Dolar
38.08
Euro
43.50
Altın
3,314.14
ETH/USDT
1,608.50
BTC/USDT
85,268.00
BIST 100
9,317.24
Gündem

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bu yıl 16 farklı branşta hizmet veren 100 Sağlıklı Hayat Merkezi'ni daha devreye alacağız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bu yıl 16 farklı branşta hizmet veren 100 Sağlıklı Hayat Merkezi'ni daha inşallah devreye alacağız." dedi.

Kaan Bozdoğan, İrem Demir, Zeynep Rakipoğlu, Gökçe Karaköse, Koray Taşdemir  | 19.04.2025 - Güncelleme : 19.04.2025
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bu yıl 16 farklı branşta hizmet veren 100 Sağlıklı Hayat Merkezi'ni daha devreye alacağız Fotoğraf: Serhat Çağdaş/AA

İstanbul

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bağcılar Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nin açılışında yaptığı konuşmada katılımcıları selamlarken, 81 ilde fedakarca görev yapan sağlık çalışanlarına muhabbetlerini iletti.

Açılışı yapılan hastanenin ilçe, şehir, ülke ve sağlık çalışanları için hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere projede emeği geçenlere teşekkür etti.

Erdoğan, 400 yataklı yeni hastanenin hizmete girmesiyle Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin yatak kapasitesinin 900'e yükseldiğini belirterek, söz konusu hastanenin uzun ve titiz bir çalışma neticesinde inşa edildiğini söyledi.

Sağlık alanındaki dönüşümlere vurgu yapan Erdoğan, "Son 23 yılda sağlık alanında gerçekten büyük bir dönüşüme imza attık. Dünyada örnek alınan, birçok ülkenin gelip incelediği modern bir sağlık altyapısını ülkemize kazandırdık. Aile hekimiyle, polikliniğiyle, hastanesiyle, en ileri teknolojili her türlü aracı gereciyle 23 sene öncesine göre hayal dahi edilemeyen bir seviyedeyiz. Elbette kimi yerlerde birtakım eksiklikler, aksaklıklar olabilir ama oralarda da şikayetleri gidermek için yoğun gayret gösteriyoruz." ifadelerini kullandı.

📲 Artık haberler size gelsin
AA'nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.

🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı

Erdoğan, insanların en iyi sağlık hizmetini alabilmesi için imkanları seferber ettiklerini anlatarak, şöyle devam etti:

"Bakın bizim siyasette rehberimiz bellidir. Devlet, millet için vardır. Devlet, vatandaşına hizmet etmek için vardır. Bunun için hep ne diyoruz? 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.' Bu anlayışla tüm vatandaşlarımızı kucaklamaya, her hizmeti ülkemizin en ücra köşesine kadar ulaştırmaya çalışıyoruz. Yeni sağlık tesislerimizde, acil sağlık hizmetlerimiz ve aile hekimliklerimizde insan kaynağı, çalışma şartları ve özlük haklarını iyileştirdiğimiz sağlık personelimizle milletimize aşkla hizmet ediyoruz."

Ataların "Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür." sözünü hatırlatan Erdoğan, "Aradan zaman geçince insan geçmişi unutabiliyor. Özellikle yaşı 30'un altında olan kardeşlerimiz 2002 öncesini doğal olarak hatırlamıyor. Sıra bulmanın ayrı dert, ilacın ayrı dert, tedavinin ayrı dert olduğu o kötü günleri hamdolsun gençlerimiz bilmiyorlar. Eskiden sağlık deyince, hastane deyince insanlarımızın neden endişeye kapıldığını bugün idrak edemiyorlar." diye konuştu.

"Hastane yatak kapasitemizi 164 binden aldık, 270 bin 511'e taşıdık"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bazı rakamları paylaşmak istediğini ve özetin de özeti olan bu rakamların sağlıkta nereden nereye gelindiğini net bir şekilde ortaya koyacağını söyledi.

