İsrail'in Gazze'ye saldırıları yeniden başlatmasına dünyadan tepkiler
İsrail'in ateşkesi bozarak Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları yeniden başlatmasına birçok ülke ve kuruluş tepki gösterdi.

Ankara
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, İsrail'in düzenlediği son saldırıların ardından, Gazze Şeridi'nde sağlanan ateşkese saygı gösterilmesi çağrısı yaptı.
BM Sözcü Yardımcısı Farhan Haq tarafından yapılan yazılı açıklamada, Guterres'in, İsrail'in Gazze'de düzenlediği hava saldırılarında çok sayıda Filistinli sivilin öldürülmesinden dolayı "şoke olduğu" belirtildi.
Açıklamada, "(Guterres) Ateşkese saygı gösterilmesi, insani yardım akışının engelsiz şekilde yeniden sağlanması ve kalan esirlerin koşulsuz olarak serbest bırakılması için güçlü çağrıda bulunmaktadır." ifadesi kullanıldı.
BM Komiseri Türk: Saldırılar beni dehşete düşürdü
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk ise "Sağlık Bakanlığına göre, Gazze'de gece gerçekleşen ve yüzlerce kişinin ölümüne neden olan İsrail hava saldırıları ve bombardımanı beni dehşete düşürdü. Saldırılar, trajedi üstüne trajedi ekleyecek." değerlendirmesinde bulundu.
Gazze'de son 18 ayda yaşanan saldırıların, bu krizden askeri bir çıkış yolu olmadığını açıkça ortaya koyduğunu vurgulayan Türk, "İlerlemenin tek yolu, uluslararası hukuka uygun bir siyasi çözüme ulaşılmasıdır. İsrail'in daha fazla askeri güce başvurması, halihazırda felaket koşulları yaşayan Filistin halkına daha fazla sefalet yükleyecek." ifadelerini kullandı.
İsrail'in saldırdığı Gazze'deki kabusun sona ermesi çağrısında bulunan Türk, esirlerin ve keyfi olarak gözaltında tutulanların derhal serbest bırakılması talebini yineledi.
Türk, "Savaş kalıcı olarak sona ermeli. Etkisi olan tüm taraflara, barışı sağlamak ve sivillerin daha fazla acı çekmesini önlemek için ellerinden gelen her şeyi yapma çağrısında bulunuyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNWRA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini de "Savaşı yeniden başlatarak 'yeryüzündeki cehennemi' körüklemek sadece daha fazla umutsuzluk ve acı getirecektir." dedi.
Lazzarini, ateşkese geri dönülmesinin bir zorunluluk olduğunu söyledi.
BM Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörlüğü (UNSCO) İnsani Koordinatörü Muhannad Hadi ise İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda ilk doğrulanmış raporlara göre yüzlerce kişinin öldüğünü belirterek, "Bu vicdansızlıktır. Ateşkes derhal yeniden tesis edilmelidir." ifadelerini kullandı.
Gazze'deki insanların hayal bile edilemeyecek acılara katlandığını kaydeden Hadi, saldırıların sona ermesi, insani yardımın sürdürülmesi, esirlerin serbest bırakılması ve temel hizmetlerin yeniden tesis edilmesi gerektiğini vurguladı.
BM Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese de İsrail'in Gazze'ye başlattığı saldırılara ilişkin X'ten paylaşımda bulundu.
Dünyanın, yine İsrail bombalarıyla Gazze Şeridi'nin her yerinde katledilen çocukların yürek burkan görüntülerine uyandığını belirten Albanese, "Küresel liderlerin sadece hiçbir şey yapmamasına tanıklık edemeyiz. Bu, İsrail'in Filistin halkına karşı işlediği soykırımın hızlanmasıdır." ifadelerini kullandı.
Albanese, İsrail'in Gazze'ye saldırılarını engellemeyi başaramadığını ancak ülkelerin bunu durdurmak için daha da büyük bir yükümlülüğü olduğunu vurguladı.
"İsrail'in başlattığı saldırılarla en kötü korkularımız gerçeğe dönüştü"
Birleşmiş Milletler (BM), İsrail'in dün gece Gazze'ye yeniden başlattığı saldırılarla "en kötü korkuların gerçeğe dönüştüğünü" bildirdi.
BM Güvenlik Konseyi'nde (BMGK), Gazze'deki duruma ilişkin oturum düzenlendi.
