de o derece geniş ve çoklu oldu. İsrail’de seçim barajı yüzde 3,25 olduğu için toplumun belli kesimlerinde kısıtlı da olsa karşılığı olan aktörler siyasi parti kurma yolunu tutuyorlar. Siyasi partilerin sayısının bir hayli fazla olması hükümet kurmayı tek bir partinin başaramayacağı anlamına geliyor. 120 üyeli İsrail meclisinde 61 üyenin güvenoyunu almak hükümet kurmak için geçer şart olarak yasalarca belirlenmiş. Bu aritmetiği gören siyasi liderler son zamanlarda seçimlere birleşik parti listeleri (reşima) ile girmeyi tercih ediyorlar. Mesela Likud’u ele alalım: Likud esasında bir siyasi parti olarak kurulmadı. Likud’u bir siyasi hareket olarak tanımlamak yerinde olacaktır. 1973 seçimlerinden önce İsrail’in en büyük sağ yönelimli siyasi partisi Herut (Hürriyet), liberal merkez değerleri savunan HaLibralit (Liberal), HaMerkaz HaHofşi (Bağımsız Merkez), Reşima Mamlahtit (Devlet Listesi) ve HaTenua Lemean Eretz Yisrael HaŞlema (Büyük İsrail Vatanı Hareketi) birleşerek Likud’u oluşturdular. Aynı seçimlerin öncesinde ise Herut’un temel özne olduğu HaLibralit (Liberal) Parti’nin de destek verdiği Guş Herut-Libralim (Herut-Liberaller Bloku/Cephesi) mevcuttu. Bu örneklerle anlatmaya çalıştığımız, İsrail’de mevcut siyasi partilerin sıkı kurumsallık ve saf bir ideolojiyi takip eden siyasal örgütlenmeler olarak görülmemesi gerektiğidir.
Bugünlerde de İsrail siyasetinde dünden farklı bir manzara ile karşı karşıya değiliz. İktidarın başat ortağı Likud Partisi’nden ayrılışlarla yeni partiler gün yüzüne çıkmaya başladı. Bunlardan en fazla dikkat çekeni ise Gideon Sa’ar’ın başını çektiği Tikva Hadaşa (Yeni Umut) Partisi oldu. Gideon Sa’ar’ı yeni bir oluşuma iten nedenler ise geçmişten gelen Netanyahu’ya karşı kişisel öfkesi, yeni ABD Başkanı Joe Biden’ın seçilmesiyle İsrail’de yeni ve farklı siyasi aktörlere duyulacak ihtiyaç, İsrail’de erken seçimin gündeme gelmesi ve Binyamin (Bibi) Netanyahu’nun son günlerde İsrailli Araplarla yaptığı arka kapı pazarlıkları olarak sayılabilir.
Gideon Sa’ar kimdir?
Bu noktada Gideon Sa’ar’ı tanıtmakta fayda var. Sa’ar 1966 yılında Tel-Aviv’de doğdu. 1980’lerin sonu 1990’ların başının İsrail’inin insanı olduğu söylenebilir. Anne tarafı Mizrahi kökenli Buhara Yahudilerinden, baba tarafı ise Arjantin Yahudisi. Babası beş yıl boyunca İsrail’in ilk başbakanı David Ben Gurion’un nihai yerleşim yeri olan Sde Boker Kibbutz’unda kişisel doktorluğunu yaptı. Sa’ar’ın kişisel hikayesindeki dönüm noktalarından biri, 11 yaşındayken 28 yıllık sol iktidarın İsrail’de son bulduğu 1977 seçimleri. Buna bağlı olarak Sa’ar’ın kahramanı ve rol modeli İsrail sağının kurucu figürlerinden Menachem Begin. Sa’ar sadece sağ siyasetle değil sol siyasetin etkili figürleriyle de dirsek teması içinde oldu. Bunlardan biri ise Uri Avnery’nin yöneticiliğini yaptığı HaOlam HaZe (Bu Dünya) dergisinde yazarlık yapması. Sa’ar Tel Aviv Üniversitesi mezunu. Hukuk ve siyaset bilimi formasyonu var. Bu üniversitede edindiği önemli arkadaşlıklardan biri partisine yeni katılan Derech Eretz’in kurucusu Zvi Hauser. Sa’ar askerlik görevini İsrail Silahlı Kuvvetleri’nin göz bebeği olan Golani Tugayları’nda yaptı. Devlet Başsavcısı (Praklitut HaMedina) Edna Arbel’in ofisinde bir süre çalıştı. Siyasi kariyerine 1999 yılında Birinci Netanyahu Hükümeti’nde (1996-1999) kabine sekreterliği ile başladı. 