Gazze'deki hükümet: İsrail'in son saldırılarında 52'si çocuk 109 kişi hayatını kaybetti
Gazze'deki hükümet, İsrail ordusunun ateşkesi ihlal ederek düzenlediği saldırılarda 52'si çocuk ve 23 kadın olmak üzere toplam 109 Filistinlinin yaşamını yitirdiğini bildirdi.
Ankara
Gazze'deki hükümetin medya ofisinden yapılan açıklamada, Tel Aviv yönetiminin Gazze Şeridi'ndeki sivillere yönelik sürdürdüğü suçların üstünü örtmek için sistematik olarak gerçekleri çarpıtmaya devam ettiğine dikkat çekildi.
İsrail'in Gazze'ye yönelik son 24 saatte düzenlediği saldırılarda etkisiz hale getirildiği iddiasıyla 21 fotoğrafla birlikte 26 ismin yer aldığı bir liste yayımladığına işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Yapılan inceleme sonucunda, listede Filistin'in resmi kayıtlarında bulunmayan 3 adet yanlış, Arapça olmayan ismin olduğu ortaya çıktı. Diğer isimlerin de uydurma ve bunların bazılarının bilerek fotoğrafsız paylaşıldığı tespit edildi."
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
İsrail'in paylaştığı isimler arasında ayrıca o bölgelerde olmadıkları gibi hayatta oldukları öğrenilen 4 kişinin de yer aldığına işaret edilen açıklamada, dolayısıyla İsrail'in söz konusu listeyi yayımlayarak Gazze'de işlediği suçların üstünü örtmeye çalıştığı belirtildi.
İsrail'in bu iddialara karşı ateşkes anlaşmasını ihlal ederek dün akşamdan itibaren 12 saatte düzenlediği saldırılar sonucu 52'si çocuk ve 23'ü kadın olmak üzere toplam 109 sivilin yaşamını yitirdiği aktarılan açıklamada, İsrail'in son saldırılarında hayatını kaybedenler arasında ayrıca 4 yaşlı ve 7 engelli vatandaşın olduğu bilgisine yer verildi.
İsrail ordusu, ateşkesi ihlal ederek Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda Filistinli çocukların hayatını kaybetmesine sebep oldu https://t.co/42mFhl9Rtw pic.twitter.com/NfojXVQkjH
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) October 29, 2025
Açıklamada, İsrail'in, Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarını, uluslararası insancıl hukukun temelini oluşturan orantılılık ve ayrımcılık ilkelerini açıkça ve kasıtlı olarak ihlal ederek sürdürdüğü vurgulandı.
İsrail'in Gazze Şeridi'nde işlediği "kitlesel yargısız infazların" kınandığı açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump'ın yanı sıra ateşkese garantör ülkeler ve uluslararası toplumun İsrail'i dizginleyerek ateşkese uymasını sağlamaları çağrısında bulunuldu.
Sağlık kaynakları, ambulans ve kurtarma ekiplerinin hedef alınan bölgelerde arama ve kurtarma çalışmalarını yoğun duman, yıkım ve kapatılan yollar nedeniyle büyük zorluklarla sürdürdüğünü ifade etti.
Gazze'deki Sağlık Bakanlığı: İsrail'in son saldırılarında 46'sı çocuk 104 Filistinli hayatını kaybetti
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne düzenlediği son saldırılarda ölen ve yaralananların bilgisi paylaşıldı.
İsrail ordusunun ateşkesi ihlal ederek dün akşamdan bu yana Gazze Şeridi'nin kuzey, güney ve orta kesimlerine düzenlediği saldırılarda 20'si kadın, 46'sı çocuk 104 kişinin yaşamını yitirdiği, 253 kişinin yaralandığı kaydedildi.
İsrail ordusunun ateşkese rağmen Nuseyrat Mülteci Kampı’nda bir eve düzenlediği hava saldırısında 2'si çocuk 3 Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı https://t.co/42mFhl9Rtw pic.twitter.com/DEXZd7WF18
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) October 29, 2025
Açıklamada, İsrail'in 11 Ekim'den bu yana yürürlükte olan ateşkesi ihlal ederek Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerinin sayısının 211'e, yaralı sayısının da 597'ye yükseldiği, enkaz altından ise 482 kişinin cenazenin çıkarıldığı belirtildi.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nde soykırıma başladığı 8 Ekim 2023'ten bu yana öldürülen Filistinlilerin sayısının 68 bin 643'e, yaralı sayısının da 170 bin 655'e çıktığı kaydedildi.
Hamas'ın ateşkesi ihlal ettiğini öne süren İsrail ordusu, dün akşam Gazze'nin farklı bölgelerine şiddetli saldırılar başlatmıştı.