Burada konuşma yapan BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Tom Fletcher, İsrail'in Gazze Şeridi genelinde hava saldırılarının yeniden başlamasıyla yüzlerce kişinin öldüğünü bildirerek, "Gazze halkı bir kez daha derin bir korku içinde yaşıyor. Ateşkes sırasında elde edilen mütevazı kazanımlar yok ediliyor." uyarısında bulundu.
"En kötü korkularımız gerçeğe dönüştü"
Fletcher "Dün gece İsrail'in Gazze'ye başlattığı saldırılarla en kötü korkularımız gerçeğe dönüştü." ifadesini kullandı.
Diğer taraftan İsrail'in 2 Mart'tan bu yana 2,1 milyon insan için hayati önem taşıyan tüm yardımların girişini tamamen durdurduğunu anımsatan Fletcher, sınır kapısında bekleyen yardımları teslim almak için yapılan taleplerin sistematik olarak reddedildiğini duyurdu.
Fletcher, yeni esir takasının da gerçekleşemediğini, sadece tıbbi tahliyelerin ve insani yardım çalışanlarının rotasyonunun devam ettiğini, bunların da bugün tamamen durdurulduğunu aktardı.
Hayati yardımların, temel ihtiyaç malzemelerinin ve ticari ürünlerin tamamen engellenmesinin Gazze'de yardıma bağımlı olan insanlar üzerinde yıkıcı bir etki yaratacağı uyarısında bulunan Fletcher, "42 günlük ateşkes nelerin mümkün olduğunu gösterdi. Yardım teslimatı sağlandı ve bunu hızlı ve etkili bir şekilde artırabildik." diye konuştu.
Fletcher, ateşkes sürecinde 30 İsrailli ve 583 Filistinli esirin serbest bırakıldığını belirterek, suç faaliyetlerinin kontrol altına alındığını, haftalık 4 binden fazla yardım tırının Gazze'ye ulaştığını ve 2 milyondan fazla insana ulaşıldığını bildirdi.
"Batı Şeria'daki duruma ilişkin ciddi endişelerim var"
İşgal altındaki Batı Şeria'daki duruma ilişkin de ciddi endişeleri bulunduğunu belirten Fletcher, "Buradaki durum, uluslararası toplumun acilen ele alması gereken bir krizdir." uyarısını yaptı.
Fletcher, işgal altındaki Batı Şeria'da bu yılın başından bu yana 17'si çocuk olmak üzere 95 Filistinlinin öldürüldüğünü, 179'u çocuk olmak üzere 869 kişinin de yaralandığını bildirdi.
İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail'in ve "yerleşimcilerin" saldırıları nedeniyle yaklaşık 40 bin Filistinlinin mülteci kampları ve şehirlerden zorla yerinden edildiğini aktaran Fletcher, sivil altyapının ise büyük ölçüde tahrip edildiğini kaydetti.
"Elimizden geleni yaptık mı?"
Fletcher, acilen insani yardımların ve temel ticari malların Gazze'ye girişine izin verilmesi gerektiğini kaydederek, "Gıda, su ve ilacı ihtiyacı olan insanlara ulaştırmayı engellemek vicdanen kabul edilemez. Aynı zamanda uluslararası insancıl hukuka ve Uluslararası Adalet Divanı'nın ihtiyati tedbir kararlarına aykırıdır." ifadelerini kullandı.
"Ateşkesin yenilenmesi gerekiyor." çağrısında bulunan Fletcher, aynı zamanda Gazze'deki insani yardım müdahalesi için gerekli fonların sağlanması gerektiğinin altını çizdi.
Fletcher, halihazırda Gazze'ye yönelik insani yardım fonlarının sadece yüzde 4'ünün sağlandığını, bunun yetersiz olduğunu dile getirdi.
Gazze'de bir hastanede daha sonra öldürülen bir doktorun yazdığı mesajı aktaran Fletcher, "Beyaz tahtada, 'Kim sona kadar dayanırsa, hikayeyi o anlatacak. Biz elimizden geleni yaptık. Bizi hatırlayın' yazıyordu. Sayın Güvenlik Konseyi üyeleri, sizce biz de 'elimizden geleni yaptık' diyebilecek miyiz?" diyerek sözlerine son verdi.
Avrupa Birliği
Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Antonio Costa, İsrail'in Gazze'ye düzenlediği hava saldırılarında yaşanan sivil kayıplar karşısında şok ve üzüntü içinde olduklarını vurguladı.
Costa, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Gazze'den gelen haberler ve dün gece İsrail hava saldırılarının ardından yaşanan çok sayıda sivil kayıp karşısında şok ve üzüntü içindeyiz." ifadelerini kullandı.