2003 yılında 16. Knesset döneminde milletvekili seçildi. İkinci Ariel Şaron hükümetinde (2003-2006) Likud Parti grup başkanı ve koalisyon yöneticiliği görevlerine getirildi. Ariel Şaron’un Gazze’den 2005 yılında çekileceğini (Tohnit Hitnatkut) açıklamasıyla bu görevlerinden istifa ettiğini duyurdu. Diğer bir dikkat çekici gelişme ise 2008 yılında milli eğitim bakanı olduğu dönemde Yehuda ve Şomron adı verilen Batı Şeria’daki Yahudi yerleşim bölgelerinde yer alan Ariel Üniversitesi’ni resmen tanıması oldu. Yahudi geleneği, tarihi ve değerleri konusunda sahip olduğu hassasiyet bakanlığı döneminde öğrenci gezilerini buna göre şekillendirmesini sağladı. 2013’deki içişleri bakanlığı döneminde ise Afrika’dan İsrail’e kaçak giriş yapan göçmenlere yönelik aldığı önemler hatırlanıyor. 2014’te siyasetten çekildiğini açıklayan Sa’ar 2017’ye değin İsrail’in önemli düşünce kuruluşlarından Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü’nde (INSS) çalışmaya başladı. 2017’de siyasete tekrar dönen Sa’ar’ı 2018’de ilginç bir sürpriz bekliyordu. Netanyahu, Sa’ar’ın Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin’le işbirliği içerisinde kendisini devireceğini ifade etti. 2019’da Likud’da genel başkanlık için Bibi ile yarıştı. Bibi yüzde 72,5 destek aldı, Sa’ar ise yüzde 27,5’te kaldı. 2020 yılındaki genel seçimlerde Likud listesinin beşinci sırasında kendine yer buldu. Bibi Sa’ar’a yeni hükümette görev vermedi.
Sa’ar’ın yabancı basına tanıtımı her ne kadar liberal ve merkez siyaset güdeceğine ilişkin analizlerle dolu olsa da esasında onun İsrail siyasetinde karşılık geldiği gerçekliğin farklı olduğu ifade edilebilir. Sa’ar’a katılım gösteren önemli figürlerin özellikle yerleşimler, kimlik ve dış politika konularında epeyce şahin bakış açısına sahip oldukları biliniyor. Mesela Zvi Hauser ve Joaz Handel’in kurduğu Derech Eretz Siah (Vatan Yolu Hizbi) Yeni Umut Partisi’ne katıldıklarını açıkladılar. Derech Eretz’in yerleşimler konusundaki fikirleri ise “halkın ve toprağın bütünlüğünü savunurken, ülkenin her yerinde yerleşimleri ve çalışmayı desteklerler” şeklinde özetlenebilir. Derech Eretz Hizbi’nde görülen temel siyasal desen ulus devletin İsrail’de mevcut tüm sosyal sektörlere doğru kurumsal kapsayıcılığının genişletilmesinde yatıyor. Derech Eretz Hizbi’nin entelektüel ve toplumsal kaynaklarının bir yönüyle dini siyonizme doğru uzanmakta olduğunu da eklemeliyiz. Bu hizbin kurucularından Joaz Handel Siyonist Stratejiler Merkezi’nde (HaMahon LeEstrategya Siyonit) başkanlık yapmıştı. Bu düşünce kuruluşunun önemli figürleri Israel Harel, Moşe Ya’alon ve Moşe Arens gibi isimler. Israel Harel burada dikkat çeken bir figür olarak öne çıkıyor. Harel dini siyonizmin önemli figürlerinden ve Yehuda ve Şomron’da yöneticilik yaptı. Son yazılarının birinde Netanyahu’yu iktidardan indirmenin yolunun Gideon Sa’ar’ın partisi Yeni Umut ile Naftali Bennett’in partisi Yamina (Sağa Doğru) arasında bir blok oluşturmaktan geçtiğini yazdı. Harel’in hesaplamalarına göre bu blok kendine parlamentoda 35 vekil ile yer bulabilir. Hükümet kurma görevi Sa’ar’a verilince Likud’dan yaklaşık 10-15 vekil daha bloğa katılım gösterir ve 50 kişilik bir siyasi oluşuma dönüşür. Hükümete Yisrael Beytanu (Evimiz İsrail) ve merkez soldan bir parti davet edilerek hükümet kurma işlemi tamamlanır. Harel burada iki stratejik amacının olduğunu altını çiziyor: Netanyahu’yu devirmek ve Ultra-Ortodoks/Haredi siyasi partileri (Birleşik Tora Yahudiliği ve Şas) hükümet koalisyonuna davet etmemek.
