Suriye'deki iç savaşta her şeylerini geride bırakarak Türkiye sığınan Suriyelilerin kurduğu yaşam düzeni, Kahramanmaraş merkezli depremlerle bir kez daha sarsıldı.

Türkiye'de 11 ili vuran depremlerde Türk vatandaşlarıyla ortak acıyı yaşayan Suriyelilere, depremzede yakınlarını ziyaret, defin işlemleri ve barınma amaçlı ihtiyaçlar için ülkelerine geçiş izni verildi.

Depremlerden etkilenen illerde ikamet eden Suriyelilerden bazıları, söz konusu insani nedenlerden ötürü memleketlerine giderek felaketin yol açtığı acılara birlikte göğüs geriyorlar.

Depremlere Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde ailesiyle yakalanan Beha Fadıl Ahmet, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaşadıkları ilçenin Antakya ve İskenderun'a kıyasla daha az hasar gördüğünü söyledi.

Kahramanmaraş merkezli ilk deprem hakkında "Çok korkunçtu” diyen Ahmet, "Deprem anında çok şiddetli yağmur da vardı. İnsanlar deprem sonrası çoluk çocuk yağmur altında sokaklardaydı." diye konuştu.

Ahmet, Suriye’nin kuzeyinde Bab ilçesinde yaşayan 2 oğlu ve ailelerinin de aynı depremlerden etkilendiğini, bir oğlunun evsiz kaldığını aktardı.

Çocuklarının durumunu çok merak ettiği için bölgeye geçtiğini belirten Ahmet, “Bir oğlumun evi hasar gördü, diğer oğlumun evine geçtiler. Kalacak bir eve arıyor şimdi." dedi.

Ahmet, sağlık kontrolleri için 1 ay sonra tekrar Hatay'a döneceğini belirtti.

"İyi olduklarından emin olmak istedik"

Suriyeli İbrahim Abbud da Malatya'da depremlere birlikte yakalandığı 8 arkadaşıyla Bab ilçesine geçtiğini belirterek, "Malatya'da büyük bir zararımız oldu. Evimizi ve her şeyimizi kaybettik. Bizim ailelerimiz Bab ilçesinde, onlar da depremi gördü. Bu durumda onları ziyaret edip iyi olduklarından emin olmak istedik." ifadelerini kullandı.

Suriye'deki yakınlarının bazılarının evlerinin de depremde zarar gördüğünü anlatan Abbud, onlara destek olmak için bir müddet ilçede olacaklarını belirtti.

Abbud, Malatya'daki depremlerde yaşadıklarını şöyle anlattı:

"İlk depremde uyandık. Arkadaşım 'çıkma' dedi. Duvarlar üzerimize yıkılmaya başladı. Çok şükür kurtulduk. 3 gün boyunca dışarda kaldık. Sonra biri gelip bizleri işyerinde konaklattı. Daha sonra Türkiye ve Suriyeli (Geçici Hükümet) yetkilileri bize ailelerimizin yanına geçmemize olanak sağlayan bir karar aldılar, Allah onlardan razı olsun."

"Son anda kendimizi dışarı attık"

"Asrın felaketi" olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli, 11 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlere ailesiyle Malatya'da yakalanan Heysem Beker, aile bireyleriyle birlikte bir süreliğine memleketinde yakınlarının yanına geçme kararı aldığını söyledi.

Beker, "İlk depremde uyanıp dışarı çıktık. Büyük yıkım oldu. Kurtarma çalışmalarına destek verdik ve sonra tekrar evimize döndük. İkinci depremde her şey yerle bir oldu. Evim neredeyse tamamen yıkıldı. Son anda kendimizi dışarı attık." dedi

Beker, "Malatya’dan ayrılırken hiçbir şeyimi alamadım. Her şeyimiz enkaz altında kaldı. Bu halimize çok şükür ediyoruz. Can kaybımız olmadı, diğer kayıplar telafi edilir." diye konuştu.

"8 yıl sonra Suriye'deki ailemi göreceğim"

Kahramanmaraş Elbistan'dan Suriye’ye geçen Mahmut Asfur, "Kahramanmaraş'taki 2'nci deprem çok büyüktü, büyük bir panik yaşadık. Kendimizi dışarı attık. Kaldığımız ev yerle bir oldu." dedi.

Asfur, depremde komşularını kaybetmelerinin üzüntüsünü yaşadıklarını ifade ederek “Amcamın oğlu enkaz altında can verdi. Hayatımda ilk defa böyle bir korku yaşadım, tarif edemem." diye konuştu.

Kahramanmaraş’taki ailesini İstanbul’daki yakınlarının yanına gönderdiğini anlatan Asfur, "Ben de psikolojik olarak rahatlamak için Bab ilçesindeki babaevine gidiyorum. 8 yıldır onlardan uzaktım. 8 yıl sonra Suriye’deki ailemi göreceğim." ifadesini kullandı.