Dolar
34.48
Euro
36.40
Altın
2,587.74
ETH/USDT
3,105.10
BTC/USDT
90,203.00
BIST 100
9,389.62
Gündem

AFAD: Bölgede herhangi bir lav akması, volkanik kül, petrol veya gaz çıkışı olmadığı gözlemlendi

AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Tatar, deprem sonrası volkanik hareketlilik iddiasına ilişkin yaptığı açıklamada, "Gözlemlerimiz, bölgede herhangi bir lav akması, volkanik kül, petrol veya gaz çıkışı olmadığı yönündedir." dedi.

Yeşim Sert Karaaslan  | 11.02.2023 - Güncelleme : 16.02.2023
AFAD: Bölgede herhangi bir lav akması, volkanik kül, petrol veya gaz çıkışı olmadığı gözlemlendi Fotoğraf: Muhammed Selim Korkutata - AA

Ankara

AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, AFAD Merkezi'nde Kahramanmaraş merkezli depremlerle ilgili açıklamalarda bulundu.

Büyük bir felaketle karşı karşıya kalındığını, depremin büyüklüğünü, boyutlarını, etkilediği alanı, sahaya çıkanlardan alınan bilgiye göre yeniden değerlendiklerini söyleyen Tatar, öngörülenin çok ötesinde bir felaketle karşı karşıya olunduğunu, an ve an her şeyi takip ettiklerini belirtti.

Deprem İzleme ve Değerlendirme Merkezinde, 6 Şubat'ta meydana gelen iki depremin analiz edildiğini anlatan Tatar, şu bilgileri paylaştı:

"Ne kadarlık etki yarattı, ne kadarlık bir alanda etkisi oldu, ne kadar süreyle bu depremler etkili oldu bunları analiz ediyor. Tablo şu, ilk deprem yani 7,7 büyüklüğündeki sabah saat 04.17'de olan depremin etkili olduğu süre 65 saniye, yani 65 saniye boyunca yıkıcı bir etki yaptığını söylüyoruz. Çok daha uzun bir süre ama etkili olduğu süre 65 saniye. İkinci depremin etkili olduğu süre 45 saniye. Baktığımızda her iki depremle birlikte bölge yaklaşık 2 dakika boyunca çok ciddi şekilde sarsıldı.

Bu ne anlama geliyor? 7,7 büyüklüğündeki bir depremin yani ilk depremin açığa çıkardığı enerji, 500 atom bombasının yarattığı etkiye, enerjiye sahip. Bu kadar basit ve net. Dolayısıyla, bunu bu şekilde değerlendirmekte fayda var. İkinci konu, şu ana kadar 2 binin üzerinde artçı sarsıntı meydana geldi ve halen de gelmeye devam ediyor. Çok büyük bir etkisi var. Artçı sarsıntılar sıradan artçı sarsıntılar değil, her biri 4'ün üzerinde gelişen büyüklükte artçı sarsıntılar."

"Gözlemlerimiz, lav akması, volkanik kül, petrol veya gaz çıkışı olmadığı yönünde"

Tatar, vatandaşlardan, sosyal medya üzerinden, diğer kanallardan ve farklı yerlerden ulaşan bilgi ile görüntüye inanmamalarını istedi.

Afet ve Acil Durum Yönetim Koordinasyon Merkezinde, depremin olduğu dakikadan itibaren Türkiye Afet Müdahale Planı kapsamında, tüm çalışma gruplarının görevlerinin başında olduğuna işaret eden Tatar, an ve an her bir grubun kendi konusunu ilgilendiren hususlarda sürekli sahadan bilgi aldığını söyledi.

Sahada ne olup bittiğinin farkında olduklarını dile getiren Tatar, sözlerine şöyle devam etti:

"Teknik olarak şunu söyleyeyim, özellikle 2 gündür sosyal medyayı çok ciddi şekilde meşgul eden iki ana konu var. Bir, 'Hatay'da baraj patladı.' Dün biliyorsunuz Tarım Orman Bakanlığımız bununla ilgili açıklama yaptı, böyle bir durum yok. Türkiye'de barajlar sürekli anbean ivme ölçerlerle ve diğer birtakım teknik ekipmanlarla zaten takip ediliyor. Bu konuda ekstra benim söylemem gereken bir şey yok. Zaten resmi açıklama yapıldı. Böyle bir durum yok.

