Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Nitelikli yatırımcılarımızı ve ihracatçılarımızı desteklemeye devam edeceğiz
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "Özellikle nitelikli yatırımcılarımızı ve ihracatçılarımızı desteklemeye devam edeceğiz. Seçici finansman mekanizmalarıyla desteklemeye devam edeceğiz." dedi.

Bursa
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Bursa Ticaret ve Sanayi Odasında düzenlenen "Bursa İş Dünyası Buluşması"nda yaptığı konuşmada, gerek ülke düzeyinde, gerekse illerde politikaları şekillendirirken ve uygularken ortak akılla hareket ettiklerini söyledi.
Pandemi ve sonrasında yaşanan olumsuzluklar nedeniyle dünya büyümesi ve ticaretinin tarihsel ortalamaların altında seyrettiğini belirten Yılmaz, geçen yıl dünya ekonomisinin yüzde 3 büyüdüğünü kaydetti.
Yılmaz, Türkiye ekonomisinin dünyadaki olumsuz konjonktüre ve deprem felaketine rağmen geçen yılı yüzde 4,5 büyümeyle kapattığını dile getirerek, Türkiye'nin trilyon dolarlık ekonomiler ligine girdiğini anlattı.
Tüketimi daha ılımlı hale getirmek, yatırımı ve ihracatı da daha güçlendirerek ülkenin büyümesini sağlıklı şekilde geliştirmeye çalıştıklarını belirten Yılmaz, "2024 yılında iç ve dış talebin dengelendiği büyüme kompozisyonunun sürdürülmesiyle istihdamın ve özel kesim yatırımlarının artmasını, hizmet sektörü ve sanayi sektörünün ekonomik büyümemize katkı vermeye devam etmesini öngörüyoruz. Fiyat istikrarı çok önemli. Enflasyonla mücadele bu dönem temel önceliğimiz. Büyümemizi belli bir makul bir düzeyde sürdürürken enflasyonu da düşürmeyi hedefliyoruz. Çeşitli dengeleri, eş zamanlı olarak gözetmek durumundayız." ifadesini kullandı.
Yılmaz, enflasyonda giderek aylık bazda ivme kaybı yaşandığını anlatarak, "Yıllık hedeflerimizi gerçekleştirmeye dönük olarak kurumlarımız üzerine düşeni gerçekleştiriyorlar. Dolayısıyla bir taraftan dediğim gibi büyümemizi, istihdamımızı devam ettirirken bir yandan da enflasyonu düşürmek istiyoruz. Çünkü şuna inanıyoruz. Kalıcı refah artışı da sürdürülebilir büyüme de fiyat istikrarıyla ilişkilidir." diye konuştu.
Enflasyonla mücadeleye öncelik verdiklerinin altını çizen Yılmaz, şöyle konuştu:
"Halkımız bugün 'enflasyonla mücadeleye öncelik' verin diyor. En önemli sorun alanı olarak burayı görüyor. Dolayısıyla siz de 'halkımızın sorunu bizim sorunumuzdur' diyoruz ve buna öncelik vermiş durumdayız. Enflasyonu da göreceksiniz, adım adım düşüreceğiz. Yıllık etkileri, enflasyondaki aylık ivme kaybını önümüzdeki aylarda daha net göreceğiz ama yıllık etkiyi yılın ikinci yarısında göreceğiz. Haziran ayı enflasyon rakamlarıyla başlayarak göreceğiz. Ardından yıl boyunca inşallah belirgin bir düşüşü hep birlikte göreceğiz enflasyonda, yılın ikinci yarışında. 2025 yılında ise enflasyondaki hedefimiz yüzde 15'ler seviyesine gerilemesi. 2026 yılında ise tek haneli enflasyona yeniden ulaşacağız. Burada kararlıyız. Bunu laf olsun diye söylemiyoruz. Planımızı, programımızı buna göre yapmış durumdayız. Adım adım bu hedefimize ulaşacağız."
"Nitelikli yatırımcılarımızı ve ihracatçılarımızı desteklemeye devam edeceğiz"
Yılmaz, şubat ayıyla birlikte 12 aylık cari açığın 32-33 milyar dolara gerileyeceğini öngördüklerini ifade ederek, Türk ekonomisinin ihracatta da çok iyi performans sergilediğinin altını çizdi.
İstihdam oranının yüzde 49 seviyesine ulaştığını anlatan Yılmaz, "Bu da Türkiye için tarihi bir seviye. İlk defa bu kadar yüksek seviyede iş gücünün istihdam edildiği bir dönem yaşıyoruz. Burada da kadın istihdamın artışın önemli bir rol oynadığını ifade etmek isterim. Toplam istihdamımız 32 milyon 222 bin seviyesine yükseldi." dedi.