"Şiddet sona ermeli ve ateşkes anlaşmasının şartlarına saygı gösterilmelidir." değerlendirmesinde bulunan Costa, tüm esirler ve tutukluların serbest bırakılması, insani yardımın derhal yeniden başlatılması gerektiğini belirtti.
AB Komisyonu sözcülerinden Anouar El Anouni ise Brüksel'de düzenlenen günlük basın toplantısında, İsrail'in Gazze'ye başlattığı saldırılara ilişkin bir soruyu yanıtladı.
AB'nin "Gazze'de çatışmaların yeniden başlamasından üzüntü duyduğunu" ifade eden El Anouni, "Aldığımız bilgilere göre, İsrail'in hava saldırıları sonucunda çocuklar da dahil siviller hayatını kaybetmiştir." dedi.
"İsrail'den itidal göstermesini ve Gazze'ye yeniden serbest insani erişim sağlamasını talep ediyoruz." diyen El Anouni, müzakerenin tek çözüm yolu olduğuna inandıklarını dile getirdi.
El Anouni, "İsrailliler ve Filistinliler son bir yılda büyük acılar çekti, artık bu şiddet döngüsünü kırmanın zamanı geldi." diye konuştu.
AB Komisyonu'nun Hazırlıklılık, Kriz Yönetimi ve Eşitlikten Sorumlu Üyesi Hadja Lahbib ise X hesabından yaptığı paylaşımda, "Gazze'de yeniden tırmanan gerilim yıkıcıdır. Siviller hayal bile edemeyecekleri acılara katlandılar. Buna bir son verilmelidir." ifadesini kullandı.
Uluslararası insancıl hukuka riayet edilmesi çağrısında bulunan Lahbib, Gazze'ye insani yardım akışı sağlanması gerektiğini kaydetti.
Lahbib, "Daha fazla can kaybı ve yıkımın önlenmesi için derhal ateşkese dönülmesi zorunludur." değerlendirmesinde bulundu.
İslam İşbirliği Teşkilatı, İsrail'in Gazze'ye yeniden saldırı başlatmasını şiddetle kınadı
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), İsrail'in ateşkesi bozarak Gazze Şeridi'ne yeniden saldırılarını başlatmasını şiddetle kınadı.
İİT'den yapılan açıklamada konuya ilişkin bilgi verildi.
Açıklamada, "İslam İşbirliği Teşkilatı, işgalci İsrail güçlerinin Gazze Şeridi'ne yönelik acımasız askeri saldırısını yeniden başlatmasını şiddetle kınadı." ifadesi kullanıldı.
İsrail saldırılarında aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu yüzlerce Filistinlinin hayatını kaybettiği belirtilen açıklamada, "Bu saldırı, işgalci İsrail'in Filistin halkına karşı işlediği savaş suçu ve soykırımın bir uzantısıdır." değerlendirmesinde bulunuldu.
Filistin halkına karşı devam eden suçlardan işgalci güç olarak İsrail'in sorumlu tutulduğu açıklamada, başta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) olmak üzere uluslararası topluma, İsrail saldırılarının acilen durdurulması çağrısı yapıldı.
Açıklamada, sınır kapılarının açılması, Gazze Şeridi'nin tüm bölgelerine insani yardımın ulaştırılmasının sağlanması, Filistin topraklarının ilhak edilmesi ile Filistin halkının göçe zorlanması girişimlerine karşı durulması ve Filistinlilere uluslararası koruma sağlanması istendi.
İran, ABD'yi doğrudan sorumlu tuttu
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi, yaptığı yazılı açıklamada, ülkesinin İsrail'in Gazze'ye saldırılarını şiddetle kınadığını bildirdi.
Saldırılarda kadın ve çocukların da aralarında olduğu yüzlerce kişinin öldürülmesinin Filistinlilere karşı işlenen soykırım ve etnik temizlik suçlarının devamı olduğunu belirten Bekayi, ABD'nin bu saldırıların doğrudan sorumlusu olduğunu ifade etti.
Bekayi, Filistinlilere yönelik soykırımın önlenmesi konusunda İslam dünyasının özel bir sorumluluğu olduğuna dikkati çekerek, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) İsrail'e karşı ciddi adımlar atması çağrısında bulundu.
Çin
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, Pekin'de düzenlenen olağan basın toplantısında AA muhabirinin, İsrail'in ateşkesi bozarak başlattığı, çoğu kadın ve çocuk olmak üzere çok sayıda sivilin ölümüne sebep olan saldırılara ilişkin soruya yanıt verdi.