Gideon Sa’ar’ın İsrail’de nüfuz sahibi insanlarla tanışıklıkları epey çeşitli bir profil sergiliyor. Sa’ar’ın farklı alanlardan oldukça fazla, geniş ve çeşitli yakınlıkları onu medya, iş ve siyaset dünyasında kısmen korunaklı bir alanda tutuyor. Sa’ar’ın (ikinci) eşi Geula Even-Sa’ar İsrail’de reytingi bol Kan Kanalı’nın sunucusu. 2013 yılında Sa’ar’ın Geula Even ile evlilik törenine katılanlardan özellikle birkaç kişi ve o kişilerin temsil kapasitesi dikkatleri çekti. Bu evlilik törenine Ilan Sharkon (hukuk danışmanlık firması sahibi), Nir Hefetz (medya danışmanı), Eden Bar Tel (Haberleşme eski genel müdürü), Şimon Şifar (Yedioth Ahranot Gazetesi’nden), Yaron Dekel (Galei Zahal Radyosunun sunucusu) ve Roy Arad (Ha’aretz) gibi yüksek profilli kişiler katıldı. Bazı yorumculara göre Yedioth Ahranot’un sahibi Arnon Mozes’in gazetesinde Sa’ar’ın olumlu bir şekilde yer edinmesini tercih ettiği belirtiliyor.
Gideon Sa’ar’ın açıklanan son anketlerde performansı oldukça iyi görünüyor. Şimdiden ikinci sıraya yerleşmiş durumda. Bu anketlere göre, Yeni Umut Partisi 15-17 arası vekille meclise girebilecek. Sa’ar’ın yerleşimcilere, dindar siyonistlere ve Likud’un mevcut liderliğinden memnun olmayan sağ seçmene sesleneceğini bekleyebiliriz. Bu arada Sa’ar partisinin üzerinde yükseldiği “7 İlke”yi (Şeva Akranot) açıkladı:
1.İsrail Yahudi ve Demokratik Bir Devlettir
2. Ulusal Güçleri Pekiştirmek Gerekir
3. İsrail’i Birleştirmek
4. Ekonominin Rehabilitasyonu
5. Eğitim Sistemini Oturtmak
6. Sağlık Sistemini Güçlendirmek
7. Yargı ve Hükümet Reformlarını Gerçekleştirmek
İsrail 23 Mart günü seçimlere giderken Sa’ar’ın pozisyonu belirleyici olacak. 23 Mart seçimleri İsrailli seçmenler açısından aslında bir “Netanyahu Referandumu” şeklinde geçecek. Bu da tam olarak Binyamin Netanyahu’nun istediği bir seçim oyunu. Fakat Netanyahu’nun başını çektiği (Likud ve Haredi Partiler) blok 45-48 arasında değişen milletvekili çıkarabiliyor. Sa’ar ve diğer muhalif partiler ise Bibi’yi koltuğundan etmekte kararlı görünüyor.
[Kudüs İbrani Üniversitesi Truman Center’da ve Brandeis Üniversitesi Schusterman Modern İsrail Araştırmaları Merkezi’nde misafir araştırmacı olarak bulunan ve İsrail, Filistin siyaseti, Yahudi dünyası ve Orta Doğu toplumları ve siyaseti konularında akademik çalışmalar yürüten Dr. Gökhan Çınkara, Necmettin Erbakan Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesidir]
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.