İsrail'in ateşkese rağmen Han Yunus kentinde bulunan "Kudret" ailesine ait evi hedef saldırıda biri çocuk 2 Filistinli hayatını kaybettihttps://t.co/42mFhl9Rtw pic.twitter.com/oBhozAy1IE
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) October 29, 2025
İsrail ordusu Gazze Şeridi'nin güneyinde konuşlu askeri gücü hedef alan ve bir askerin öldüğü silahlı saldırıya bu bombardımanla karşılık verdiğini iddia ederken, Hamas söz konusu saldırıyla herhangi bir bağlantısı olmadığını açıklamıştı.
İsrail ordusu, dün akşamdan beri düzenlediği şiddetli saldırıların ardından bu sabah Gazze Şeridi'nde ateşkesin yeniden uygulanmaya başlandığını duyurmuştu. İsrail ordu sözcülüğünden yapılan açıklamada, "Hamas'ın ihlallerine karşı onlarca noktaya bir dizi saldırının ardından siyasi iradenin emirleri doğrultusunda İsrail ordusu ateşkesi yeniden uygulamaya başladı." ifadeleri kullanılmıştı.
İsrail basınındaki haberlere göre, ateşkes yerel saatle 10.00'da (TSİ 11.00) başladı.

İsrail ordusu, Gazze'de yeni hava saldırılarıyla ateşkesi ihlal etti
İsrail ordusunun ABD merkezli X platformundaki sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, Gazze Şeridi'nin kuzeyinin yeni hava saldırısıyla hedef alındığı belirtildi.
Ordunun az önce Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yer alan Beyt Lahiya bölgesine saldırı düzenlediğine dikkat çekilen açıklamada, "Gazze Şeridi'nin kuzeyinde doğrudan tehdit oluşturan silah ve hava araçlarının depolandığı bir terör altyapısının bombalandığı" iddiasında bulunuldu.
Açıklamada, İsrail ordu güçlerinin bölgede varlıklarını sürdürdüğüne işaret edildi.
Öte yandan Filistin resmi haber ajansı WAFA'da yer alan haberde, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyinde düzenlediği saldırılarda 2 kişinin hayatını kaybettiği belirtildi.
İsrail ordusu, işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde 3 Filistinliyi yaraladı
Filistin Kızılayından yapılan açıklamada, İsrail askerlerinin Nablus'un batısındaki Deyr Şeref kontrol noktasında 3 Filistinliyi darbettiği ve bu kişilere tıbbi müdahalede bulunulduğu belirtildi.
Kızılay ekiplerinin yaralıları hastaneye ulaştırdığı aktarıldı.
İsrail ordusunun, Han Yunus kentinin el-Mevasi bölgesinde yerinden edilen Filistinlilerin kaldığı iki çadıra hava saldırısı düzenlemesi sonucu aralarında çocukların da bulunduğu çok sayıda kişi yaralandı https://t.co/42mFhl9jDY pic.twitter.com/ypUZAK41KF
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) October 29, 2025
Görgü tanıkları, İsrail ordusunun kontrol noktasındaki uygulamalarını sıkılaştırdığını, uzun süren kimlik kontrolleri yaptığını, araçları aradığını ve sivilleri saatlerce alıkoyduğunu söyledi.
Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) bağlı Irkçı Ayrım Duvarı ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Konseyi verilerine göre, İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria'da yaklaşık 1000 askeri kontrol noktası bulunuyor.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırı başlattığı Ekim 2023'ten bu yana işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaşanıyor.
İsrail ordusunun, ateşkesi ihlal ederek Deyr Belah'ta yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı çadırlara düzenlediği saldırıda aralarında bebek ve çocukların da bulunduğu çok sayıda Filistinli hayatını kaybetti pic.twitter.com/p8RIPQi9cL
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) October 29, 2025
Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşması
Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşması, 9 Ekim’de Mısır’daki müzakereler sonucunda İsrail ile Hamas arasında sağlanarak, İsrail hükümetinin onayıyla 10 Ekim’de yürürlüğe girdi.
Gazze’deki hükümetin açıklamasına göre İsrail, ateşkesi sistematik şekilde ihlal etti ve bu ihlallerde 28 Ekim'e kadar 94 sivil hayatını kaybetti.
Son olarak, İsrail’in dün akşamdan itibaren Gazze’ye başlattığı saldırılarda daha önce 24’ü çocuk 63 kişinin öldüğü açıklanmıştı.
İsrail ordusu, salı günü Refah bölgesindeki saldırıda bir askerinin öldüğünü ve bunun Hamas tarafından düzenlendiğini iddia ederken, Hamas bu iddiayı reddetti.
İsrail’in ateşkesi ihlal ederek dün akşam saatlerinden itibaren Gazze’ye başlattığı saldırılarda hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısı 91’e yükseldi https://t.co/42mFhl9Rtw pic.twitter.com/0VvOgzTCvM
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) October 29, 2025
İsrail’in engelli bir Filistinli çocuğu iki haftadır alıkoyduğu ve şiddet uyguladığı ortaya çıktı
İsrail basınında çıkan haberlerde, 14 yaşındaki Filistinli çocuğun gözaltı merkezinde gardiyanlar ve diğer mahkumlar tarafından şiddete maruz kaldığı ifade edildi.
