❮❯

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları sürüyor

Filistin haber ajansı WAFA'ya göre, Gazze kentinin Şeyh Rıdvan Mahallesi'nde İsrail ordusunun evlerini bombalaması sebebiyle anne, baba ve dört çocuktan oluşan 6 kişilik aile yaşamını yitirdi.

Gazze'nin orta kesimlerindeki Nusayrat'a bağlı es-Sevariha bölgesinde de İsrail ordusunun Faracullah ailesine ait yerinden edilen Filistinlilerin kaldığı çadırı bombalaması sonucu 3 kişi hayatını kaybetti.

Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'ta da İsrail ordusunun Kiyzan en-Neccar bölgesinde Neccar ailesine ait evi hedef alması sonucu bir adam ve eşi öldü.

İsrail'in Han Yunus'a düzenlediği saldırıda 4'ü çocuk 7 Filistinli hayatını kaybetti https://t.co/HYCftyg3sE pic.twitter.com/PW2AY7slfs

— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) April 24, 2025

Han Yunus'un El-Fuhari bölgesinde de 1 Filistinli İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu hayatını kaybetti.

Kentin el-Attar bölgesinde de yerinden edilen Filistinlilerin kaldığı çadırın bombalanması sonucu 2 çocuk yaşamını yitirdi.

Gazze kentinin doğusundaki Et-Tuffah Mahallesine yönelik saldırıda El-Cilis ailesinden bir Filistinli, eşi ve iki çocuğu hayatını kaybetti.

İsrail ordusu Gazze'nin kuzeyinde pazar yerini bombaladı

Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliya beldesinin merkezinde İsrail ordusunun pazar yeri içindeki polis noktasını bombalaması sonucu 11 kişi hayatını kaybetti.

Sağlık kaynaklarından alınan bilgiye göre, İsrail'in, Cibaliya'nın Arz Halave Mahallesinde bir eve düzenlediği saldırıda ise 20 Filistinli öldü, çok sayıda kişi de yaralandı.

Sağlık kaynakları, İsrail ordusunun Gazze kentinin Zeytun Mahallesi'nde düzenlenen 2 ayrı saldırıda 6 kişinin öldüğünü bildirdi.

Filistin haber ajansı WAFA'ya göre, İsrail ordusuna ait bir insansız hava aracı, Zevayide beldesindeki bir aşevinde bir grup Filistinliyi hedef aldı.

İsrail saldırısında 3 kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.

Ayrıca, Gazze'nin orta kesimindeki Deyr el-Belah kentinde de İsrail ordusunun düzenlediği saldırıda 1 kişi hayatını kaybetti.

Sağlık alanından kaynaklar, AA muhabirine, Gazze kentinin Yermuk bölgesinde İsrail savaş uçaklarının bir binayı hedef alan saldırısında aralarında çocukların da bulunduğu 7 Filistinlinin hayatını kaybettiğini, yaralıların ve cenazelerin Şifa Hastanesine getirildiğini söyledi.

İsrail bombardımanı nedeniyle büyük yıkımın olduğunu aktaran görgü tanıkları, sivil savunma ekiplerinin enkaz altında kalanları kurtarmak üzere çalışmalarını sürdürdüğünü belirtti.

Saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 51 bin 355'e yükseldi

Gazze'deki Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in Gazze'de devam eden saldırılarında yaşanan can kayıpları ve yaralanmalara ilişkin son bilgiler paylaşıldı.

Son 24 saatte Gazze'deki hastanelere 50 ölü ve 152 yaralının getirildiği kaydedildi.

İsrail ordusunun Gazze'de 19 Ocak'ta varılan ateşkesi bozarak 18 Mart'tan bu yana düzenlediği saldırılarda 1978 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 5 bin 207 kişinin de yaralandığı belirtildi.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısının ise 51 bin 355'e, yaralıların sayısının da 117 bin 248'e yükseldiği bildirildi.

Gazze Şeridi'nde enkaz altında hâlâ binlerce ölü olduğu belirtiliyor.

İsrail'in saldırıları, Gazzeli 4 yaşındaki ikizleri hayattan aynı anda kopardı

İsrail ordusunun 23 Nisan gecesi Gazze kentinin doğusundaki Et-Tuffah Mahallesi'ne düzenlediği saldırı, Saba ve Sena'yı uyku hazırlığı yaparken yakaladı.

Saldırı sonrasında bölgeye intikal eden ambulanslar ve sivil savunma ekipleri hedef alınan evin içindekileri kurtarmak için çabaladı.

Saldırıda yaralananlar Şifa Hastanesine kaldırıldı ancak Saba ve Sena'nın öldüğünün, anne ve babasının ise yaralandığının ortaya çıkmasıyla hastane cenaze yerine döndü.

Sabah saatlerinde ailenin akrabaları ile mahalle sakinleri hastaneye akın etti. İkizlerin kefene sarılmış halini gören akrabaları gözyaşlarına hakim olamadı, bazıları şok geçirdi.

