Londra Üniversitesi Queen Mary Kolejinde Britanya siyaseti üzerine dersler veren ve İşçi Partisi üzerine çalışmalar yürüten Murphy, İşçi Partisini iktidara taşıyan, Muhafazakar Parti ile İskoçya'da desteğini yitiren İskoçya Ulusal Partisini (SNP) ise hezimete götüren nedenleri AA muhabirine değerlendirdi.

Ülkede 4 Temmuz'da yapılan seçimler sonrası 5 yıl önce Avam Kamarası'na 202 milletvekiliyle giren İşçi Partisi, sandalye sayısını 411'e yükseltirken Muhafazakar Partinin 365 olan sandalye sayısı 121'e, SNP'nin ise 48'den 9'a düştü.

Murphy'ye göre, İşçi Partisine zaferi, 14 yıldır İngiltere'yi yöneten Muhafazakar Partiye ise hezimeti getiren üç önemli faktörün başında ekonomik sıkıntılar ve hayat pahalılığı yer aldı.

Muhafazakar Partideki "metal yorgunluğu" etkisine işaret eden Murphy, Rusya-Ukrayna Savaşı ve Kovid-19 salgınının sebep olduğu ekonomik zorluğun, ülkede enflasyonu tetiklediğini söyledi.

Murphy, ekonomik zorluğun başta mortgage (konut kredisi) ödemesi yapanları vurduğuna işaret ederek "2010'dan beri bütçeyi dengelemek için devam eden kemer sıkma, Brexit ve kalkınmaya baktığımızda başarısız oldular. Kemer sıkma, söz verdiği gibi kamu borçları sorununu çözmedi. Hatta biriken problemler 2020'de patladı." diye konuştu.

Cezaevlerinde kapasitenin doluluğu ve hastanelerdeki uzun bekleme sıralarının Muhafazakar hükümeti zor durumda bırakmaya devam ettiğini kaydeden Murphy, "Brexit, İngiltere ekonomisini etkiledi. Ticari alandaki sorunlara ilişkin her geçen gün artan göstergeler, daha da önemlisi göçü azaltmaması, seçmenin Muhafazakarlardan soğumasına neden oldu." ifadelerini kullandı.

Murphy, bu durumun Muhafazakar Partiden aşırı sağcı Reform UK Partisine oy kaymasına yol açtığını vurguladı.

İşçi Partisi kararsız seçmeni hedef aldı

Muhafazakar Partinin dördüncü Başbakanı Boris Johnson'ın kemer sıkma politikalarına son verip kalkınmaya yönelme adımlarının kendisinden sonra göreve gelen Rishi Sunak tarafından devam ettirilmediğini kaydeden Murphy, Londra dışındakilerin büyük memnuniyetsizlik yaşadığını ifade etti.

Murphy, tüm bu gelişmelere karşın İşçi Partisinin kararsız seçmeni hedef aldığını belirterek "Üniversite harçlarını kaldırmak gibi bazı vaatleri bir kenara bırakarak sıkı mali kurallar üzerinden ekonomik yeterlilikleri sorgulamaya yüklendiler. Vaatlere sıra gelince de seçmenin en çok önemsediği, başta Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) gibi konularda vaatlerde bulundular." dedi.

İşçi Partisinin kararsız seçmene yönelmesinin karşılığını aldığını kaydeden Murphy, Muhafazakar Partinin birçok sorunu neden çözemediğine, İşçi Partisinin ise çözmek için atabileceği adımlara da değindi.

Muhafazakar Partinin "2010'larda alınan kötü kararlar yüzünden biriken problemlerin oluşturduğu baskılar" nedeniyle sorunlara çözüm bulamadığını öne süren Murphy, "Sürekli vergileri indirdiler. Eğer vergileri indirir ve tekrar yükseltmekte başarılı olamazsanız, artan talebe rağmen NHS'ye harcamak için daha az geliriniz olur." değerlendirmesini yaptı.

"Vergilerle ilgili acı kararlar alacağını tahmin ediyorum"

Murphy, İşçi Partisinin özellikle İngiltere'de yaşayıp vergilerini başka ülkelerde ödemelerini sağlayan yasal boşlukları kapatma sözü ile gece ve hafta sonu hastane randevuları oluşturarak bekleme sürelerini azaltma sözünü de hatırlattı.

İşçi Partisi hükümetinin piyasaya nakit akışı sözü verdiğini de kaydeden Murphy, "Şansları yaver giderse sonrasında da piyasaya daha fazla nakit akışı sağlayabilirler ancak ekonomik büyüme gelmezse vergileri yeniden keşfetmek zorunda kalacaklardır." diye konuştu.

İşçi Partisi lideri Keir Starmer'ın hastanelerdeki bekleme sürelerinin 5 yılda ortadan kalkacağı sözüne atıfta bulunan Murphy, başta sağlık kurumlarına harcanacak paranın ve seçmenin yeni hükümete şans vermesinin İşçi Partisine biraz zaman kazandıracağını söyledi.

Murphy, "Ancak balayının uzun süreceğini sanmıyorum. Hükümetin, gelecek yıl ve sonrasında vergilerle ilgili acı kararlar alacağını tahmin ediyorum." öngörüsünde bulundu.

Gelir vergilerinin artabileceğine işaret eden Murphy, "Paraya ihtiyaçları olduğunda bakacakları ilk yer orası olacak. Bu nedenle ekonominin büyümesi ve gelirin artmasını umuyorlar." dedi.

Skandallar ve çözülemeyen sorunlar İskoçya'da bağımsızlık yanlılarına kaybettirdi

İskoçya'da 17 yıldır bölgesel hükümeti idare eden bağımsızlık yanlısı SNP'nin İngiltere Parlamentosu'nda 2019'da 48 olan sandalye sayısının 9'a düşmesi ve İşçi Partisinin İskoçya'da birinci olmasına ilişkin de Murphy, bunun arkasında, bağımsızlık girişimlerindeki heyecanın yok olması, SNP'deki skandallar ve bölgesel yönetimin başarısız politikalarının yattığını söyledi.

Bağımsızlık hareketinin Brexit'le birlikte hız kazandığı ancak zamanla bu talebin öncelikli sorun olmaktan çıktığını belirten Murphy, "İngiltere nasıl ki Avrupa Birliği'nden ayrılarak ekonomik zorluklar yaşadıysa İskoçya da İngiltere'den ayrılarak ekonomik zorluklar yaşayacaktır." diyerek bağımsızlık destekçilerinin azalmadığını ancak bağımsızlık taleplerinin eski parıltısını yitirdiğini belirtti.

Eski SNP lideri ve eski İskoçya Başbakanı Nicola Sturgeon'ın ve eşinin adının karıştığı, partiye yapılan bağışların farklı amaçlarla kullanılması skandalının da SNP'ye desteği azalttığını ifade eden Murphy, burada da bir "metal yorgunluğu" bulunduğunu ifade etti.

Murphy, SNP yönetiminde İskoçya'da eğitim sistemindeki kalite sorunlarının çözülemediğini de hatırlattı.

Buna karşın İşçi Partisinin İskoçya'nın güneyinde oyları arttıkça "İşçi Partisine oy verirseniz hükümette söz sahibi olursunuz." argümanının destek kazandığını kaydeden Murphy, partinin İskoçya'da kazanmak için tüm kaynaklarını kullandığını dile getirdi.