Fransız kolonisi Yeni Kaledonya'daki bağımsızlık arayışları 17 bin kilometre uzaktan bastırılıyor
Fransa, adadaki zengin nikel madenlerini çıkarmak için getirdiği madencilerle ülkenin yerli halkının kendi topraklarında azınlık hale gelmesine neden oldu.
Ankara
Yeni Kaledonya halkının, 24 Eylül 1853'te kolonisi olduğu Fransa'nın, anayasa değişikliği tasarısı ile adadaki 25 binden fazla Fransız'a oy hakkı verilmesine karşı çıkması nedeniyle günlerdir Fransız polisi ile yerel halk arasında şiddetli çatışmalar yaşanıyor.
Bölgenin bağımsızlık yanlısı vatandaşları bir yandan Fransa'nın anayasal baskısı ile mücadele ederken, Paris yönetiminin dünyanın diğer ucundan getirdiği polis güçleri ile halk arasındaki çatışmalar sürüyor.
Adada birkaç gündür yaşanan şiddet olaylarında yaklaşık 200 iş yeri ve 50'den fazla araç ateşe verilirken, 100'e yakın güvenlik görevlisi yaralandı.
Şiddet olaylarında 6 kişi hayatını kaybetti.
Yeni Kaledonya'da şiddet olaylarının artmasının ardından 15 Mayıs'ta olağanüstü hal (OHAL) ilan edildi ve OHAL'in 12 gün boyunca devam edeceği duyuruldu.
Fransa, bölgede günlerdir devam eden şiddet olayları nedeniyle Noumea-Magenta Havalimanı'nın önüne ordu güçlerini konuşlandırmasının ardından bugün, yüzlerce ağır silahlı Fransız güvenlik güçleri ve polisini Noumea sokaklarında devriye gezmeleri için görevlendirdi.
Fransa Başbakanı Gabriel Attal, bölgede önlem olarak TikTok’un yasaklanması kararının alındığını açıkladı.
AA muhabiri, günlerdir devam eden şiddetli protestoların tarihçesini ve bölgedeki son gelişmeleri derledi.
Kendi topraklarından yaklaşık 17 bin kilometre uzakta bulunan adayı 1853'te kolonisi haline getiren Fransa, adadaki zengin nikel madenlerini çıkarmak için getirdiği madenciler ile ülkenin yerli halkının kendi topraklarında azınlık hale gelmesine neden oldu.
Fransız hükümeti 1984'te bölgesel işlere tam özerklik verirken, Kanak Sosyalist Ulusal Kurtuluş Cephesi Partisi seçimleri boykot etti ve bir ayaklanmayla başkent Noumea dışındaki bölgenin çoğunu geçici olarak ele geçirdi.
Noumea anlaşması
1998'de dönemin Fransa Başbakanı Lionel Jospin ile Yeni Kaledonya yönetimi arasında "Noumea anlaşması" sağlandı.
Fransa, güvenlik, savunma, adalet ve mali konular dışındaki alanları Yeni Kaledonya yönetimine bırakmayı kabul etti.
Anlaşmaya göre, yalnızca adada 1998'den önce yaşamaya başlayan kişiler ve bu kişilerin çocuklarının oy kullanabilmesine karar verildi.
Bu karar, adada yaşanan krizin önüne geçmek ve nüfusu azalmakta olan bölge yerlileri Kanaklar'ın seçimlerde etkisinin azalmasını önlemek amacıyla alındı.
Yeni Kaledonya'daki bağımsızlık referandumları
Fransa, 1980'lerde on yıl içerisinde bağımsızlık referandumu düzenlemeyi kabul etti ancak oylama sözü geçen zaman dilimi içerisinde düzenlenmedi, aksine yaklaşık 20 yıl daha ertelendi.
Fransız yetkililer, bağımsızlığı reddetme olasılığı daha yüksek olduğu düşünülen adaya yeni gelen kişilerin oylamayı etkilememesi için seçmen kütüklerini de dondurmayı kabul etti. Fransa ayrıca, bir referandum yerine 3 kere referandum yapılmasını da onayladı.
Yıllardır ertelenen referandumların ilki 2018'de düzenlendi. Oylamada seçmenlere "Yeni Kaledonya'nın tamamen bağımsız bir ülke olmasını destekliyor musunuz?" sorusu soruldu. Oylama sonucunda bağımsızlık yanlılarının oranı yüzde 43, bağımsızlık karşıtlarının oranı ise yüzde 56 oldu.
2020'de düzenlenen ikinci referandumda ise bağımsızlık yanlılarının oranı yüzde 47'e yükseldi.
Üçüncü ve son referandum ise Kovid-19 salgınının yaşandığı 2021'de yapıldı. Kanaklar yas gelenekleri nedeniyle siyasi faaliyetlerde bulunmak istememelerini gerekçe göstererek referandumu erteleme çağrısında bulundu. Ancak oylamanın devam etmesi Kanakların protestolarına yol açtı.