Haaretz gazetesinin haberinde, “Şin Bet (İsrail İç İstihbarat Teşkilatı) ve polis, güvenlik suçları işlediği şüphesiyle özel gereksinimleri olan 14 yaşındaki bir çocuğu iki haftadır gözaltında tutuyor.” ifadeleri yer aldı. Ancak haberde olaya dair ayrıntı verilmedi.
Çocuğun Orta İsrail’de yaşadığı, otizm teşhisi bulunduğu ve ciddi bir engeli olduğu aktarılan haberde, çocuğun Batı Şeria’daki bir aile ziyareti sırasında İsrail askerleri tarafından gözaltına alındığı belirtildi.
Haberde, çocuğun kimliğinin ve gözaltına alınma gerekçesinin yayımlanmasının da İsrail makamlarınca yasaklandığı vurgulandı.
Annesi ve avukatı, gözaltı merkezinde ziyaret ettikleri çocuğun gardiyanlar ve tutuklular tarafından kötü muameleye maruz kaldığını belirtti.
Anne, çocuğunun gözaltına alınmasına ilişkin olarak, “Şafak vakti eve baskın düzenlediler, onlarca asker içeri girdi. Çocukların odasına girip onlara silah ve el feneri doğrulttular. Oğlum korkudan titriyordu ve ayakta duramıyordu.” dedi.
“Hiçbir şey aramadılar, sadece evi yağmaladılar, tüm telefon ve bilgisayarlara el koydular ve oğlumu kelepçeleyip götürdüler.” diyen anne, oğlunun hiçbir suça karışmadığını, evden çıkmaya bile korktuğunu söyledi.
Gözaltı süresi dört kez uzatıldı
Habere göre çocuk, gözaltı süresinin uzatılması talebiyle dört kez Bat Yam’daki çocuk mahkemesine çıkarıldı.
22 Ekim Çarşamba günü yapılan son duruşmada, Hakim Tal Levitas Ben-Peretz polisin talebini kabul ederek gözaltı süresini bir hafta daha uzattı.
“Gardiyanlar tarafından şiddet görüyor”
İsrail İşkenceye Karşı Kamu Komitesi’nden (PCATI) avukat Seca Maşrıki Beransi, 27 Ekim’de çocuğu ziyaret ettiğini belirtti.
Beransi, “Elleri kelepçeliydi, gardiyanlar ellerini başının üzerinde tutuyordu. Kısa boyuna rağmen bir güvenlik tehdidiymiş gibi muamele görüyordu.” dedi.
Çocuğun gardiyanlar ve mahkumlar tarafından dövüldüğünü, aşağılandığını ve zorbalığa maruz kaldığını vurgulayan Beransi, fiziksel ve psikolojik durumunun giderek kötüleştiğini ifade etti.
Beransi, “Çocuğun yatağının olmadığını, yalnızca bir battaniyesi bulunduğunu, beton zeminde uyuduğunu, yiyecek mahrumiyeti yaşadığını ve mahremiyetinin olmadığını” aktardı.
Avukat Yigal Dotan ise çocuğun iletişim ve yönelim sorunları yaşadığını belirterek, “Bana, gardiyanlar tarafından maruz kaldığı ağır şiddeti ve insanlık dışı koşulları anlattı. Bu tür uygulamalar 7 Ekim 2023’ten bu yana güvenlik gerekçesiyle gözaltında tutulanlarda sıkça görülüyor. Reşit olmaması ve engeli bile gardiyanların merhametini kazandırmamış.” ifadelerini kullandı.
Dotan, çocuğun durumunun son gözaltı uzatmasından bu yana kötüleştiğini, açlık ve soğuk algınlığı çektiğini söyleyerek, “Soruşturma birimi ve savcılığın çocuğun güvenliği konusundaki sorumluluklarını yerine getirmemesi üzücü.” dedi.
Dotan ayrıca, mahkemeden çocuğa yönelik kötü muamelenin bir an önce durdurulması talebinde bulundu.
İsrail Cezaevleri İdaresi iddiaları reddetti
İsrail Cezaevi İdaresi (ŞABAS), gözaltındaki çocuğun mahkeme kararıyla tutulduğunu, haklarının korunduğunu ve gerekli bakımın sağlandığını ileri sürdü.
İsrail ve Filistinli insan hakları örgütlerine göre, kadınlar ve çocuklar da dahil olmak üzere 10 binden fazla Filistinli, İsrail hapishanelerinde tutuluyor.
Bu tutukluların birçoğu işkence, açlık, kötü muamele ve tıbbi ihmale maruz kalıyor. İnsan hakları raporlarına göre, bu durum bazı tutukluların ölümüne yol açıyor.
