İZMİR - YUSUF ŞAHBAZ

Henüz 12 yaşında hiçbir yardım almadan kabak kemane yapımını öğrenen, nota bilgisi olmadan bu enstrümanı profesyonelce kullanan İzmirli 62 yaşındaki İrfan Alkur, açtığı kültür merkezinde gençlere müzik eğitimi veriyor.

İzmir'in Tire ilçesinde dünyaya gelen Alkur'un müzik merakı, çocukluk döneminde başladı. Müzikle uğraşan kişilerle tanıştıkça ilgisi daha da artan Alkur, su kabağından yapılmış kabak kemaneyi görünce "bunu ben de yapabilirim" diyerek hemen çalışmalara başladı. Bahçeden su kabağı kopartarak işe koyulan Alkur, bir avcıdan yaban tavşanı derisi temin etti ve enstrümanın teli için ise komşudan at kuyruğu aldı.

Alkur, henüz ilkokul öğrencisi olmasına rağmen yaklaşık bir ay süren uğraşın ardından ilk kabak kemanesini yaptı.

Nota bilmemesine rağmen müzik kulağı sayesinde duyduğu her şarkıyı kabak kemanesiyle çalan Alkur, yeteneğiyle giderek tanınmaya başladı.

Köylerini ziyaret eden TRT Halk Müziği Sanatçısı Durmuş Yazıcıoğlu ile tanışan Alkur'un hayatı bu buluşmadan sonra değişti. Yazıcıoğlu'nun desteğiyle kabak kemane üretimine başlayan Alkur, 6 ayda yaptığı 30 enstrümanı hemen sattı.

Uzun yıllar kabak kemaneyi hem yapan hem de çalan İrfan ustanın ünü ülke sınırlarını aştı. Kabak kemane için yurt dışından gelen misafirlerini evinde ağırlayan Alkur, Türk kültürünün tanıtımına da katkı sağladı.

Ömrünü kabak kemaneye veren Alkur, şimdi ise evinin karşısında kendi ismini taşıyan kültürevinde gençlere müzik eğitim veriyor.

Kabak kemaneyi elinden bırakmayan Alkur, mahallenin gençlerini arabasıyla kültürevine taşıyor, yemeğini de onlarla paylaşıyor.

"Keşke ustam olsaydı"

İrfan Alkur, AA muhabirine, kabak kemaneyi yapmanın ve çalmanın zor olduğunu söyledi.

Kabağın, ağacın ve derinin özel seçilmesi gerektiğini belirten Alkur, şöyle konuştu:

"İlkokul mezunuyum ve hiç ustam olmadı. 'Keşke bir ustam olsaydı' diyorum çünkü her şeyi kendim düşünmek zorundayım. Ustamdan birşeyler görseydim daha kolay olurdu. Şimdi başkalarının ustası olmaya çalışıyorum. Kabak kemanenin bir teli kırılsa içimden bir parça kopmuş gibi hissediyorum."

Evinin karşısına kültür merkezi açtığını hatırlatan Alkur, burada gençlere müziği sevdirmeye çalıştığını dile getirdi.

Mahalledeki herkesi merkeze davet ettiğini vurgulayan Alkur, "Herhangi bir ücret talep etmiyorum. Merkezde yaklaşık 40 öğrencim var, gönüllü olduğunuz zaman çocuklar büyük şevkle geliyorlar. Gençlerimiz artık kimseyle sohbet etmiyor. Bu gençleri kurtarmamız gerekiyor. Ben de bunu kabak kemaneyle gerçekleştireceğimi düşünüyorum. 5 yıl sonra mahallemizde müzik aleti çalabilen 50 kişiye ulaşmayı hedefliyorum. Allah ömür verdiği müddetçe müziği sevdirmeye devam edeceğim." ifadelerini kullandı.