İkinci husus dünden itibaren ne yazık ki canla başla çalışan buradaki ekibin bir bölümünü meşgul etti. Tamamen gereksiz, anlamsız bir şekilde orada 'Volkan mı patladı, 'Buhar çıkışı var, şu var, bu var', tamamen işimizi gücümüzü bıraktık. Orada ne oluyor ne bitiyor bunu anlamaya çalıştık."

"Daha sağlıklı veri elde ederek bu tür açıklamalara davet ediyorum"

Bir saat kadar önce bölgeye bir Skorsky helikopteri gönderdiklerini aktaran Tatar, bölgede şu anda çalışan onlarca uzmanın bulunduğunu ifade etti. Tatar, hepsine ayrı ayrı teşekkür ederek, "Hepsi ayrı ayrı bölgelerde. Büyük bir fedakarlıkla, o ağır kış koşullarında cansiperane bir şekilde çalışıyorlar." dedi.

Tatar, şunları kaydetti:

"Göksu'nun Büyükkızılcık köyünün bir mevkisinde, köye yakın bir bölgede, yamaçta oluşan ve dünden itibaren sosyal medyada yayılan 'Volkan oluyor, volkan patlaması oldu' şeklinde yayılan yere, gelen Skorsky helikopter bu arkadaşlarımızı alıp, o bölgeye hemen yaklaşık bir 300-400 metre mesafede, kot farkı nereden baksanız en az yine 300-400 metre mesafe, ağır kış koşulları olduğu için de o bölgeye indirdi ve arkadaşlarımız 6 kişilik ekip, şu anda o bölgeyi inceleyip geri döndü.

Ne vardı öncesinde? Sosyal medyada herkes yorum yapıyor. Arkadaşlar oturduğunuz yerden lütfen yorum yapmayın. Hocalarımızdan bilhassa rica ediyorum, bakın burada her şeyi teyit etme, her şeyi anında öğrenme şansımız var. Oturduğunuz yerden yorum yaptığınız her şey olabilir, şu olabilir, bu olabilir, bu bilimsel bakış açısında vardır. Yorum yapabilirsiniz elbette. Ama şu özel anlarda bu yaptığınız her yorumun sahadaki yansıması çok farklı oluyor. Böyle bir şey olamaz, bunu kabul edemiyorum. Bir öğretim üyesi olarak, bir hoca olarak bunu kabul etmiyorum. Lütfen bütün arkadaşlarımızı, bütün hocalarımızı daha sağduyulu, daha aklı başında, daha sağlıklı veri elde ederek bu tür açıklamalara davet ediyorum. Şu anda gereksiz yere bütün basın Büyükkızılcık köyünde volkanın sözde patlamasını bekliyor. Bütün insanlar oraya yığılmış, volkan patlayacak diye bekliyor."

"Basit bir kütle hareketinden öteye bir şey değil"

Ekiplerin kendisine verdiği bilgiyi aktaran Tatar, şöyle konuştu:

"11 Şubat Cumartesi günü saat 11.30 itibarıyla yukarıya çıkıyorlar. Gözlemlerimiz, bölgede herhangi bir lav akması, volkanik kül, petrol veya gaz çıkışı olmadığı yönündedir, böyle bir şey yok. Gözlemlerimiz, olay depremle tetiklenen ve depremler sonrası bizim çok sık bir şekilde gördüğümüz, basit bir kütle hareketinden öteye bir şey değil. Bölgede zaten bir volkanik patlamayı oluşturacak özellikle, nitelikte bir jeolojik yapı da yok, öyle bir formasyon, öyle bir kaya grubu da kayaç da kaya da yok. Buralarda tamamen çok eski, çok yaşlı, bizim metamorfik kaya, başkalaşım kayası diye adlandırdığımız kayalar var."