İsrail ordusunun Gazze’nin orta kesimindeki Deyr Belah kentinde, çadırlara düzenlediği saldırılarda hayatını kaybeden çok sayıda Filistinli için cenaze töreni düzenlendi pic.twitter.com/lgGyUKE8hI
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) October 29, 2025
İsrailli Bakandan Kızılhaç heyetinin İsrail hapishanelerindeki Filistinlileri ziyaretine engel
İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Uluslararası Kızılhaç Örgütü (ICRC) yetkililerinin İsrail hapishanelerinde tutulan Filistinlileri ziyaret etmesini engelleme kararı aldı.
İsrail'de yayın yapan İ24 News televizyon kanalının haberine göre, Savunma Bakanı Katz, Kızılhaç'ın İsrail hapishanelerinde tutulan Filistinlileri ziyaretini yasakladı.
Karara gerekçe olarak; Kızılhaç heyetinin Filistinli esirleri ziyaretinin "profesyonellerin görüşlerine istinaden İsrail devletinin güvenliğini riske atacağı endişesi" gösterildi.
"Yasa dışı savaşçılar" olarak isimlendirdikleri Filistinli esirleri ziyaretin İsrail'in güvenliğini tehlikeye atacağı iddiasıyla Bakan Katz, İsrail hapishanelerindeki Filistinli binlerce esirin ziyaretini yasaklayan kararnameyi imzaladı.
Kararnamede, "Kızılhaç'ın hapishanelerdeki teröristleri ziyaret etmesinin devletin güvenliğine ciddi zarar vereceğini şüpheye yer bırakmayacak şekilde gösteriyor. Devletin ve vatandaşlarımızın güvenliği her şeyden önce gelir." ifadelerine yer verildi.
İsrail hapishanelerinde yaklaşık 9 bin Filistinli bulunuyor. İsrail, söz konusu Filistinlilerden 3 bin 484'ünü haklarında hiçbir suçlama yöneltmeden "idari tutukluluk" kapsamında cezaevinde tutuyor.
Kızılhaç, 7 Ekim 2023'ten beri İsrail hapishanelerindeki Filistinlileri ziyaret edemiyor
Tel Aviv yönetimi, 7 Ekim 2023'te Kızılhaç'ın Filistinli esirleri ziyaretini yasaklamış, tutsaklar hakkında örgüte bilgi vermeyi de durdurmuştu.
Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in girişimiyle Gazze'deki İsrailli esirlerin koşullarını olumsuz etkileyeceği eleştirilerine rağmen Filistinlilerin hapishanelerdeki koşulları daha da sertleştirilmişti.
İsrail Yüksek Mahkemesi'ne Kızılhaç'ın Filistinli esirleri ziyaretini engellemenin hukuki olmadığını belirten ve ziyaret izni verilmesini talep eden bir dilekçe sunulmuştu.
İsrail hükümeti, mahkemeye yapılan başvuruya vereceği cevaba, ağustos ayında 20'nci kez erteleme talep etmişti.
Ben-Gvir, Kızılhaç'ın Filistinli esirlerle görüşmesine sert şekilde muhalefet etmişti.
Filistin Esirler Cemiyeti'nden kınama
Esirler Cemiyetinden yapılan açıklamada, Katz'ın, "İsrail cezaevi sisteminin, Filistinli esirlerin yavaş yavaş öldürülmesi de dahil olmak üzere suçlarını sürdürmesi ve bunları gizlemesi için" ICRC yetkililerinin ziyaretini engelleme kararı aldığı belirtildi.
Kızılhaç'ın İsrail hapishanelerinde tutulan Filistinlileri ziyaret etmesi taleplerinin arttığı bir dönemde Katz'ın söz konusu kararı aldığı aktarıldı.
Katz'ın, İsrail Yüksek Mahkemesi'nin ICRC'nin Filistinli esirlere yönelik ziyaretlerinin yeniden başlatılmasına ilişkin dilekçeyi değerlendirmesinden birkaç saat önce engelleme kararı aldığına, dilekçenin mahkemece değerlendirilmesinin daha önce birçok kez de ertelendiğine dikkati çekildi.
İsrail hapishanelerindeki Filistinlilerin, "işkence, aç bırakılma, tıbbi tedavi ve bakımdan mahrum bırakılma, cinsel saldırılar, cinayet ve saha infazları gibi" suçlarla karşı karşıya olduğu uyarısı yapıldı.
Serbest bırakılan Filistinlilerin, İsrail hapishanelerinde özellikle de İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırılarını başlatmasından bu yana "benzeri görülmemiş derecede vahşet ve suçlara" maruz kaldıklarını anlattığı ifade edildi.
İsrail hapishanelerinde Filistinli esirlerin maruz kaldıklarının İsrail'in Gazze'de uyguladığı soykırımın bir devamı olduğuna vurgu yapılan açıklamada, İsrail hapishanelerinde hayatını kaybedenlerin sayısının bu hapishanelerde yaşananların boyutunun küçük bir kısmını ortaya koyduğu kaydedildi.