Çin'in İsrail ile Filistin arasında durumu yakından izlediğini belirten Sözcü Mao, "Umarız tüm taraflar ateşkes anlaşmasının sürekli ve etkin şekilde uygulanmasını samimi şekilde teşvik eder." dedi.
Mao, gerilimi yükseltecek ve daha büyük bir insani felakete sebep olacak adımlardan kaçınılması gerektiğini vurguladı.
Mısır
Mısır Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ile Kuveyt Emiri Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah, telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
İki ülke ilişkilerinin yanı sıra bölgesel gelişmeleri de ele alan taraflar, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yeniden başlattığı saldırıları şiddetle kınadı.
Taraflar, İsrail’in hem uluslararası kanunları hem Gazze Şeridi’nde varılan ateşkesi açık şekilde ihlal ettiğine dikkati çekerek, bunun Gazze’deki insani krizi derinleştireceği, bölgesel çatışma dairesini genişleteceği, barış ve istikrar fırsatlarını yok edeceğini vurguladı.
Uluslararası toplumun Gazze'de derhal ateşkes sağlanması yönünde sorumluluk üstlenmesi gerektiğini ve iki devletli çözümü uygulamaya koyması için harekete geçmesi çağrısı yapan taraflar, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen bir Filistin devletinin kurulmasının bölgede sürdürülebilir bir barışa ulaşmanın tek yolu olduğunu belirtti.
Mısır Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada ise "İsrail'in Gazze Şeridi'ni hedef alan ve şu ana kadar çoğu kadın ve çocuk 300'den fazla Filistinlinin ölmesiyle sonuçlanan hava saldırılarını en güçlü ifadelerle kınadıkları" belirtildi.
Bunun "ateşkes anlaşmasının açık bir ihlali olduğu ve bölgenin istikrarı üzerinde ağır sonuçlar doğurabilecek tehlikeli bir tırmanışı temsil ettiği" vurgulanan açıklamada, İsrail’in bölgedeki gerilimi yeniden tırmandırma, istikrar ve sükuneti sağlama çabalarını sabote etmeye yönelik tüm saldırılarını kesin bir şekilde reddettiğini yineledi.
Uluslararası topluma İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarını derhal durdurması için acilen harekete geçme çağrısında bulunulan açıklamada, "bölgenin yeniden bir şiddet ve karşı şiddet sarmalına sürüklenmesini önlemek" gerektiği kaydedildi.
Açıklamada, taraflara itidalli davranmaları ve arabulucuların kalıcı bir ateşkese ulaşma çabalarını tamamlamalarına izin vermeleri çağrısında bulunuldu.
İngiltere
İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy, X hesabından yaptığı paylaşımda, "Gece boyunca süren İsrail saldırıları sonucu yaşanan sivil can kayıpları dehşet verici." ifadesini kullandı.
Tüm tarafları, esirlerin geri dönüşü, Gazze'ye yardımların artırılması ve çatışmalara kalıcı şekilde son vermek için müzakerelere yeniden başlamaya çağıran Lammy, "İsrailliler ve Filistinliler için güvenliğin yolu daha fazla kan dökmek değil, diplomasidir." değerlendirmesinde bulundu.
Lammy, dün parlamentoda yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze'ye yardımların girişini 15 gündür engellediğini belirterek, "Bu uluslararası hukukun ihlalidir." demişti.
Fransa
Fransa Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, "Fransa, İsrail’in dün geceden bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği ve çok sayıda sivilin ölümüne yol açan saldırılarını kınıyor." ifadelerine yer verildi.
Fransa'nın "esirlerin salıverilmesi çabalarını tehlikeye atan ve Gazze’deki sivillerin hayatını tehdit eden düşmanlıkların durdurulması” çağrısı yaptığı açıklamada, tüm taraflardan ateşkese "tam olarak" uyması istendi.
Ayrıca açıklamada, İsrail’den sivilleri koruması ve Gazze’ye elektrik ve suyun yanı sıra insani yardımların erişimi konusundaki tüm engelleri derhal kaldırması istendi.
Almanya
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, başkent Berlin'de, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne gece saatlerinde yeniden başlattığı saldırılarla ilgili açıklama yaptı.
Mülteci kamplarında yanan çadırların görüntülerinin sarsıcı olduğunu belirten Baerbock, "Kaçan çocuklar ve yerinden edilmiş kanlar içinde kişiler asla pazarlık için baskı aracı olarak kullanılmamalı." dedi.