Ölmeden önce babasından yardım istedi

Dünyaya geldikleri gibi birlikte hayattan koparılan ve gitmeden önce de benzer kıyafetleri giyen ikizlerin hali, akrabalarının yüreklerini parçaladı.

Saldırı sırasında evde bulunan bir akraba, saldırının gece 01.00 sularında meydana geldiğini söyledi.

İkizlerden birinin çığlığını duyduğunu aktaran Filistinli, "Baba üzerime direk düştü. Yardım et bana diye bağırdı ama hemen oracıkta öldü... Evimizi hedef aldılar. Evimizde silahlı insanlar ya da silah yoktu. Sadece uyuyan çocuklar vardı. Bu çocuklar silahlı mıydı.?" diyerek İsrail saldırısına tepki gösterdi.

İsrail, işgal altındaki Batı Şeria'da Filistinlilere ait 3 katlı binayı yıktı

Filistin resmi ajansı WAFA'da yer alan habere göre, İsrail güçleri Beytullahim'in doğusundaki Zater beldesine baskın düzenledi.

Salıbiyye bölgesinde konuşlanan İsrail askerleri, "ruhsatsız olduğu iddiasıyla" 3 katlı bir binayı yıktı.

Binanın belde sakinlerinden Muhammed Bekirat'a ait olduğu belirtildi.

Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) bağlı Ayrım Duvarı ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Konseyinden aylık yayımlanan rapora göre İsrail, mart ayında Batı Şeria'da Filistinlilere ait 58 yıkım eyleminde 87 ev ve yapıyı yıktı.

Gazze'deki Filistinli doktor, hastanede anne-babasının cansız bedenleriyle karşılaşınca gözyaşlarına boğuldu

Gazze'nin güneyindeki Nasır Hastanesi çalışanları, 7 Ekim 2023'ten bu yana neredeyse her gün olduğu gibi İsrail'in bölgeye düzenlediği saldırının ardından yardım çağrısı aldı.

Hastane doktorlarından Neccar, meslektaşlarıyla birlikte Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir evin bombalandığı haberini almasının hemen ardından bombalanan evin kendi evi olduğu bilgisini veren bir telefon aldı.

Ambulanslar, ölü ve yaralıları hastaneye nakletmeye başladı.

Saldırıda ailesinin hedef alındığını öğrenen Filistinli doktor, hastaneye getirilen cansız bedenlerden birinin üzerindeki örtüyü açınca babası olduğunu anladı.

Filistinli doktor diğer örtüyü açtığında ise annesinin cansız bedeniyle karşılaştı.

Gördüğü manzara karşısında dona kalan Neccar, bir süre sonra gözyaşlarına boğuldu.

Meslektaşları Neccar'ı teselli etmeye çalıştı.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırılarında ağır şartlar altında görev yapmaya çalışan sağlık personeli ya da arama kurtarma ekipleri zaman zaman benzer acı tablolarla karşı karşıya kalıyor.

İsrail "ruhsatsız" olduğu iddiasıyla evleri yıkıyor

İsrail ordusu, sık sık işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te "ruhsatsız olduğu" iddiasıyla Filistinlilere ait yapıları yıkıyor.

İsrail makamları işgal altındaki Batı Şeria'nın "C" bölgesinde Filistinlilerin inşaat ve tarım yapmasını engellerken, Filistinliler için ruhsat almanın ise neredeyse imkansız olduğu belirtiliyor.

Filistin yönetimi ile İsrail arasında 1995'te imzalanan "İkinci Oslo Anlaşması" çerçevesinde Batı Şeria; A, B ve C bölgelerine ayrılmıştı.

İşgal altındaki Batı Şeria'nın yüzde 18'ini kapsayan "A bölgesi"nin yönetimi, idari ve güvenlik olarak Filistin'e, yüzde 21'lik "B bölgesi"nin idari yönetimi Filistin'e "güvenliği" İsrail'e devredilirken, yüzde 61'ini kapsayan "C bölgesi"nin "idare ve güvenliği" İsrail'e bırakılmıştı.

İsrail ordusu işgal altındaki Batı Şeria'da 4'ü kardeş 14 Filistinliyi gözaltına aldı

Filistin resmi haber ajansı WAFA'ya göre, İsrail güçleri Batı Şeria'nın El Halil kenti ve kuzeydeki Surif beldesindeki evlere baskın düzenleyerek 3 Filistinliyi gözaltına aldı.

İsrail ordusu ayrıca Beytüllahim kentinden ve kentin batısındaki Husan köyünden 2 genci gözaltına aldı ve evlerde arama yaptı.

İsrail güçleri, Batı Şeria'nın Ürdün Vadisi (Ağvar) bölgesindeki Bardala köyünde 4'ü kardeş olan 5 Filistinliyi gözaltına aldı.

İsrail ordusunun saldırılarını sürdürdüğü Cenin'de, İsrail güçleri Silat el-Harisiye beldesinde evine baskın düzenlenen bir Filistinli gözaltına aldı.