Hamas'tan tepki
İsrail hapishanelerindeki Filistinli esirlerin öldürülme, işkence, açlık ve tıbbi ihmal gibi ihlallere maruz kaldıklarına işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"İsrail'in bu kararı, esirlerimizi temel haklarından mahrum bırakan bir ihlaldir. Bu, Filistinli esirlerin maruz kaldıkları sistematik suç ihlalleri silsilesine bir yenisi olarak eklendi."
İsrail hapishanelerindeki Filistinli esirlere yönelik işlenen suçların önüne geçilmesi için uluslararası toplum ve uluslararası insan hakları örgütlerinin harekete geçmesinin talep edildiği açıklamada, "Filistinli esirlere karşı uygulamalar uluslararası insancıl hukukun da açık ihlalidir." denildi.
İsrail'in Filistinli esirlere karşı benzeri görülmemiş suçlar işlediğine işaret edilen açıklamada, Filistinli esirlerin kurtuluşu için ciddi çalışmaların başlatılması çağrısında bulunuldu.
İsrail ordusu işgal altındaki Batı Şeria'da 44 Filistinliyi gözaltına aldı
Filistin resmi ajansı WAFA'nın güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, İsrail ordusuna bağlı birlikler, Beytüllahim kentinin güneyindeki Dehişe Mülteci Kampı'na baskın düzenledi.
Kamptaki çok sayıda eve giren İsrail askerleri, 44 Filistinliyi gözaltına aldı. Sokak ortasında saatlerce sorgulanan Filistinliler daha sonra serbest bırakıldı.
İsrail askerleri, kampın cadde ve sokaklarında dolaşarak gövde gösterisi yaptı, Filistinliler üzerinde korku yaratmaya çalıştı.
İsrail ordusu ayrıca, Beytüllahim'in kuzeyindeki Ayde Mülteci Kampı ile batısındaki Doha kasabasına da baskınlar düzenledi.
İsrail'in Gazze'deki saldırıları sonucu hayatı kaybeden gazetecilerin sayısı 256'ya çıktı
Gazze'deki hükümetin medya ofisinden yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in son saldırılarında Filistin gazetesinde çalışan Muhammed el-Muniravi'nin yaşamını yitirdiği belirtildi.
İsrail'in Filistinli gazetecilere yönelik düzenlediği saldırıların kınandığı açıklamada, Arap Gazeteciler Birliği, Uluslararası Gazeteciler Birliği ile dünyada basınla ilgili tüm kurumlar, Gazze'deki gazetecilere karşı yürütülen sistematik saldırıları kınamaları ve işlenen suçların durdurulması için ciddi baskı yapmaları çağrısı yapıldı.
İsrail ordusunun 8 Ekim 2023'te Gazze Şeridi'ne yönelik başlattığı saldırılardan bu yana yaşamını yitiren gazetecilerin sayısının 256'ya yükseldiği aktarılan açıklamada ayrıca İsrail saldırılarından Batı ülkeleri de sorumlu tutuldu.
İsrail ordusu, 10 Ekim'de varılan ateşkes anlaşmasının ardından, 28 Ekim'de Gazze'ye yeniden saldırılara başlatmıştı.
Hamas'ın ateşkesi ihlal ettiğini savunan İsrail ordusunun salı akşamından itibaren Gazze'nin farklı bölgelerine düzenlediği şiddetli saldırılarda 100'den fazla Filistinli hayatını kaybetmişti.
İsrail'in, Filistinli gazetecilerin Gazze'deki katliamı dünyaya duyurmasını engelleme çabaları sürüyor
Filistinli gazeteci Mutasım Dalul, ABD merkezli X hesabından yaptığı açıklamada, eşini, üç çocuğunu, erkek kardeşini, kız kardeşini, 43 yeğenini ve 200'den fazla akrabasını öldüren İsrail ordusunun kendisine karşı karalama kampanyası yürüttüğünü belirtti.
Gazeteci Dalul, İsrail'in CNN ve BBC başta olmak üzere uluslararası basın kuruluşlarına Gazze'de yaşanan katliamları aktarmaması için kendisini televizyona çıkarmamaları yönünde baskı yaptığını ifade etti.
Dalul, geçen yıl 10 Ağustos'ta Gazze kentindeki Tabain Camisi'nde İsrail'in 100'ün üzerinde Filistinliyi öldürdüğünü BBC World'de uluslararası kamuoyuna duyurmasının ardından kanal çalışanının kendisine bir mesaj göndererek İsrail’in BBC World'e baskı yaptığını açıkladığını aktardı.
İsrail'in kendisinin Yahudi Soykırımı'nı inkar ettiği iddiasını kullanarak hakkında karalama kampanyası yürüttüğünü belirten Dalul, son olarak İngiliz gazeteci Peirs Morgan'ın programına katılımının iki kez iptal edildiğini kaydetti.