Uluslararası hukukun, kendini savunma durumunda bile orantılılık ilkesini içerdiğini vurgulayan Baerbock, "Gazze'deki ateşkesin İsrail'in ağır saldırılarıyla sona ermesi büyük endişe sebebidir." diye konuştu.
Baerbock, çatışmaların yeniden başlamasıyla birlikte esirlerin kaderi ve aynı zamanda İsrail, Gazze ve tüm Orta Doğu halkının geleceğinin bir kez daha pamuk ipliğine bağlı olduğunu söyledi.
Alman Bakan, "Acı ve daha fazla acı, her tarafta inanılmaz acılara yol açıyor. Bu nedenle herkesi uluslararası insancıl hukuka uymaya ve görüşmelere geri dönmeye çağırıyorum. İhtilafta kalıcı bir çözüm bulunması yönünde adımlar atmamız herkesin çıkarınadır." değerlendirmesinde bulundu.
Bunun için ateşkesin ikinci aşamasına ve esirlerin serbest bırakılmasına ilişkin görüşmelerin derhal yeniden başlatılması gerektiğini vurgulayan Baerbock, "Özellikle ABD'ye, bölgedeki nüfuzunu kullanarak etkisini şimdi göstermesi çağrısında bulunuyorum." ifadesini kullandı.
Baerbock, tüm Orta Doğu'nun güvenliğinin bundan etkilendiğini belirterek, yarın Lübnan'a ziyarette bulunacağı bilgisini verdi.
İrlanda
İrlanda Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Savunma Bakanı Simon Harris de yaptığı yazılı açıklamada, "İsrail'in Gazze'ye yaptığı hava saldırılarına ilişkin gelen bilgiler ciddi şekilde endişe verici." ifadesini kullandı.
Tüm tarafları ateşkes ve esirlerin salıverilmesi anlaşmasına saygı göstermeye çağıran Harris, "İrlanda tüm saldırıların sona erdirilmesi, kalan esirlerin salıverilmesi ve insani yardımların ulaştırılmasına devam edilmesi çağrısı yapıyor." açıklamasında bulundu.
Harris, kalıcı barışa giden yolda saldırıların da kalıcı olarak sona erdirilmesini görmek istediklerini belirtti.
Avustralya
Avustralya Dışişleri Bakanı Penny Wong, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları yeniden başlatmasının ardından X hesabından yaptığı açıklamada, sivillerin korunması ve tarafların uluslararası insancıl hukuka uygun hareket etmesi gerektiğini vurguladı.
Bakan Wong, "Avustralya, tüm tarafları, Gazze'deki ateşkes ve esir takası anlaşmasına saygı göstermeye ve anlaşmanın yükümlülüklerini tam olarak uygulamaya çağırıyor." ifadesini kullandı.
Gazze'ye giren son insani yardımların üzerinden neredeyse iki hafta geçtiğini hatırlatan Wong, İsrail'den, Gazze'deki sivillere temel hizmetleri sağlamak ve insani yardıma erişimi kolaylaştırmak gibi yükümlülüklerini uygulamasını istedi.
Wong, ülkesinin, Gazze'deki ateşkesin uzatılmasına ilişkin süregelen çabaları desteklediğini ve bu kapsamda yapılacak müzakerelerin yapıcı şekilde ilerlemesi gerektiğini aktardı.
CAIR saldırıları şiddetle kınadı
CAIR'in internet sitesinde yer alan açıklamada, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Gazze'de ateşkes yerine kendi yönetimini korumaya öncelik verdiği belirtildi.
Açıklamada, "Savaş suçlusu Binyamin Netanyahu'nun aşırı sağcı hükümetini, Gazze'deki kadın, erkek ve çocuklara yönelik korkunç ve soykırıma varan saldırılarına devam ederek sadece birkaç saat içinde yüzlerce sivili öldürdüğü için şiddetle kınıyoruz." ifadesi kullanıldı.
İsrail saldırılarının kalıcı olarak durdurulması çağrısında bulunulan açıklamada, Filistin halkının özgürlüğünü güvence altına alacak gerçek bir barış sürecinin başlaması gerektiği vurgulandı.
Malta
Malta Başbakanı Robert Abela, İsrail'in Gazze'ye yönelik son saldırılarını "barbarca" olarak niteleyerek, şiddetle kınadığını bildirdi.
Başbakan Abela, sosyal medya platformu X'teki hesabından yaptığı paylaşımda, "Dün gece Gazze'ye yönelik yoğun saldırılar sonucunda 300'den fazla çocuk, kadın ve erkek hayatını kaybetti. Malta hükümeti adına bu barbarca saldırıları en güçlü şekilde kınıyorum." ifadelerini kullandı.