İsrail güçleri Nablus'ta evlere baskın düzenleyip arama yaptı. Kentte iki Filistinli gözaltına alındı.

Görgü tanıkları, İsrail güçlerinin Bire kentinde, ailesine ait eve baskın düzenlediği Filistinli bir genci de gözaltına aldığını kaydetti.

İsrail, Batı Şeria'daki Filistinlilere yönelik "el tetikte" politikası yürütmeye devam ediyor

Batı Şeria'da yaşayan Filistinliler, İsrail ordusunun kendilerini sık sık silah zoruyla aradığını ve kimliklerini incelediğini, sebepsiz yere vurulma ihtimallerinin bulunduğunu belirtiyor.

Filistinlilere karşı "el tetikte" politikası izleyen İsrail ordusu, hiçbir tereddüt veya gerekçe göstermeden Filistinlilere ateş açabiliyor; onlarca kişinin ölümüne ve yaralanmasına yol açıyor.

Filistin Sağlık Bakanlığından 8 Nisan'da yapılan açıklamada, İsrail askerlerinin Selfit kentinin yakınlarında ateş açması sonucu Filistinli Emane Yakub'un (30) yaşamını yitirdiği belirtildi.

İsrail ordusu, Filistinli kadının "bıçaklı saldırı girişiminde bulunduğunu" iddia etti.

Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, İsrail askerleri Selfit'in batısındaki Haris beldesi yakınlarındaki kontrol noktasında bir kadına gerçek mermiyle ateş açtı. İsrail askerlerinin sağlık ekiplerinin söz konusu kadına ulaşmasını da engellediği aktarıldı.

Söz konusu kontrol noktası, İsrail askerlerinin Batı Şeria’daki Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin bölgede ulaşımlarını güvenli şekilde sağlaması için konuşlandıkları bir nokta. Bu kavşakta genellikle üç ayrı noktada en az ikişer İsrail askeri nöbet tutuyor.

Askerler, buradan geçen Filistinli araçları sürekli gözetim altında tutuyor. İsrail askerleri 7 Ekim 2023’ten bu yana, hiçbir Filistinlinin bu noktadan yaya olarak geçmesine izin vermiyor.

Kontrol noktasından geçen Filistinli sürücüler, İsrail askerleri tarafından silah tehdidi altında arandıklarını ve çoğu zaman kötü muameleye maruz kaldıklarını aktardı.

“Bu tür eylemler, Filistinli sivilleri korkutma politikasının bir parçası"

Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) bağlı Ayrım Duvarı (Utanç Duvarı) ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Komitesi'nin Halkla İlişkiler Müdürü Abdullah Ebu Rahme, Emane adlı kadının öldürülmesinin “hukuk dışı bir infaz” olduğunu belirterek, kadının olay yerinden geçerken hiçbir tehdit oluşturmamasına rağmen kendisine ateş açıldığını ifade etti.

İsrail'in kadının "bıçaklı saldırı girişiminde" bulunduğu yönündeki iddiasını da reddeden Ebu Rahme, “Bu tür eylemler, Filistinli sivilleri korkutma ve yıldırma politikasının bir parçasıdır. İsrail işgal güçleri, Filistinlilere karşı sürekli olarak ‘tetikte parmak’ politikasını uyguluyor." dedi.

Ebu Rahme, "İsrail ordusu, tehdit oluşturduğunu zannettiği herhangi bir Filistinliye doğrudan ve düşünmeden ateş açıyor. İsrail işgali açısından, karşısındaki Filistinlinin hiçbir değeri yok. Bu da işgal devletinin siyasi ve güvenlik yönetimlerinden verilen emirlerden, askeri ve hukuki korumadan ve cezasızlıktan kaynaklanıyor." ifadelerini kullandı.

Cezasızlığın Filistinlilere yönelik ihlallerin sürdürülmesine ve artmasına teşvik olduğunu vurgulayan Ebu Rahme, şunları kaydetti:

"Eğer İsrail askeri bir hayvana ateş etse; olay belgelenir, takip edilir ve asker cezalandırılırdı. Ancak bir Filistinliyi öldürdüğünde hiçbir hesap sorulmuyor."

"İsrail Filistinlilerin hayatına değer vermiyor"

Kudüs Araştırmaları Merkezi Müdürü Ahmed Refik Avad, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Batı Şeria’da yaşananlar, İsrail’in Gazze Şeridi’nde izlediği yöntemle aynı. İsrail, Batı Şeria’nın bazı bölgelerini ilhak edebilmek için Filistin yönetimini zayıflatmak, mülteci kamplarını yok etmek ve demografik varlığı sonlandırmak üzere çalışıyor. Askerlere ise öldürme talimatı veriliyor." dedi.

