Dünya

Kırım'ın yasa dışı ilhakının üzerinden 5. yıl geçti

Rus silahlı milislerin gölgesinde yapılan referandum sonrasında 2014'te Kırım'ın Rusya tarafından yasa dışı ilhakının üzerinden 5 yıl geçti.

21.03.2019 - Güncelleme : 21.03.2019
Kırım'ın yasa dışı ilhakının üzerinden 5. yıl geçti

Ankara

Rus silahlı milislerin gölgesinde yapılan referandum sonrasında 21 Mart 2014'te Kırım'ın Rusya tarafından yasa dışı ilhakının üzerinden 5 yıl geçti.

Ukrayna'nın başkenti Kiev'de Bağımsızlık Meydanı'nda 2014'te Batı yanlılarının protestoları sürerken dönemin Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç'in Rusya'ya kaçması Kırım'da beklenmedik olayların yaşanmasına neden oldu.

Batı yanlısı grupların yönetimi ele geçirmesiyle Rus yanlılarının Kırım'da Ukrayna yönetiminden ayrılma çabaları hızlandı.

Bu çabalara paralel olarak Kırım Özerk Parlamentosu Başkanı Vladimir Konstantinov'un Rusya'ya bağlanma arzusu Moskova'ya yaptığı ziyarette açığa çıktı.

Yanukoviç'in Rusya'ya kaçması ile ortaya çıkan boşluk Kırım'da otorite boşluğu doğurdu. Kırım'da bulunan Rus üssündeki askeri birlikler bunu fırsat bilerek yarımadanın değişik bölgelerinde konuşlanmaya başladı.

Moskova'nın Kırım'a milletvekili heyeti göndermesi yarımadada hareketi daha da arttırdı ve Kırım'ın Rusya'ya bağlanması çabaları daha net şekilde seslendirilir oldu.

Rusya yanlısı Rus Birliği Partisi öncülüğünde Kırım'ın Rusya'ya katılması parlamentoda dile getirilirken, 25 Şubat 2014'te yüzlerce Rus yanlısı Kırım'ın bağımsızlığını ilan etmesi için referandum yapılması talebiyle parlamentoyu bastı. Bu talep doğrultusunda Rus Birliği Partisi ertesi günü parlamento önünde miting yapma kararı verdi.

Bu durum Ukrayna yanlısı yönetimden yana olan Kırım Tatarlarını da harekete geçirdi. Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) aynı gün ve aynı yerde parlamento önünde miting yapma kararı aldı.

26 Şubat’ta Kırım Parlamentosu önünde Ukrayna yönetimi yanlısı Kırım Tatarları ile Rus yanlısı Rus Birliği Partisi taraftarlarının karşı karşıya geldiği büyük bir miting yapıldı.

Binlerce kişinin katıldığı mitingde iki taraf arasında arbede yaşandı ve Kırım'ın Ukrayna'dan ayrılması yönündeki referandum o gün parlamentoda görüşülemedi.

Bu miting sonrasında üstlerinde hiçbir arma veya işaret bulunmayan Rus yanlısı silahlı milisler Kırım Parlamentosu ve hükümet binalarını kontrol altına alarak baskı uygulamaya başladı.

"Yeşil adamlar" olarak da adlandırılan bu milislerin baskılarıyla 6 Mart'ta Kırım Parlamentosu toplanarak, Kırım'ın Rusya'ya bağlanması için referandum yapma kararı aldı.

Parlamentonun "Kırım, Ukrayna'nın bir parçası olarak mı kalsın yoksa Rusya'ya mı bağlansın?" sorusunun yöneltileceği referandum kararına uluslararası kuruluşlar ve pek çok devlet tepki gösterdi.

Referandumun gayrimeşru olacağı uyarısında bulunuldu. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) art arda toplansa da Rusya'nın itirazları nedeniyle herhangi bir karar alınamadı.

Kırım Tatar halkının iradesini temsil eden KTMM ise referanduma karşı boykot çağrısında bulundu.

Putin, Kremlin'de törenle Kırım'ın ilhakı kararını imzaladı

16 Mart 2014'te yarımadanın kaderini belirleyecek referandum Rus yanlısı silahlı milislerin baskısı altında yapıldı. Yeşil adamların gölgesindeki sözde referandumda Kırım'ın Rusya'ya bağlanması yönünde karar çıktı.

Referandum ile Rus yanlısı olmayan Kırım Tatarı ve Ukraynalılar maruz kaldıkları baskı nedeniyle yarımadayı terk etmek zorunda kaldı.

Rusya ise bu kararın hemen ardından 21 Mart 2014'te Kırım'ı Rusya'ya bağlamak için imza töreni düzenledi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kremlin'de düzenlenen törende, "Kırım ve Sivastopol'ün Rusya'ya bağlanması ve yeni federal bölgeler oluşturulmasını" öngören yasayı imzaladı. Böylece Kırım ve Sivastopol'ün Rusya tarafından yasa dışı ilhakı resmen onaylanmış oldu.

Türkiye yasa dışı ilhakı tanımadı

Dünyada pek çok ülke gibi Türkiye de bu yasa dışı ilhakı tanımadı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin zor günlerde Ukrayna'nın yanında olduğunu belirterek, ülkenin sınır dokunulmazlığı ve Kırım dahil toprak bütünlüğünü desteklediğini vurguladı. Kırım Tatarlarının durumunun Türkiye'yi yakından ilgilendirdiğini vurgulayan Çavuşoğlu, "Türkiye, Kırım'ın illegal ilhakını tanımamaktadır ve tanımayacağını da güçlü bir şekilde vurgulamıştır.” dedi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da "Kırım'ın yasa dışı ilhakını tanımıyoruz." diyerek her fırsatta Türkiye'nin bu konudaki duruşunu yineledi.

Kırım Tatarlarına yasaklar başladı

Kırım'ın Rus yönetimine geçmesinden sonra 26 Şubat mitingi bahane edilerek başta yöneticileri olmak üzere Ukrayna yanlısı Kırım Tatarları baskı altına alındı, hakları ihlal edilmeye ve tutuklanmaya başladı.

Kırım Tatar halkının lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ve bazı Kırım Tatar Milli Meclisi yöneticilerine Kırım'a giriş yasağı konuldu.

Kırım Tatar Milli Meclisi kaynaklarına göre, çoğunluğu Kırım Tatarı 11 kişi hayatını kaybetmiş şekilde bulundu, kaybolan 15 kişiden ise hala haber alınamıyor.

Rus mahkemesince Kırım Tatarlarının iradesini temsil eden Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) aşırıcı örgüt kapsamına alındı ve faaliyetleri yasaklandı.

Rus güvenlik güçlerince Kırım Tatarlarının evlerine, camilere, okullara baskınlar yapıldı.

İnsan Hakları İzleme Örgütünün (Human Rights Watch) Ukrayna raporuna göre Rusya'nın Kırım'ı 2014'ten bu yana işgal ettiği belirtilerek, Ukrayna yanlısı görüşlerini gizlemeyenlerin takibe alındığı ifade edildi.

Rapora göre yarımadanın işgaline karşı çıkan Kırım Tatarlarına Rus makamları sahte terör ve aşırıcılık suçlamalarıyla soruşturma başlattı. Kırım Tatarları tacize maruz kaldı, evleri arandı, tutuklandı ve sorguya çekildi.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.