Abela, Malta'nın Gazze, Ukrayna ve diğer bölgelerde barış için mücadele ettiğini kaydetti.
İspanya
İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares, İspanyol radyosu Onda Cero'ya verdiği demeçte, İsrail'in bu sabah ateşkesi bozarak Gazze Şeridi'ne başlattığı saldırılarla ilgili "Ayrım gözetmeksizin sivil halkı da vuran bu yeni şiddet dalgasından ve bu yeni bombalamalardan üzüntü duymalı ve reddetmeliyiz." açıklamasında bulundu.
"İspanya'nın İsrail'in sadece Gazze'ye yönelik saldırılarını değil, burada yaptığı elektrik kesintilerini ve insani yardımların girişlerini engellenmesini de kınadığını, çünkü bunların uluslararası insani hukuka karşı olduğunu" ifade eden Albares, barışa giden yolun bu olmadığını vurguladı.
İspanyol bakan, "Filistinliler ve İsrailliler için barışın yolu bu değil. Orta Doğu'daki herhangi bir halkın güvenliğini garanti altına almanın ve onlara istikrar sağlamanın yolu da bu değil. İspanya uzun zamandır olduğu gibi şimdi de bu ateşkesin sürdürülmesini, kalıcı hale getirilmesini, kitlesel insani yardım akışına izin verilmesini ve Gazze'nin yeniden inşasını savunuyor." ifadelerini kullandı.
Albares ayrıca "Gazze'yi de kapsayan bir Filistin devletinin olduğu, İsrail devleti ile karşılıklı refahı, güvenliği ve birlikte yaşamı garanti eden iki devletli çözüm için haziran ayında planlanan Birleşmiş Milletler Konferansına doğru ilerlenmesi" çağrısı yaptı.
Saldırılarla ilgili İspanya'da muhalefetteki Podemos partisinin lideri İone Belarra da bir açıklama yaptı.
Belarra, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "(ABD Başkanı Donald) Trump'ın nasıl bir Gazze istediğini gösteren, yayımladığı video Filistin'de etnik temizlik planı hakkında hiçbir şüphe bırakmıyordu. Soykırım asla bitmedi, İsrail bu gece Gazze'ye en vahşi saldırılarını bir kez daha yaptı. Hemen gerçek silah ambargosu." ifadelerine yer verdi.
Hükümet İsrail'den Gazze'deki saldırılarını derhal durdurmasını istedi
İspanya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, "Gazze Şeridi'nde yüzlerce sivilin hayatını kaybetmesine neden olan bombalamaların derhal durdurulması gerekiyor." ifadesi yer aldı.
Tüm rehinelerin serbest bırakılması ve bölgede insani durumun hafifletilmesi için tek yolun ateşkesin yeniden başlatılması olduğu vurgulanan açıklamada, "Sivil nüfusa yönelik ayrım gözetmeyen saldırılar, uluslararası insancıl hukukun ihlali anlamına gelmektedir." değerlendirmesinde bulunuldu.
Norveç
Norveç'te yayın yapan NRK Televizyonunun haberine göre, Norveç Başbakanı Jonas Gahr Store, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları yeniden başlatmasının ardından konuya ilişkin açıklamalarda bulundu.
Durumu Gazze halkı için "büyük bir trajedi" olarak tanımlayan Store, bu kişilerin neredeyse korumasız olduğunu ve çoğunun geçici çadırlarda kaldığını belirtti.
Store, uluslararası toplumu, korumasız insanların bulunduğu bölgelerin bombalanmasına son verilmesi adına çağrı yapmaya davet etti.
Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide ise olanları bir "kabusa" benzeterek, ateşkesin sürdürülmesi çağrısında bulundu.
Afganistan
Afganistan geçici hükümeti Dışişleri Bakanlığı, X sosyal medya hesabından yazılı açıklamada bulundu.
Açıklamada, İsrail'in çok sayıda kadın ve çocuğun ölümüne yol açan Gazze'ye yönelik saldırılarına yeniden başlaması şiddetle kınandı.
"Siyonist rejimin bu tür vahşi eylemleri yalnızca uluslararası hukuka ve insan hakları ilkelerine aykırı olmakla kalmayıp, temel insani değerlere de ters düşmektedir." ifadelerinin kullanıldığı açıklamada, Afganistan'ın Filistin halkına desteği teyit edildi.