İsrail Ordu Sözcüsü Nadav Shoshani'nin "Dalul kendisini gazeteci olarak tanıtıyor, dünya genelinde aralarında gazetecilerin de bulunduğu insanlar da onun paylaştığı bilgileri gerçek olarak yayıyor." ifadelerinin yer aldığı açıklamasının ekran görüntüsünü paylaşan Dalul, İsrail Ordu Sözcüsünün kendisini hedef gösterdiğine dikkati çekti.
Gazze'ye iki yıldır düzenlediği saldırılar nedeniyle uluslararası mahkemelerde soykırım suçuyla yargılanan İsrail, son iki yıldır uluslararası basının Gazze'ye girişine izin vermiyor. İsrail ordusu, Gazze'de öldürdüğü Filistinli basın mensuplarını doğrudan hedef almakla suçlanıyor.
İsrail'in hem uluslararası basının Gazze'ye erişimini engellemesi hem de Gazze'deki basın mensuplarını doğrudan hedef alması, uzmanlar tarafından "gerçekleri örtme çabası olarak" değerlendiriliyor.
İsrail, Gazze'ye iki yıldır devam eden saldırılarında çoğunu doğrudan görevi başında hedef alarak 250'den fazla gazeteciyi öldürmekle suçlanıyor.
Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, Batı Şeria'da Filistinlilerin zeytin hasadını engelledi
Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) bağlı Toprak Savunması ve Yerleşim Direniş Komisyonu yetkilisi Abdullah Ebu Rahme, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsraillilerin Filistin köylerine ve çiftçilere yönelik devam eden saldırılarına dikkati çekti.
Yabancı gönüllülerin Ramallah kentinin doğusundaki Silvad beldesinde zeytin hasadı yapan Filistinlilere yardım etmeye çalıştığı sırada İsrailli yerleşimcilerin saldırısına uğradıklarını aktaran Ebu Rahme, İsrail güçleri tarafından korunan yerleşimcilerin Filistinli çiftçilerin zeytin hasadına engel olduğunu belirtti.
Ebu Rahme, İsrail'in ve yerleşimcilerin her türlü saldırı ve engellerine rağmen Filistinli çiftçilerin zeytin bahçelerinde hasat yapmaktan vazgeçmeyeceğine işaret etti.
Batı Şeria'daki Filistinli çiftçiler için bu yıl zeytin hasadı mevsiminin zor geçtiğini dile getiren Abu Rahme, radikal yerleşimcilerin günlük saldırılarının yanı sıra İsrail'in Batı Şeria'da tarımsal alanları kapsayan alanları askeri bölgeler olarak ilan ettiğine vurgu yaptı.
Zeytin hasadı döneminin başlamasıyla birlikte, Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin Filistinli çiftçilere yönelik saldırıları da artarak devam ediyor.
Filistin Tarım Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, son yılların en verimsiz zeytin sezonlarından birinin yaşandığı, üretimin normal sezonun yüzde 15’ini dahi geçemediği belirtilmişti.
İsrailli aşırı sağcı Bakan'dan Gazze'ye saldırıların sürmemesi halinde hükümeti devirme tehdidi
İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, ABD merkezli X hesabından yaptığı paylaşımda, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun "Hamas'ı ortadan kaldırıma hedefinden" vazgeçmesi halinde hükümetin var olmaya hakkı olmadığı tehdidinde bulundu.
Ben-Gvir, "Başbakana, savaşın tüm hedeflerini gerçekleştirme taahhüdünü hatırlatıyorum. Hamas'ı ortadan kaldırma hedefinden vazgeçmeye karar verir ve (7 Ekim öncesi) politikasını sürdürmeye devam edip, pratikte Hamas'ı muhafaza ederek, yalnızca sözde zafer ve ortadan kaldırma ile yetinirse, hükümetin var olma hakkı kalmaz." ifadelerini kullandı.
Aşırı sağcı Bakan Ben-Gvir, dün de benzer şekilde Gazze'ye saldırıların başlatılması çağrısında bulunmuştu.
Hamas’tan İsrail’e Gazze’deki katliamları durdurma ve anlaşmaya uyma çağrısı
Hamas, İsrail’in dün akşamdan bu yana Gazze Şeridi’ne yönelik, aralarında çok sayıda çocuğun da bulunduğu 104 Filistinlinin yaşamını yitirdiği hava saldırılarının ardından açıklamada bulundu.
Açıklamada, “Gazze halkımıza yönelik hain saldırıların tırmanması, İsrail’in ateşkes anlaşmasını baltalama ve (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu’nun faşist hükümetine suçlarını sürdürmesi için siyasi bir kılıf sağlayan ABD, suç ortaklığı altında yeni gerçeklikler dayatma niyetini açıkça ortaya koyuyor.” ifadesi yer aldı.
ABD yönetiminin İsrail’e karşı taraflı tutumunun, Filistinli kadın ve çocukların kanının dökülmesine fiili bir ortaklık teşkil ettiğine dikkat çekilen açıklamada, bunun İsrail’in saldırganlığının devamını doğrudan teşvik ettiğini vurgulandı.