Seçmenlerin yüzde 96,49'unun bağımsızlığa "hayır" dediği referandumda, katılım oranı büyük bir düşüşle yüzde 43,90 olarak kayıtlara geçti.
Bunun üzerine Kanaklar, 2021 referandumunun tekrar düzenlenmesi için Uluslararası Adalet Divanına temyiz başvurusunda bulundu. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Temmuz 2023'te resmi ziyarette bulunduğu Yeni Kaledonya için Fransa Anayasasında 2024 başlarında uzlaşma temelli değişikliğe gideceklerini açıklaması da demokrasiye doğru bir adım olarak nitelendirildi.
Öte yandan, bölgede yaşayan Fransızların seçimlerde oy kullanmasının önünü açacak reformun Senato ve Fransız Ulusal Meclisinde kabul edilmesi yerli halkın bağımsızlık taleplerine gölge düşüren son adım oldu.
Pasifik ülkelerinden Kanak halkına destek
Pasifik Adaları Forumu Genel Sekreteri Henry Puna, olayın "talihsiz olmakla birlikte beklenen bir şey olduğunu" söyledi.
Puna, "Bu gerçekten açık ve dürüstçe konuşmamız gereken bir konu." dedi.
Cook Adaları Başbakanı Mark Brown, Kanak halkı için daha fazla bağımsızlığa ihtiyaç olduğunu belirterek, bu adalardaki insanlara daha fazla özerklik tanınması gerektiğini dile getirdi.
Yeni Zelanda Dışişleri Bakanı Winston Peters da "barışçıl bir çözüm" çağrısında bulunarak, "Öncelik, tarafların diyalog ve sükunetin sağlanabilmesi için durumu yatıştırmaya yönelik adımlar atması olmalıdır." dedi.
Uluslararası Af Örgütünden yerli halkın haklarının korunması çağrısı
Uluslararası Af Örgütü de Fransa'nın Hint-Pasifik'teki özerk bölgesi Yeni Kaledonya'da şiddet olayları sürerken yerli halk Kanakların haklarının korunması çağrısında bulundu.
Uluslararası Af Örgütü Pasifik Araştırmacısı Kate Schuetze, Fransız yetkililerin bölgedeki olayları, "duraksayan dekolonizasyon süreci, ırksal eşitsizlik, yerli Kanak halkının uzun süredir barışçıl şekilde dile getirdiği kendi kaderini tayin etme hakkı talepleri" ışığında değerlendirmesi gerektiğini belirtti.
Fransa'nın sosyal medya platformu TikTok'un yasaklanacağını duyurmasına atıfta bulunan Schuetze, TikTok'u yasaklamanın arkasında geçerli bir neden olmadığı sürece yasağın "ifade özgürlüğünün ihlali anlamına gelebilecek açıkça orantısız önlem gibi göründüğünü" vurguladı.
Schuetze, "protestolara tepki olarak yasak getirmenin dünya genelindeki hükümetler için tehlikeli bir örnek" teşkil edebileceğine dikkati çekti.
Anayasa değişikliği Fransız Ulusal Meclisinde onaylandı
Bağımsızlık yanlısı Kanakların karşı çıktığı, Yeni Kaledonya'da yaşayan Fransızların seçimlerde oy kullanmasını sağlayarak yerli halkın seçimlerdeki etkisini azaltacak anayasal reform, Fransız Ulusal Meclisinde 153'e karşı 351 oyla kabul edildi.
Anayasa değişikliğine meclisteki Macron ittifakındaki Cumhuriyetçiler ve aşırı sağcı Marine Le Pen'in Ulusal Birlik Partisi destek verirken, solcu partiler "sömürgeci" niteliğine işaret ederek reforma karşı çıkıyor.
Reform kararı, 2 Nisan'da 99'a karşı 233 oyla Senato'da kabul edildi.
Yeni Kaledonya'nın yerel halkı Kanaklar, 300 bin olan ada nüfusunun yaklaşık yüzde 40'ını oluşturuyor.
Fransız hükümeti anayasa değişikliği tasarısı ile adadaki 25 binden fazla Fransız'ın seçimlerde oy kullanmasının yolunu açmak istiyor.
Avrupalılar, Yeni Kaledonya'daki şiddet ve müdahaleye sessiz
Yerel halkın bağımsızlık taleplerine ket vurulacağı endişesiyle Fransa'nın yaptığı yasa düzenlemelerine tepki göstermesi ve ardından yaşanan şiddet dalgası karşısında Avrupa hükümetleri sessiz kalmayı tercih etti.
Çoğu Avrupa ülkesi, 1940'larda sömürgelerinde başlayan halk hareketleriyle tetiklenen dekolonizasyon süreçlerine kadar birçok kıtada büyük kolonilere sahipti.
Sömürge yönetimleri pek çok yerde sona erse de yerel halklar tarafından kurulan yeni devletlerin halen Batılı güçlerin etkisinde olması "Yeni Sömürgecilik" olarak adlandırılmıştı.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.