Ürdün
Ürdün Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in saldırılarının kınandığı belirtilirken, saldırılar sonucunda yüzlerce Filistinlinin hayatını kaybettiği ve yaralandığına işaret edildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Bakanlık Sözcüsü Sufyan el-Kuda, İsrail’in, Katar, Mısır ve ABD'nin çabalarıyla sağlanan ateşkes anlaşmasının tüm aşamalarına uyması gerektiğini vurguladı.
Sözcü Kuda, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına devam etmesi durumunda, bölgedeki durumun daha da kötüleşebileceği uyarısında bulundu.
Uluslararası toplumu hukuki ve ahlaki sorumluluklarını üstlenmeye ve İsrail'i Gazze'ye yönelik saldırılarını derhal durdurmaya zorlamaya çağıran Kuda, benzeri görülmemiş bir insani felaketin yaşandığı Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine insani yardım ulaştırmak için belirlenen sınır kapılarının açılması çağrısı yaptı.
Suudi Arabistan
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada ise İsrail'in Gazze'ye saldırılarının en güçlü şekilde kınandığı kaydedildi.
İsrail ordusunun savunmasız sivillerin yaşadığı bölgeleri doğrudan bombaladığına işaret edilen açıklamada, İsrail'in bu saldırılarla uluslararası insani hukuku hiçe saydığı aktarıldı.
Açıklamada bir an önce ateşkesin sağlanması gerektiği vurgulandı.
Katar
Katar Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada da İsrail'in Gazze'ye saldırılarının en güçlü şekilde kınandığı belirtildi.
İsrail'in tırmandırıcı politikasının nihayetinde bölgeyi ateşe atıp güvenliğini ve istikrarını tehlikeye sokacağı konusunda uyarıda bulunulan açıklamada, bu bağlamda, ateşkesin aşamalarını uygulamak ve Gazze Şeridi’ndeki saldırıları sonlandırmak için diyalogun yeniden başlatılmasının acil bir ihtiyaç olduğu vurgulandı.
Açıklamada Gazze’deki insani durumun, insanlık tarihindeki eşi benzeri görülmemiş bir noktaya ulaştığı belirtilerek, uluslararası toplumun Filistin halkına gerekli korumayı sağlamak için acilen harekete geçmesi gerektiği kaydedildi.
Açıklamada ayrıca Katar'ın Filistin davasına ve 1967 sınırları içinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız devletlerinin kurulması da dahil olmak üzere Filistin halkının meşru haklarına sürekli desteğini bir kez daha vurguladığı ifade edildi.
Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, İsrail’i derhal ateşkesi uygulamaya zorlayacak acil ve kararlı bir uluslararası müdahale çağrısı yaptı.
Al Sani, X hesabından yaptığı paylaşımda, "Tutumumuzu tekrar belirterek kardeş Filistin halkına verdiğimiz desteği sürdürüyoruz." ifadelerini kullandı.
İsrail’in derhal ateşkesi uygulamaya, anlaşmalara uymaya ve müzakerelere geri dönmeye zorlanması gerektiğini vurgulayan Al Sani, bunun için acil ve kararlı bir uluslararası müdahale çağrısında bulundu.
Katar Başbakanı Al Sani, "Haksız kuşatma altında çadırlarında yaşayan yerinden edilmiş insanlara yönelik saldırılar, yardımların yetersizliği ve tıbbi tesislerin çöktüğü bir ortamda Gazze’ye yönelik bu vahşi bombardıman, işgal güçlerinin hiçbir sorumluluk taşımadan sürdürdüğü bir başka iğrenç suçtur." sözleriyle İsrail saldırılarına tepki gösterdi.
Irak
Irak Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, "İsrail'in Gazze Şeridi'nde savunmasız sivillere yönelik yeniden başlattığı vahşi saldırıları en sert biçimde kınıyoruz. Bu saldırgan eylemler, uluslararası ve insani hukukun açık ihlalini teşkil ediyor ve doğrudan masum sivilleri hedef alıyor. Bu durum, İsrail yönetiminin Filistin halkına karşı sürdürdüğü baskı ve saldırganlık politikasını da teyit ediyor." ifadeleri kullanıldı.
Uluslararası topluma, "ahlaki ve yasal sorumluluklarını üstlenme, bu ağır ihlallere son vermek ve Filistinli sivilleri insan haklarının en temel ilkeleriyle çelişen saldırıların devam etmesinden korumak için acilen harekete geçme" çağırısı yapıldı.
Irak'ın, Filistin halkının kendi kaderini tayin etme ve bağımsız bir devlet kurma hakkı dahil olmak üzere, haklı mücadelesine olan desteği de yinelendi.