Açıklamada, İsrail’in “bu tehlikeli gerilimden”, bunun sahadaki ve siyasi sonuçlarından, ayrıca “Trump planını” ve ateşkes anlaşmasını engelleme girişiminden tamamen sorumlu olduğu belirtildi.
Tüm fraksiyonlarıyla birlikte Filistin direnişinin anlaşmaya bağlı kaldığına işaret edilen açıklamada, direnişin, “düşmanın (İsrail) silah gücüyle yeni gerçeklikler dayatmasına izin vermeyeceği” vurgulandı.
Açıklamada, ayrıca, arabulucular ve garantör ülkeler, saldırıların durdurulması konusunda tüm sorumluluklarını üstlenme ve İsrail hükümetine katliamlarını sonlandırması ile anlaşma şartlarına tam olarak uyması için derhal baskıda bulunma çağrısı yapıldı.
Filistin Başbakanı Mustafa: "İsrail, Filistin devlet kurumlarının çalışmalarını baltalamaya devam ediyor"
Filistin Başbakanlık Ofisi'nden, Başbakan Muhammed Mustafa'nın kabine toplantısında yaptığı konuşmaya ilişkin açıklama yapıldı.
Mustafa, "İsrail'in eylemleri, Filistin devlet kurumlarının her düzeydeki çalışmalarını baltalamaya devam ediyor. Filistin'in vergi fonlarını sürekli olarak kesiyor. İşgalci devlet (İsrail) Gazze Şeridi'ndeki rolümüzü geri almamızı ve Batı Şeria ile Gazze'yi birleştirmemizi açıkça reddediyor ve Filistin Devleti'nin kurulması için atılan adımları engelliyor." dedi.
Filistin Başbakanı, uluslararası topluma İsrail'i Gazze'de, işgal altındaki Batı Şeria'da ve Kudüs'te saldırılarını durdurmaya zorlama çağrısı yaptı.
Gazze'nin kaosa sürüklenmesi ile yardım ve yeniden imar planlarının engellenmesi konusunda uyarıda bulunan Mustafa, Filistin devlet kurumlarını birleştirme konusundaki uzlaşının gecikmesinin elde edilen uluslararası ilgiyi azaltacağından endişe duyduğunu belirtti.
Mustafa, "Filistin halkı, katliamlar ve yerinden edilmelerin yaşandığı 2 yıl içinde ağır bir bedel ödedi. Bu bedel, kaosla veya statükoyu sürdüren düzenlemelerle sonuçlanmamalı ve davamızı sadece bir yardım çabasına dönüştürmemelidir." diye konuştu.
Gazze'de yeniden imar ve istikrarın sağlanmasının önemine değinen Mustafa, "Bu kritik dönemde ihtiyaç duyulan şey, işgalcilerin kararlarına karşı, Filistin hükümetinin Gazze'deki sorumluluklarını tam olarak üstlenmesini sağlayacak açık ve samimi bir ulusal duruştur." şeklinde konuştu.
Filistinli gruplar ile siyasi güçler, 24 Ekim'de Gazze Şeridi'nin yönetiminin "Gazze halkından bağımsız teknokratlardan oluşacak geçici bir Filistin komitesine" devredilmesi konusunda anlaşmıştı.
Filistin Vergi Fonları
İsrail yönetimi, Filistin Kurtuluş Örgütü ile 1994'te imzaladığı Paris Ekonomi Protokolü gereğince, kontrolü altındaki sınır kapılarından Filistin yönetimi adına vergi topluyor ve topladığı aylık yaklaşık 190 milyon doları Filistin hazinesine aktarıyordu.
Ancak İsrail, Filistin yönetiminin mahkum ve eski mahkumlara sağladığı aylık ödenekleri gerekçe göstererek 2019 yılından bu yana bu vergilerde kesinti yapıyor.
Filistin hükümeti ise vergi gelirlerini kamu çalışanlarının maaşlarını ödemek için kullanıyor ve bu gelirler, toplam devlet gelirlerinin yüzde 65’ini oluşturuyor.
İsrail'in vergi gelirlerinde kesinti yapması nedeniyle Filistin yönetimi Kasım 2021'den bu yana kamu çalışanlarının maaşlarını tam olarak ödeyemiyor.
AB'den "ateşkese saygı duyulması" çağrısı
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu sözcülerinden Anouar El Anouni, Brüksel'deki günlük basın toplantısında, İsrail'in dün akşam saatlerinde ateşkesi ihlal ederek Gazze'ye saldırması hakkında açıklama yaptı.
AB'nin Gazze'deki olayları yakından takip ettiğini belirten el Anouni, tüm tarafları, ateşkese saygı göstermeye, ateşkes planının aşamalarını uygulamaya, süreci baltalayabilecek ve Gazze'de çatışmaların yeniden başlamasına yol açacak eylemlerden acilen vazgeçmeye davet etti.