Yılmaz, Türkiye'nin yerel seçime gittiğini belirterek, "Yerel seçime gidiyoruz, genel seçim yapmıyoruz. Genel seçimlerde meclis belirlenir, hükümet belirlenir. Ulusal düzeyde politikalar tabii ki genel seçimlerden etkilenir. Bu çok tabii bir şey ama yerel seçimler ulusal politikalarla ilgili seçimler değil. Halkımızın mahalli, müşterek hizmetleriyle ilgili seçimler. Yerel seçimlerden makro politikaların değişeceğine dair söylemler tamamen spekülatiftir. Bizim politikalarımız belli, geçtiğimiz mayıs ayındaki seçimlerden sonra sayın Cumhurbaşkanımızın çok güçlü sahiplenmesinde, iradesiyle hepimizin ortak emeğiyle, çalışmasıyla, orta vadeli programımızı ilan ettik ve bunu da kararlı bir şekilde hayata geçiriyoruz, geçirmeye de devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin yaralarını sarmaya devam ettiklerini anlatan Yılmaz, yeni para politikalarına ilişkin de iş insanlarına bilgi verdi.
Özellikle yatırımcılara ve ihracatçılara daha düşük maliyetli kredi oluşturmak için adımlar attıklarını ifade ederek, "Bütçedeki deprem yükünden dolayı mali alanımız kısıtlı ama mali alanımız genişledikçe iş dünyamızın yanındayız. Özellikle nitelikli yatırımcılarımızı ve ihracatçılarımızı desteklemeye devam edeceğiz. Seçici finansman mekanizmalarıyla desteklemeye devam edeceğiz." diye konuştu.
Yılmaz, yapısal reform yapan ülkenin geleceğe daha güvenle bakacağını vurgulayarak, "Dolayısıyla sadece bu reformların somut etkileri değil, beklenti kanalıyla yapacağı etkilerle de ekonomimize güç katacağına ve özellikle bu yılın ortalarından itibaren gelişmekte olan ülkelere dönük artmasını beklediğimiz sermaye hareketliliğinde de Türkiye'nin daha fazla pay almasına destek olacak diye inanıyoruz." dedi.
"Bursa'ya merkezi idare olarak ulaştırma başta olmak üzere birçok alana yatırım yapıyoruz"
Bursa'nın sanayinin öncü kentlerinden olduğunu belirten Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye Yüzyılı'nda katma değeri yüksek sanayinin oluşumunda Bursa'nın çok büyük bir rol oynayacağına yürekten inanıyorum. Özellikle dış ticaret fazlası veren, 18 milyar dolara yakın ihracat yapabilen bir il olması bizim için çok kıymetli. Tüm sanayicilerimizi ve bütün çalışanlarımızı yürekten tebrik ediyoruz. Biz de merkezi idare olarak bu çerçevede ulaştırma başta olmak üzere birçok alana yatırım yapıyoruz."
Yılmaz, Bursa'ya yapılan kara yolu yatırımlarını anlatarak, Bursa'yı Ankara ve İstanbul'a 2 saat 15 dakikada bağlayacak Yüksek Hızlı Tren projesi çalışmalarına bu yıl için 13 milyar lira ödenek ayırdıklarını vurguladı.
Bursa'nın kent için ulaşım projelerine de değinen Yılmaz, "2024 yılında toplam proje bedeli 7,3 milyar lira olan 4 adet müstakil sulama projemiz var. 5 adet 3,2 milyar lira değerinde gölet projemiz var." ifadesini kullandı.
Yılmaz, yerel yönetimlerin önemli olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Ben gerçek belediyeciliği şöyle tarif ediyorum: Kişisel şan şöhret için başka işlere basamak yapmak için belediyeyi kullanmayan, kaynaklarını gerçekten halkın hizmeti için kullanan bir belediyecilik, işin özü bu. Burada da 'ekonomik belediyecilik' dediğim bir kavram var doğrusu. Belediye iki şeyi yapmalı. Bir, insanlar için kaliteli bir yaşam ortamı oluşturmalı. İki, işletmeler ve çalışanlar için uygun bir iş ve yatırım ortamına katkıda bulunmalı. Bu ikisini yapan belediye gerçek belediyecilik yapıyor demektir. Bizim beyannamemizde de var. Bu ekonomik şehir belediyeciliği. Bundan sonraki dönemde belediye başkanlarımızın iş dünyasıyla, çalışan kesimlerle ve periyodik olarak toplantılar yapması, bir araya gelmesi onlarla birlikte şehri planlaması, geliştirmesi konusunda anlayışımız var."
Yılmaz, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın KOBİ OSB projesini değerli bulduğunu ifade ederek, "Tam da benim 'ekonomik belediyecilik' dediğim bir çalışma. Merkezi idare, yerel yönetim ve iş dünyası iş birliğine de çok güzel bir örnek gerçekten. Bu projeyi yakından takip edeceğiz." dedi.
Konuşmanın ardından Yılmaz, iş insanlarıyla basına kapalı görüştü.
Yılmaz, Bursa'da kanaat önderleriyle iftarda buluştu
Yılmaz, Bursa Büyükşehir Belediyesince Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen iftar programında yaptığı konuşmada ise akılların, bir araya getirildiğinde, aynı hedefe yönelik birlikte düşünmeye sevk edildiğinde çok daha bereketli olduğunu aktardı.
Bütün politikalarını ortak akılla, katılımcılıkla uyguladıklarını kaydeden Yılmaz, bunun da politikalarını daha nitelikli hale getirdiğini vurguladı.