Endonezya
Endonezya Dışişleri Bakanlığı, en az 400 kişinin hayatını kaybettiği İsrail'in saldırıları hakkında X sosyal medya hesabından açıklama yaptı.
Açıklamada, bu saldırıların İsrail'in provokasyonlarının bir parçası olduğuna ve iki devletli çözüme yönelik çabaları baltaladığına işaret edildi.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) ve uluslararası toplumun, İsrail'in saldırılarının derhal durdurulması için harekete geçmesi gerektiği belirtilen açıklamada, barışın sağlanmasının tek yolunun İsrail'in yasa dışı işgaline son vermesi olduğu vurgulandı.
Malezya
Malezya Başbakanı Enver İbrahim, X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada İsrail'in Gazze Şeridi'ne yeniden başlattığı saldırılarını "iğrenç ve savunulamaz" diye niteledi.
Enver, "Abluka altındaki, kaçma imkanı olmayan nüfusun kapsamlı yok edilmesi, asla nefsi müdafaa bahanesi altında haklı gösterilemez." ifadesini kullandı.
Ateşkes görüşmelerindeki zorluklar nedeniyle toplu cezalandırmanın haklı gösterilemeyeceğini vurgulayan Enver, uluslararası toplumun İsrail'i sorumlu tutması ve saldırılarını derhal sonlandırmasını talep etmesi gerektiğinin altını çizdi.
Pakistan
Pakistan, İsrail'in ateşkesi bozarak Gazze Şeridi'ne saldırmasını şiddetle kınadı.
Pakistan Dışişleri Bakanlığının, X sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, İsrail'in saldırılarında aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu en az 400 kişinin hayatını kaybettiğine işaret edildi.
Açıklamada, "Bu korkunç saldırı, ramazan ayının kutsal günlerinde gerçekleşmiş olup ateşkesin açık bir ihlalidir ve bölgenin yeniden istikrarsızlaşmasına yol açabilecek tehlikeli bir tırmanışı temsil etmektedir." ifadeleri yer aldı.
Gazze ve Orta Doğu'da kalıcı barış için diplomatik girişimlerin yeniden başlaması çağrısı yapılan açıklamada, İsrail'in saldırıları şiddetle kınandı.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından şiddetli saldırılarına yeniden başladı.
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne bu sabah düzenlediği hava saldırılarında, çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere en az 400 kişi hayatını kaybetti, 500'ün üzerinde Filistinli yaralandı.
ABD'li Senatör Bernie Sanders
ABD'li Senatör Bernie Sanders, Gazze'ye yeniden saldırılarına başlayan İsrail'e tepki göstererek, İsrail'e artık daha fazla askeri yardım yapılmaması çağrısında bulundu.
Filistin konusundaki çıkışlarıyla bilinen bağımsız Senatör Sanders, X hesabından yaptığı açıklamada, İsrail'e tepki gösterdi.
Sanders, açıklamasında, "(İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu iki haftadır Gazze'ye yiyecek, su ve yakıt girmesine izin vermiyor. Şimdi de bombardımana yeniden başladı, yüzlerce insanı öldürdü ve Gazze'ye yeniden yaşama şansı veren ateşkesi bozdu. İsrail'e daha fazla askeri yardım yok." ifadesini kullandı.
Rashida Tlaib'den de sert tepki
Öte yandan ABD Kongresinin Filistin asıllı tek üyesi olan Rashida Tlaib, X hesabından yaptığı açıklamada, İsrail'e yüklendi.
Tlaib, paylaşımında, "İsrail apartheid rejimi, Gazze'nin dört bir yanında hava saldırıları düzenleyerek ve yüzlerce Filistinliyi öldürerek, soykırımına yeniden başladı. Bu saldırılar, gıda, elektrik ve yardımın tamamen abluka altına alınmasının ardından geldi. İsrail, yaptırımlar ve silah ambargosu uygulanana kadar asla durmayacak." değerlendirmesinde bulundu.
Saldırılarda 404 kişi hayatını kaybetti
İsrail'in ateşkesi bozarak Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 404 kişi yaşamını yitirdi, 562 kişi yaralandı.
İsrail ordusunun, yerinden edilen Filistinlilerin çadırları ve sığındığı okullar ile sivillerin evleri dahil olmak üzere Gazze Şeridi'ni yoğun bir şekilde bombaladığı aktarıldı.
İsrail Başbakanlık ofisinden yapılan açıklamada, saldırıların Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz'ın talimatlarıyla başlatıldığı ifade edilmişti.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.