Avad, "İsrail ordusunun savaş doktrini değişti, artık öldürmek sahadaki günlük bir davranış haline geldi. Filistinliler, hesap sorulmayacak, hafife alınabilecek bir hedef olarak görülüyor. Herhangi bir soruşturmada, hatalar cezalandırılmadan göz ardı ediliyor." diye konuştu.

İsrail askerlerine yönelik yapılan soruşturmaların, sadece "uluslararası hukuktan kaçmak ve dünya kamuoyunun gözünü boyamak" için yapıldığını vurgulayan Avad, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İsrail ordusu, kontrol noktalarında faaliyet gösteriyor, kasabalara, evlere baskın düzenleyerek ciddi tahribatlar veriyor. Bu da, Filistinlileri göçe zorlamayı amaçlayan büyük bir planın parçası. İsrail, Filistinlilerin yaşamlarını cehenneme çeviriyor, onların hayatına zerre değer vermiyor."

İsrail'in sınırları kapaması sebebiyle Gazze'de ilaç krizi derinleşiyor

Gazze’de özellikle kronik hastalıklar ve gebelik destekleyici tedaviler için kullanılan ilaçlarda ciddi bir yetersizlik yaşıyor.

Eczaneden sorumlu doktor ve kadın doğum uzmanı, en temel tedavilerin bile bulunmaması nedeniyle hastaların her gün karşı karşıya kaldığı tehlikeleri anlattı. Bölgedeki bebek ve çocuklar ihtiyaç duydukları günlük besine ulaşamadıkları için yetersiz beslenme ile karşı karşıya.

Gazze’de ilaç krizi derinleşiyor, hastaneler temel tıbbi malzemelere dahi ulaşamıyor

— Bu bölümü savaş zamanında açtık. Büyük bir tıbbi malzeme eksiği var, ilaç eksiği var
— Özellikle hamilelerin ilaçlarında eksik var. Zor kış şartlarıyla büyük bir ihtiyaç yaşanıyor
— Tüm… pic.twitter.com/VhF6Uy1UMR

— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) April 24, 2025

Bazı hastalar ise, ilaç arayışlarını ve yaşadıkları zorlukları paylaştı.

Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, Batı Şeria'da 3 Filistinliyi yaraladı

Filistin resmi ajansı WAFA'da yer alan habere göre, Filistin topraklarını gasbeden bir grup İsrailli, Kuzey Ağvar'daki Berdele köyüne saldırdı, çiftlik hayvanlarını çalmaya çalıştı.

İsrailliler, kendilerini engellemeye çalışan bölge sakinlerine ateş açtı. Saldırıda 3 Filistinli yaralandı.

Filistin Kızılayı, yaralı Filistinlilerin tedavi için hastaneye nakledildiği bilgisini verdi.

Filistin Kurtuluş Örgütüne (FKÖ) bağlı Yerleşim Birimleri ve Ayrım Duvarı'na Direniş Heyeti verilerine göre, Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, 2025'in ilk üç ayında Batı Şeria'da Filistinlilere ve mülklerine karşı 860 saldırı gerçekleştirdi.

İsrail ordusu, işgal altındaki Batı Şeria'da biri çocuk 2 Filistinliyi yaraladı

Filistin haber ajansı WAFA'ya göre, İsrail Özel Kuvvetleri, Nablus'un doğusundaki Balata Mülteci Kampı'nda el-Haşaşin bölgesine baskın düzenledi.

İsrail ordusunun takviye birlikler gönderdiği bölgede, İsrail askerleri bir evi kuşattı.

Filistin Kızılayı'ndan yapılan açıklamada, İsrail askerlerinin dizinden vurduğu 15 yaşındaki Filistinli bir çocuk ile ayağından yaraladığı 21 yaşındaki bir Filistinlinin hastaneye nakledildiği aktarıldı.

İsrail, Gazze'de alıkoyduğu 2'si kadın 12 Filistinliyi serbest bıraktı

Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, Uluslararası Kızılhaç Komitesine ait bir otobüs, 2'si kadın 12 kişiyi Gazze Şeridi’ne ulaştırdı.

Hamas’a bağlı Esirler Enformasyon Ofisi'nden yapılan açıklamada, İsrail hapishanelerinden serbest bırakılan 12 esirin Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Deyr el-Belah kentindeki Aksa Şehitleri Hastanesine nakledildiği bildirildi.

İsrail ordusunun esirleri Uluslararası Kızılhaç Komitesine hangi noktalarda teslim ettiğine veya sağlık durumlarına ilişkin bilgi paylaşılmadı.

İsrail, 7 Ekim 2023'te Gazze'ye karşı başlattığı soykırımdan bu yana alıkoyduğu Gazzelilerden bazılarını zaman zaman serbest bırakıyor.

Filistinli Esirler Cemiyeti 17 Nisan'da yaptığı açıklamada, İsrail'in devam eden saldırıları kapsamında Gazze Şeridi'nden binlerce Filistinliyi alıkoyduğunu belirtmişti.

