Savaşın ülkelerine sıçramasından endişe eden Iraklılar İsrail'e karşı mücadelenin sürdürülmesini istiyor

AA muhabiri, başkent Bağdat'ta vatandaşlara, Heniyye suikastı sonrasında çatışmaların Irak'a da yayılmasından endişe edip etmediklerini sordu.

Savaşın ülkelerine sıçramasından endişe eden Iraklılar İsrail'e karşı mücadelenin sürdürülmesini istiyor

— Direnişi, sadece Filistinliler değil, tüm Arap, Müslüman ve insanlık için görev olarak görüyorum

— İsrail halkların düşmanıdır. İsrail terörün kendisidir… pic.twitter.com/oeQhJUcvrh

— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) August 9, 2024

Savaş çıkması durumunda ülkelerini savunacaklarını dile getiren Iraklı genç Taha Temimi, "Ancak ülkemiz şu an bir ölçüde istikrarlı ve yeniden savaşa girmek istemiyoruz. Ben savaştan çok zarar gördüm. Amcalarım ve amca oğullarım gibi çok sayıda insanı kaybettik. Ülkemizde yeniden imar çalışmaları ve istikrar varken savaşa girmek de istemiyoruz." ifadelerini kullandı.

Gazeteci Abdurreza el-Hamid ise tüm verilerin İsrail'in sakinleşemeyeceği gösterdiğini dile getirerek,"İsrail'e karşı direniş insani bir seçenektir. Direniş, varlık mücadelesi için de bir seçenektir. Siyonistler Filistinlilere karşı kendi topraklarında soykırım uyguladı. Asıl sorun, siyonistlerin Filistinlilere karşı tarihte görülmeyen toplu soykırım ve aç bırakma politikası ve savaşıdır. Dolayısıyla direniş ve mücadelenin sadece Filistinliler değil, her Arap, Müslüman ve insanın yerine getirmesi gereken bir görev olduğunu görüyorum." şeklinde konuştu.

"Bundan Irak etkilenecekse, etkilensin. Varsın savaşalım"

İbrahim el-Maliki de çatışmaların bölgeye ve Irak'a yayılma ihtimalinin bulunduğuna işaret ederek, Arap ülkelerinin yeteri kadar Filistin halkını savunmadıklarını söyledi.

Maliki, "En büyük Arap ülkesi Mısır'ın nüfusu 100 milyondan fazladır. Suudi Arabistan, Tunus, Cezayir ve Libya varken 14 milyon siyonist insanları katlediyor, mallarına el koyuyor. Bu halk kendi toprağında neden öldürülüyor?. 'Sonuna kadar direniş' diyoruz." ifadelerini kullandı.

Yazar Halit el-Vadi ise bölgede yeni bir şeylerin tesis edildiğini savunarak, "Bölgede siyonistlere karşı yıllardır bir çözüm bulunmadı. Ancak bu çatışmaya karşı çözüm artık gözükmeye başladı. Biz, 80'li yıllardan beri savaşların içerisindeyiz ve artık kutsal savaşın zamanı geldi. Bundan Irak etkilenecekse de etkilensin. Varsın savaşalım. Mücadeleyi hakkedecek gerçek bir davaya karşı savaşırız. Filistin topraklarını gasbeden bu lanet siyonist varlığına karşı savaşalım." diye konuştu.

"Dünya ülkeleri İsrail'e karşı işlediği suçlardan ötürü dava açmalı"

Bender Şammari ise 2014 sonrası Irak'ın şiddet ve savaşa maruz kalarak "yorgun ülke" konumuna düştüğünü dile getirerek, şöyle devam etti:

"Biz, artık barış içerisinde yaşamak istiyoruz. Savaşa artık hiçbir gücümüz kalmadı. 2014'te yaşadıklarımız (DEAŞ) bizi yordu ve yeteri kadar şehit verdik ve sonunda şehirlerimizi kurtardık. İsrail ve Amerika halkların düşmanıdır. Savaş, barbarların dilidir. Ateşkes güzel bir şeydir. Ülke olarak yeni nefes almaya başladık ve yaşamak istiyoruz. İsrail, Filistinli çocuklara karşı suç işliyor. Dünya ülkeleri İsrail'e karşı işlediği suçlardan ötürü uluslararası mahkemelerde dava açmalı."