El Anouni, "Bu çatışmanın askeri bir çözümü olmadığını yineliyoruz. Ölüm ve yıkım döngüsünü durdurmanın zamanı geldi." ifadesini kullandı.
İrlanda ve İngiltere başbakanları, İsrail'in Gazze saldırılarından endişe duyduklarını söyledi
İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve İrlanda Başbakanı Micheal Martin, İsrail'in Gazze'ye yönelik dün akşam başlatıp bu sabah sona erdirdiği saldırılardan derin endişe duyduklarını ifade etti.
Starmer, İngiltere Parlamentosu'nda düzenlenen haftalık "Başbakana Sorular" oturumunda milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
İsrail'in dün akşam başlatıp bu sabah sona erdirdiği Gazze saldırılarına yönelik soruya Starmer, "Saldırılar konusunda derinden endişeliyim. Bu durum, ateşkesin ne kadar kırılgan olduğunu gösteriyor. Tüm taraflar, Başkan Trump'ın barış anlaşmasına uygun davranmalı. Anlaşma, İsrailliler ve Filistinliler için kalıcı barışın tek yoludur." karşılığını verdi.
Starmer, ABD ve bölgesel aktörlerle temas halinde tansiyonu düşürmek için çalıştıklarını vurgulayarak, "Gazze'deki yıkımın boyutu hayal edilemez ölçüde. Öncelik, yardımların gereken miktarda ve hızda girişini sağlamak olmalıdır." diye konuştu.
İrlanda Başbakanı Martin'den, ateşkese sadık kalma çağrısı
İrlanda Başbakanı Martin de başkent Dublin'de gazetecilere yaptığı açıklamada, ateşkesin ihlal edilmesinden endişeli olduğunu dile getirerek, "Bombardımanın boyutu şok edici. İsrail hükümeti ve Hamas'ın ateşkese sadık kalması gerekiyor." dedi.
Çocuklar başta olmak üzere Gazzelilerin çok fazla acı yaşadığını vurgulayan Martin, "Çok büyük miktarda insani yardımın girişine, Gazze'nin yeniden inşasına ve Gazze halkının hayatlarını yeniden inşa etmesi için geçici bir yönetim sistemine ihtiyaç var." ifadesini kullandı.
Pakistan, İsrail'in ateşkesi ihlal ederek Gazze'ye düzenlediği saldırıları kınadı
Pakistan Dışişleri Bakanlığından, İsrail'in 10 Ekim'de yürürlüğe giren ateşkese rağmen dün akşam saatlerinden itibaren Gazze'ye düzenlediği saldırılara ilişkin açıklama yapıldı.
Açıklamada, "Pakistan, işgalci İsrail güçlerinin Gazze'de yeniden başlattığı ve sivil can kaybına neden olduğu bildirilen saldırıları şiddetle kınamaktadır." ifadesi kullanıldı.
İsrail'in bu saldırılarının, yakın zamanda varılan ateşkesi ve uluslararası hukuku açıkça ihlal ettiği, bölgede kalıcı barışın sağlanmasına yönelik çabaları tehdit ettiği vurgulanan açıklamada, uluslararası topluma, İsrail'in ateşkes ihlallerinin derhal sona ermesini sağlama çağrısı yapıldı.
Almanya: İsrail ve Hamas arasındaki ateşkes devam etmeli
Almanya Hükümet Sözcü Yardımcısı Steffen Meyer, Berlin'de düzenlenen basın toplantısında, tüm taraflardan, ABD Başkanı Donald Trump'ın 20 maddelik planının uygulanmasını istedi.
Planı "bölgedeki durumun sürdürülebilir bir şekilde iyileştirilmesi için en iyi ve belki de öngörülebilir tek ciddi yol" olarak niteleyen Meyer, ayrıca bu plan kapsamında İsrail ve Hamas arasında varılan ateşkesin devam etmesi gerektiğini vurguladı.
Steffen Meyer, "Bu ateşkes devam etmeli. Bu ilerlemek için bir yoldur." ifadesini kullandı.
Uzun bir aradan sonra ilk kez gerçekten umut verici bir yolda olunduğunu vurgulayan Meyer, "Tüm tarafları sadece buna katılmaya değil, aynı zamanda anlaşmalara da uymaya çağırıyoruz. Çünkü bu, bölgedeki durumu iyileştirmek için sahip olduğumuz en iyi yoldur." değerlendirmesinde bulundu.
Almanya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Kathrin Deschauer de ateşkesin sürmesi için çaba sarf ettiklerini belirterek, "Askeri dinamizme ve tırmanışa geri dönüş, her iki taraftaki insanlar için de büyük sonuçlar doğuracaktır." görüşünü paylaştı.
Deschauer, tüm tarafları ateşkes anlaşmasına uymaya ve azami itidal göstermeye çağırdıklarını kaydetti.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