Açıklamada, alıkonulan kişilerin "son derece ağır ve dehşet verici koşullarda tutuldukları ve böylece kendilerine mümkün olan en büyük zararı vermeyi amaçladığı" ifade edilmişti.

İsrail ordusu, Batı Şeria'da yaraladığı Filistinliyi gözaltına aldı

Filistin Devlet Televizyonunun haberine göre, İsrail ordusuna bağlı Filistin plakalı bir araç kullanan özel bir birlik Tulkerim kentinin güneyindeki Kefr Sur beldesi yakınlarında aracı durdurarak, aracın şoförüne ateş açtı.

İsrail güçleri olay yerine takviye askeri birlikler gönderdi. Tüm alanı kuşatan ve ambulans ekiplerinin yaralanan Filistinliye ulaşmasını engelleyen İsrail güçleri, yaralıyı gözaltına alarak bilinmeyen bir yere götürdü.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırı başlattığı 7 Ekim 2023'ten bu yana işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaşanıyor.

Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim 2023'ten beri İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında 171'i çocuk olmak üzere 956 Filistinli hayatını kaybetti.

Bu sürede 7 binden fazla Filistinli yaralandı, 16 bin 400 kişi gözaltına alındı.

Gazze'de varılan ateşkesin 19 Ocak'ta yürürlüğe girmesinin ardından İsrail ordusu, 21 Ocak Salı günü işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde yer alan Cenin kenti ve mülteci kampına "Demir Duvar" adını verdiği bir saldırı başlattı.

Saldırılar birkaç gün içinde Tulkerim ve Tubas ile buralardaki mülteci kamplarını kapsayacak şekilde genişletildi.

İsrail ordusu, Cenin ve Tulkerim'deki mülteci kamplarında işgalini sürdürüyor.

UNRWA: İsrail, Gazze'de arama kurtarma çalışmalarında kullanılan 30 iş makinasını bombaladı

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansından (UNRWA), İsrail saldırıları ve kuşatması altındaki Gazze Şeridi'nde mevcut duruma ilişkin hazırlanan rapor paylaşıldı.

İsrail ordusunun 21-22 Nisan'da Gazze kenti, Gazze'nin kuzeyi ve Han Yunus'ta, bazıları ateşkes sırasında getirilenler olmak üzere 30'dan fazla buldozer ile iş makinasını bombaladığı belirtildi.

Söz konusu araçların arama-kurtarma, atık temizleme, kanalizasyon bakımı ve temiz su sağlanması gibi insani ve altyapı işlerinde kullanıldığına dikkati çekildi.

İsrail saldırıları altındaki Gazze'de 50 milyon ton moloz oluştuğu aktarılan açıklamada, BM kurumlarının öncelikli alanlardaki enkaz kaldırma girişimlerinin, yakıt ve ekipman sıkıntısı, yollarda meydana gelen hasar ve genel güvensizlik gibi sebeplerden oldukça zor olduğu ifade edildi.

Gazze'de İsrail'in 18 Mart'ta ateşkesi bozmasının ardından güvenlik durumunun kötüleşmesi sebebiyle patlamamış mühimmatı temizleme sürecinin askıya alındığı hatırlatıldı.

Ocak ayından 22 Nisan'a kadar, 21 patlamamış mühimmata ilişkin olayın bildirildiği, bunların sonucunda 2'si çocuk 3 kişinin hayatını kaybettiği, 20'si çocuk 45 kişinin de yaralandığı kaydedildi.

İsrail'in 2 Mart'tan bu yana Gazze'ye insani yardım girişine izin vermediği anımsatılan raporda, hiçbir insani yardım veya ticari ürünün girmediği Gazze'de gıda ve tıbbi malzeme de dahil kritik öneme sahip malzemelerin ciddi bir şekilde tükendiği ifade edildi.

Gazze'deki mevcut insani felaketle başa çıkılması için bu malzemelere ihtiyaç duyulduğu vurgulanan açıklamada, UNRWA'nın un stokunun tükenmek üzere olduğuna yalnızca 250 gıda paketinin kaldığına dikkati çekildi.

İsrail'in 2 Mart'tan bu yana sıkılaştırdığı kuşatma sebebiyle Gazze'deki ticari ürünlerin fiyatlarının ciddi şekilde arttığına da değinildi.

UNRWA'nın tıbbi kaynaklarının ciddi şekilde azaldığı paylaşılan açıklamada, temel tıbbi malzemelerin yüzde 32'sinin tükendiği, yaklaşık yüzde 66'sının da iki aydan kısa bir sürede tükeneceği belirtildi.

Gazze'de 18 Mart'tan bu yana 420 bin kişi yerinden edildi

Yüz ölçümü ortalama 365 kilometrekare olan Gazze Şeridi'nde yaklaşık 143 kilometrekarelik alanın İsrail ordusunun tahliye uyarısı yaptığı bölgelerden oluştuğuna dikkati çekildi.

Gazze Şeridi'nin yüzde 69'unun, İsrail'in "giriş yasağı", "tahliye uyarıları" veya her ikisini kapsayan alanlar haline geldiği ifade edildi.