Bursa'nın tarihteki konumundan bahseden Yılmaz, Türkiye Yüzyılı hedeflerini en yükseğe taşıyacak illerden birinin Bursa olduğuna değinerek, "Bu birliği, beraberliği bozmaya çalışanlara da hiçbir şekilde imkan vermeyeceğiz. Bunların arkalarındaki yapıları da biliyoruz. Bugün Gazze'de yaşananlar bunun en güzel örneği diye düşünüyorum." diye konuştu.
Yılmaz, birlik ve beraberliğin öneminin altını çizerek şunları söyledi:
"Bu bölgede biz, bir ve beraber olmazsak, güçlü olmazsak başımıza neler gelebileceğine bir örnek Gazze'de yaşananlar. Bizim daha çok birliğe, beraberliğe ve kardeşliğe ihtiyacımız var. Bunun da en güzel örneklerinden biri Bursa olacak. Ecdadımızın büyük zaferler kazandığı, büyük medeniyetler kurduğu bir coğrafya, Türkiye Yüzyılı'nda da sadece Türkiye'ye değil, tüm insanlığa örnek olacak bir birliği, beraberliği Bursa'da göreceğimize inanıyorum. Biz de Bursa'ya yakışır şekilde hizmet etmeye çalışıyoruz. Mayıs seçimlerinde AK Parti'ye, Cumhur İttifakı'na ve Cumhurbaşkanımıza verdiğiniz destekten dolayı teşekkür ediyorum. İkinci turda yüzde 55'e yakın oy aldı Cumhurbaşkanımız. Bu aziz milletimiz bu desteği vermeseydi bugün ekonomimiz, dış ilişkilerimiz, terörle mücadelemiz ve sosyal politikalarımız ne halde olurdu, bunu takdirinize bırakıyorum."
Yılmaz, muhalefet partilerinden de söz ederek, şöyle konuştu:
"Bazı 'ehli insaf' diyelim, muhalefetten insanlar da seçimden sonra ortaya çıkan vaziyeti gördükten sonra 'iyi ki biz kazanmamışız' dediler. Seçim sonrası hem partileri içinde yaşanan kargaşa hem partiler arasındaki kavgalar, gizli anlaşmalar, birbirinden habersiz güven kırıcı hareketler. Bunları görünce bazı muhalif insanlar bile 'iyi ki kazanmamışız, memleketin hali nice olurdu' dediler. Çok şükür Türkiye mayıs seçimleriyle siyasi istikrarını ve güven ortamını korudu, bununla güçlü politikalarla yolumuza devam ediyoruz, büyümeye, istihdam üretmeye, ihracata devam ediyoruz. Sorunumuz enflasyon, vatandaşımızın da sorunu, bizim de temel öncelikli olarak gördüğümüz mesele enflasyon. Onun da planını, programını yapmış durumdayız, adım adım inşallah sonuçlarını hep beraber göreceğiz. Bu yılın ikinci yarısından başlayarak inşallah enflasyondaki yıllık gerilemeyi sizler de göreceksiniz. Gelecek sene bu daha da hızlanacak, 2026'da da Allah'ın izniyle tek haneli rakamlara ulaşacağız, bundan da hiç şüpheniz olmasın."
Yerli teknolojilerle üretilen TOGG ve KAAN'dan bahseden Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı:
"Gün geçmiyor ki yeni bir atılım olmasın ama bunlar siyasi irade ve güç birliğiyle, milletin duası ve desteğiyle oluyor. Bunu önümüzdeki dönemde daha fazla göreceğiz. 31 Mart'ta yerel seçimlere gideceğiz, genel seçimler bitti, Meclisimiz, Başkanımız belli. 5 sene kimin bu ülkeyi hangi politikalarla yöneteceği belli. Bazıları sanki yerel seçimden sonra çok farklı politikalar olacak, Türkiye çok farklı yönetilecek gibi algılar oluşturmaya çalışıyorlar, o da doğru değil. Yerel seçimlerde esas olan mahalli, müşterek hizmetler, 'Kim Bursa'ya hizmet edecek ona bakacağız. Lafla, algıyla, birilerine şirin görünerek yapılan çalışmalarla Bursa'nın geleceğini inşa edemeyiz. Bursa'ya tecrübeli, ne yaptığını bilen, Bursa'yı bilen, yatırım yapabilecek, bugün yaptıklarının daha iyilerini hayata geçirecek yerel yöneticilere ihtiyacımız var. Biz buna gerçek belediyecilik diyoruz. Belediyeyi kendi şanı, şöhreti için kullananlar, kendi ideolojileri için kullananlar gerçek belediyecilik yapamaz. Alinur Aktaş Başkanımız bugüne kadar gerçek belediyeciliği yaptı, bundan sonra da yapmaya devam edecek inşallah. Sizlerden Bursa'ya sahip olmanızı istiyorum."
Programa Bursa Valisi Mahmut Demirtaş, AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala, TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı ve AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank, bazı milletvekilleri, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ile AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, kentin STK temsilcileri, kanaat önderleri ve vatandaşlar katıldı.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.