Tatar, kendilerine sürekli bilgi akışı geldiğinin altını çizerek, anında her gelen bilgiyi teyit ettirme imkanına sahip olduklarını vurguladı. Tatar, "Bakın bir helikopter kalktı, Malatya'dan kalktı. Yarım saat içerisinde hemen anında bölgeye intikal etti. Oradaki uzman arkadaşlarımızı aldı, tepeye çıkardı ve yarım saat içerisinde olayın ne olduğunu anladık. Ama dün akşamdan beri bu konu, insanları rahatsız etti." dedi.

"Devletin resmi kurumlarının dışında yapılan hiçbir açıklamaya lütfen itibar etmesinler"

Şu anda zamanla yarış olduğuna işaret eden Tatar, hala enkazların altındaki depremzedeleri sağ kurtarmak için ekiplerin görev yaptığını söyledi. Tatar, sözlerine şöyle devam etti:

"Bir yandan bölgede çok geniş bir alanda oralara geçici barınma imkanlarını, gıda yardımını ulaştırmaya çalışan insanlar var. Ama gereksiz yere şu anda bakın bir kesimi, bir grubu sırf bu konuyu teyit etmek için dün akşamdan beri, 'Doğal gaz boru hattı mı patladı, o mu oldu, bu mu oldu, volkanik patlama mı var?' şeklinde çok basit bir kütle hareketini, çok basit bir kaya düşmesini, heyelanı getirdik, ta ki yerin 42 kilometre derinliğinde, 'Magma oluştu, 2 bin derece sıcaklıkta, orada bir yanardağ oluşmaya başlamıştır.' noktasına getiren hocalarımızı uyarıyorum. Lütfen daha dikkatli, daha doğru, teyit edilmiş bilgiyi paylaşmak durumunda olsunlar. Vatandaşlarımız, devletin resmi kurumlarının dışında yapılan hiçbir açıklamaya lütfen itibar etmesin."

"Artçı sarsıntılar devam ediyor, edecektir"

Artçı sarsıntılara ilişkin de bilgi veren Tatar, "Halen artçı sarsıntılar devam ediyor, edecektir. Çok daha uzun bir süre hissedilir boyutta, yani 3,5-4 üzeri büyüklükte artçı sarsıntılar bölgede devam edecektir. Bunların bir bölümü zaman zaman 5 üzerine, 5,5'in üzerine, hatta 6'ya kadar da çıkabilecek çok daha geniş bir zaman dilimi içerisinde artçılar olabilir." uyarısında bulundu.

Tatar, vatandaşların hasarlı binalardan kesinlikte uzak durması gerektiğinin altını çizerek, şunları kaydetti:

"Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız, aldığım en son bilgiye göre, şu anda 1300 ekiple, her bir ekipte ikişer, üçer kişi var, sahada hasar tespit çalışmalarına başladı. Her bir ekip yaklaşık 25 civarında, bir günde hasar tespiti yaptığı bilgisi bana verildi. Bir günde bir ekip 25 tane yeri inceleyebilir. Dolayısıyla yaklaşık bu bir günde 30-32 bin 500 civarında binaya karşı yükseliyor. Bu hızla gidilirse, bu şekilde organize olunabilirse hızlı bir şekilde bölgedeki binaların hasar tespiti de yapılmış olabilecek. Dolayısıyla bu binalara hasar tespit ekibi gelmeden, onların incelemesi tamamlanmadan bu binalardan uzak durmakta yarar var. "

"Bazı bölgelerimizde çığ tehlikesi de olabilir"

Her biri 65 saniye, 45 saniye süren, toplamda yer kabuğunda 2 dakika boyunca etkili bir şekilde meydana gelen büyük, iki farklı depremden söz ettiklerini ifade eden Tatar, bu depremlerin yüzeydeki etkilerinin de çok farklı olacağını bildirdi.

Tatar, "Birçok yerde ikincil afet diye adlandırdığımız kaya düşmesi, heyelan, çığ tehlikesi olabilir. Yine birtakım artış sarsıntılarla birlikte bazı bölgelerimizde çığ tehlikesi de olabilir. Bu da ayrı bir husus, özellikle kırsalda köylerimizde çığ tehlikesi altında olan alanlar varsa, buralarda da biraz daha böyle uyanık, biraz daha dikkatli, biraz daha proaktif olmakta yarar var. Böyle bir tehlikeyle de karşı karşıya kalınabilir." diye konuştu.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.