BM'nin, 18 Mart'ta İsrail'in ateşkesi bozarak saldırılara başlaması nedeniyle yaklaşık 420 bin Filistinlinin tekrar yerinen edildiği hatırlatıldı.

Gazze Şeridi nüfusunun yüzde 90'ının yerinden edildiği hatırlatılan raporda, bazı Filistinlilerin 10'dan fazla kez yerinden edildiği hatırlatıldı.

Gazze'ye 50 gündür insani yardım girişini engelleyen İsrail ordusu, bölgedeki insani görev ve hizmet için kullanılan makinalar ve araçları hedef alıyor.

İsrail saldırısı ve ablukası kıskacındaki Gazzeli balıkçılar, ölüm riski altında rızık mücadelesi veriyor

Gazze halkının önemli geçim kaynaklarından biri olan balıkçılık da İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana devam eden soykırımından etkileniyor.

Denizin bile tehlikeli hale geldiği Gazze'de, İsrail'in bombardımanları yüzlerce tekneyi tahrip etti ve Gazze'deki tek limanı da harabeye çevirdi.

Saldırıların ve ablukanın ekonomiyi ve insani şartları giderek daha kötü hale getirdiği Gazze'de balıkçıların, ailelerinin rızkını kazanmak için risk almaktan başka çareleri kalmıyor.

Saldırılar balıkçıların hareket özgürlüğünü kısıtladı ve onların denize açılmasını engelledi.

"Hiçbir şekilde güvenliğimiz kalmadı; denizde bile"

Gazze'de yaşayan Filistinli balıkçı Kemal Şerif, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail'in uyguladığı soykırım ve ablukayı göze almak zorunda kalarak ekmeğinin derdinde Akdeniz sularına açıldığını belirterek, yaşadıklarını aktardı.

Şerif, diğer balıkçılarla birlikte denize açıldıklarını, gördükleri anda ateş etmekten çekinmeyen İsrail güçlerinden gizlenerek ilerlediklerini belirtti.

"İsrail, bize hiçbir şey bırakmadı. Sınır kapıları kapalı, iş yok, hayat yok ve her gün açıldığımız deniz bir risk haline geldi." diyen Şerif, şunları söyledi:

"Her geçen gün en az bir Filistinli öldürülüyor. Güneydeki Refah'tan kuzeydeki Beyt Hanun'a kadar kovalanıyor. Hiçbir şekilde güvenliğimiz kalmadı; denizde bile."

Şerif, abluka nedeniyle geçim kapıları olan balıkçılık ekipmanlarını da artık tedarik edemediklerini ifade etti.

"Ölüm bizi takip ediyor"

Balıkçı Muhammed Bekir de çocuklarının karnını doyurabilecek kadar para kazanmak için hayati riskler aldığını belirtiyor.

Bekir, "Karadan denize açılıyoruz ve savaş gemileri bizi takip ediyor; üzerimize ateş açıyorlar. Yaşadığımız durum yorucu ve tehlikeli." dedi.

Ancak ederi 20-30 şekellik (yaklaşık 5-8 dolar) balık avlayabildiklerini belirten Bekir, İsrail'in uyguladığı abluka ve soykırımdan kaynaklanan fahiş fiyatlar karşısında bu miktarla hiçbir şey satın alamadıklarını ifade etti.

Bekir, İsrail'in kısıtlamaları nedeniyle kıyıya yakın bölgelerde avlanabildiklerini, orada da balık miktarının çok az olduğunu söyledi.

Amcasının oğlunun birkaç gün önce balık tutarken İsrail donanmasının açtığı ateş sonucu öldürüldüğünü aktaran Bekir, ölümüm dört bir yandan kuşatmış durumda kendilerini takip ettiğine dikkati çekti.

Bekir, Gazze Şeridi'ndeki soykırımın sona ermesini, böylece balıkçıların mesleklerine geri dönmelerini ve daha önce olduğu gibi denizde daha geniş mesafelere yelken açmak istediğini aktardı.

Dünya Bankasının verilerine göre, İsrail'in uyguladığı soykırım, Gazze'deki Filistinlilerin tamamını yoksullaştırdı. Bu durum Filistinlilerin ailelerine yiyecek ve su gibi yaşam için gerekli en temel ihtiyaçları bile tedarik edemedikleri anlamına geliyor.

İsrail ordusu Gazze'de BM çalışanını öldürdüğünü doğruladı

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde Birleşmiş Milletler (BM) çalışanı 1 kişinin öldüğü ve daha önce sorumluluğunu reddettiği saldırının askerlerince düzenlendiğini itiraf etti.

Ordudan, 19 Mart'ta Gazze'nin orta kesiminde yer alan Deyr el-Belah'ta BM misafirhanesinin vurulmasına ilişkin yazılı açıklama yapıldı.

Daha önce saldırının sorumluluğunu reddeden İsrail ordusu, BM çalışanı 1 kişinin tank atışı sonucu öldüğünü açıkladı.

İsrail askerlerinin saldırıda hedef alınan binayı BM'ye ait olarak "tanımlamadığı" ve "düşman unsuların var olduğu değerlendirilerek vurulduğu" savunuldu.

BM Proje Hizmetleri Ofisinin (UNOPS) Deyr el-Belah'ta iki BM misafirhanesi 19 Mart'ta İsrail ordusunca hedef alınmıştı.

BM, İsrail'in, personelini öldürdüğünü itiraf etmesinin ardından "hesap verilmesi" çağrısı yaptı

Birleşmiş Milletler (BM), İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nde bir BM çalışanının öldüğü ve daha önce sorumluluğunu reddettiği saldırının askerlerince düzenlendiğini itiraf etmesinin ardından "Sadece bu olayla ilgili değil, diğer BM çalışanlarının öldürüldüğü ve tesislerimizin hedef alındığı tüm olaylara ilişkin şeffaflık sağlanmasına ve hesap verilmesine ihtiyacımız var." açıklamasında bulundu.

BM Sözcüsü Stephane Dujarric, günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin, İsrail'in, Gazze Şeridi'nde 19 Mart'ta BM çalışanı bir kişinin öldüğü ve daha önce sorumluluğunu reddettiği saldırının askerlerince düzenlendiğini itiraf etmesine ilişkin sorusunu cevaplayan Dujarric, İsrailli yetkililerin soruşturma sonuçlarını kendileriyle de paylaştığını bildirdi.

Dujarric, soruşturma sürecinde diğer olaylara göre daha fazla işbirliği ve şeffaflık sağlandığına işaret ederek, "Ancak bizim ihtiyaç duyduğumuz şey hesap verilebilirlik." vurgusunu yaptı.

Tüm taraflara uluslararası insancıl hukuka uyma çağrısında bulunan BM Sözcüsü, "Sadece bu olayla ilgili değil, diğer BM çalışanlarının öldürüldüğü ve tesislerimizin hedef alındığı tüm olaylara ilişkin şeffaflık sağlanması ve hesap verilmesine ihtiyacımız var." ifadelerini kullandı.

Dujarric, BM'nin bu olayla ilgili de en başından çok şeffaf bir tutum takındığını anımsatarak, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in 24 Mart'ta yaptığı açıklamada, BM çalışanının öldürüldüğü saldırının İsrail tarafından düzenlendiğini dile getirdiğini kaydetti.

İsrail'in vurduğu BM tesisinin koordinatlarının da daha önceden İsrail ordusuna iletildiğini hatırlatan Dujarric, "Bizim durduğumuz nokta çok açık. Hesap verilmesi gerekiyor." diye konuştu.

Gazze'ye yönelik kısıtlamaların derhal kaldırılması lazım

Gazze'ye yönelik yardımların girişinin tamamen engellenmesi üzerinden neredeyse 2 ay geçtiğine dikkati çeken Dujarric, temel malzemelerin tükenmek zorunda olduğunu belirtti.

Dujarric, çocukların aç olduğunu, hastaların ise tedavi edilemediğini belirterek "İnsanlar ölüyor. Gazze'ye yönelik kısıtlamaların derhal kaldırılması lazım." ifadelerini kullandı.

Kısıtlamalar nedeniyle ürün fiyatlarının da arttığını kaydeden Dujarric, süt ürünleri, yumurta, meyve ve et gibi ürünlere ise hiç ulaşım olmadığının altını çizdi.

Dujarric, fiyat artışıyla beraber nakit eksikliğinin de sorun olduğunu vurgulayarak "İnsanlar derin açlığa itilmiş durumda." uyarısında bulundu.

BM Proje Hizmetleri Ofisinin (UNOPS) Deyr el-Belah'ta iki BM misafirhanesi 19 Mart'ta İsrail ordusunca hedef alınmıştı.

Saldırıda BM çalışanı Bulgaristanlı 51 yaşındaki Marin Valev Marinov hayatını kaybetmiş, BM operasyon görevlisi 5 kişi de yaralanmıştı.

İsrail ordusu, saldırının arkasında İsrail askerlerinin olduğu yönündeki açıklamaları reddetmişti.

Hamas: İsrail, Gazze'deki sağlık sistemini çökerterek soykırımı ve zorla yerinden etmeyi sürdürüyor

Hamas, İsrail'in Gazze Şeridi'nde sağlık sistemini çökerterek soykırımı ve Filistinlileri zorla yerinden etme planlarını uygulamayı sürdürdüğünü belirtti.

İsrail ordusunun, Gazze kentinin Tuffah Mahallesi'ndeki Durra Çocuk Hastanesi'ne saldırısına ilişkin Hamas'tan yazılı açıklama yapıldı.

Açıklamada, İsrail'in, Durra Çocuk Hastanesini, sağlık sistemine yönelik sistematik yıkım politikası kapsamında hedef aldığı, Gazze'de Durra ile birlikte hizmet dışı kalan hastane sayısının 37'ye yükseldiği kaydedildi.

Çocukların tedavi edildiği bir hastaneye karşı işlenen bu suçun, İsrail'in uluslararası hukuk ile insan hakları sözleşmelerine yönelik açık ihlallerinin devamı olduğu vurgulandı.

"İsrail, Gazze'de sağlık sistemini çökerterek ve insani krizi derinleştirerek soykırıma ve zorla yerinden etme planını uygulamaya devam ediyor." ifadelerine yer verilen açıklamada, uluslararası topluma, Birleşmiş Milletlere (BM), uluslararası örgütlere, Dünya Sağlık Örgütüne (DSÖ) ve Uluslararası Kızılhaç Komitesine "yasal ve insani sorumluluklarını üstlenmeleri, bu saldırıları durdurmak için etkili tavır almaları" çağrısında bulunuldu.

İsrail, "tahliye emriyle" Gazze Şeridi'nin kuzeydoğusundaki Filistinlileri göçe zorluyor

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nin kuzeydoğusunda kalan Beyt Hanun beldesi ile Eş-Şeyh Zayid Mahallesi için yayımladığı "tahliye emriyle" Filistinlileri göçe zorlamaya devam ediyor.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, X hesabından yaptığı paylaşımda, Gazze Şeridi'nin kuzeydoğusundaki Filistinlilerin zorla göç ettirilmesine ilişkin bir harita paylaştı.

İsrail ordusunun bölgede şiddetli saldırılar düzenleyeceğini kaydeden Adraee, bunun bölgedeki Filistinliler için "son uyarı" olduğunu ifade etti.

Adraee ayrıca hiçbir yerin güvenli olmadığı bölgedeki Filistinlilerden, Gazze kentine doğru gitmelerini istedi.

İsrail ordusunun saldırıları nedeniyle altyapısının tamamına yakını yok olan Gazze Şeridi'ndeki yaklaşık 2,3 milyon Filistinlinin yüzde 90'ı 7 Ekim 2023'ten beri en az bir kere yerinden edildi.

Yerinden edilen Filistinliler, Gazze'ye insani yardım girişinin engellenmesi nedeniyle insani felaketin ortasında bir yandan İsrail saldırılarından korunmaya diğer yandan da zorlu şartlarda hayatta kalmaya çalışıyor.

İsrail Genelkurmay Başkanı'ndan Gazze'ye saldırıları genişletme tehdidi

İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, Hamas ile esir takası için yapılan müzakerelerde "yakın zamanda bir ilerleme kaydedilmezse" Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları genişletme tehdidinde bulundu.

İsrail ordusundan yapılan açıklamaya göre, Zamir, saldırı altındaki Gazze'nin güneyindeki Refah bölgesine gitti.

Burada askeri yetkililerle görüşen Zamir, saldırılarla Hamas üzerindeki baskıyı artırdıklarını savundu.

Zamir, esir takası konusunda "yakın gelecekte" bir ilerleme kaydedilmemesi halinde Gazze'ye yönelik saldırıları genişleteceklerini belirtti.

İsrail, Gazze'de ateşkes ve esir takası anlaşmasının birinci aşamasının sona ermesinin ardından 2 Mart'ta Gazze Şeridi'ne insani yardım girişlerini durdurmuştu.

Buna ek olarak İsrail ordusu 18 Mart'ta ateşkesi bozarak Gazze'ye yönelik saldırılara yeniden başladı.

İsrail ordusunun saldırıları yeniden başlatmasından itibaren çoğunluğu yaşlı, kadın ve çocuk olmak üzere 1978 Filistinli hayatını kaybetti, 5 bin 207 kişi yaralandı.

Gazze'de insani kriz her geçen gün derinleşiyor

İsrail, Hamas ile sağlanan ateşkes ve esir takası anlaşmasının 42 günlük birinci aşamasının sona ermesinin ardından 2 Mart'tan itibaren Gazze Şeridi'ne insani yardımların girişini durdurdu.

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda 2,3 milyon nüfusa sahip Gazze Şeridi'nde yaklaşık 2 milyon kişi yerinden edildi. Sivil altyapıyı ve hastaneleri de hedef alan İsrail, Gazze'de insani bir felakete neden oldu.

Bölgeye su ve elektrik tedarikinin kesilmesi ve sınır kapılarının kapalı tutulması Gazze'deki Filistinlilerin yaşadığı zor şartları daha da derinleştiriyor.

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından 18 Mart sabahı şiddetli saldırılarına yeniden başladı.

İsrail ordusunun saldırıları yeniden başlatmasından itibaren çoğunluğu yaşlı, kadın ve çocuk olmak üzere 1978 Filistinli hayatını kaybetti, 5 bin 207 kişi yaralandı.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda ise yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 51 bin 355'e yaralıların sayısı 117 bin 248'e yükseldi.