Ülkedeki sağlık hizmetlerine ve yatırımlara ilişkin bilgiler paylaşan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Geride bıraktığımız 23 yılda ülkemizde sağlık hizmetlerinde kelimenin tam anlamıyla bir devrim yaşandı. Rakamlar bu devrimi inkar edilmez bir şekilde ispat ediyor. Ülkemiz genelinde 391 yeni hastane inşa ederek toplam hastane sayımızı 1547'ye çıkardık. 37 bin 417 yataklı 25 şehir hastanemizi tamamlayarak hizmete açtık. 11 şehir hastanemizin yapımı sürüyor. İhale, proje ve arsa süreci devam edenler bittiğinde yaklaşık 60 bin yatak kapasiteli 45 şehir hastanemizi milletimizin hizmetine sunmuş olacağız. Hastane yatak kapasitemizi 164 binden aldık, 270 bin 511'e taşıdık. 192 bin 824'ü hekim ve uzman hekim olmak üzere 1 milyon 47 bin yeni personelle sağlık ordumuzu daha da büyüttük. Sağlık tesislerimizin imkanlarını iyileştirdik, altyapılarını güçlendirdik, modernize ettik. Şurası çok önemli, bugün tam 2 milyon 840 binin üzerinde vatandaşımıza evde sağlık hizmeti veriyoruz."

Erdoğan, koruyucu sağlık hizmetlerinin ciddi sıçrama yaşanan bir başka alan olduğunu belirterek, "Burada Sağlıklı Hayat Merkezlerimizin sayısını son 6 ayda açtığımız 24 yeni merkezle 286'ya çıkardık. Bu yıl 16 farklı branşta hizmet veren 100 Sağlıklı Hayat Merkezini daha inşallah devreye alacağız. Başta sağlık okuryazarlığı olmak üzere, vatandaşlarımıza pek çok alanda eğitimler verdiğimiz Sağlıklı Hayat Akademisi'ni 81 ilimizde başlattık." diye konuştu.

İstanbul'daki sağlık yatırımları

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2002 yılında İstanbul'daki kamu hastanelerinin yatak kapasitesinin sadece 19 bin 715 olduğunu, üstelik bu yatakların çok büyük bir kısmının niteliksiz ve yetersiz durumda bulunduğunu vurgulayarak, bu sayıyı yüzde 56 oranında artırarak, 30 bin 726'ya yükselttiklerini bildirdi.

Özel ve üniversite hastaneleri dahil toplam yatak sayısını yüzde 62,3'lük artışla 45 bin 481'e çıkardıklarını aktaran Erdoğan, şunları kaydetti:

"2025 yılı sonunda toplamda 10 bin 582 kamu yatağını İstanbullu vatandaşlarımızın istifadesine sunacağız. Planlama aşamasında olan 16 bin yatak kapasiteli 23 sağlık tesisini de inşallah çok yakın bir zamanda İstanbul'umuza kazandıracağız. 2002'de İstanbul'da 217 sağlık ocağında vatandaşlarımıza hizmet veren hekim sayımız sadece 762 idi. Bugün İstanbul'un dört bir yanındaki 1147 aile sağlığı merkezinde 4 bin 264 aile hekimimiz özveriyle hastalarımızın imdadına koşuyor. 2017-2025 yılları arasında 40 adet birinci basamak sağlık tesisini de yine İstanbul'da hizmete hazır hale getirdik. 2002'de 44 olan 112 acil yardım istasyonu sayısını 347'ye, acil yardım ambulans sayısını 495'e yükselttik. İstanbul genelindeki kamu uzman hekim mevcudu 4 bin 141'den 5 bin 506'ya ulaştı. Kamu hemşire sayısını ise 7 bin 104'ten 25 bin 507'ye çıkardık. Daha burada saymaya kalksak saatler alacak nice yatırımı, eseri, projeyi, imkanı İstanbullu hemşehrilerimizin hizmetine verdik."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hizmet ederken kimsenin oy rengine bakmadan, "sizden-bizden" ayrımı yapmadan, yakın uzak demeden çalıştıklarını, koşturduklarını ve hizmet götürdüklerini belirterek, şu ifadelere yer verdi:

"Elhamdülillah, sonuçta sağlık alanında ülkemizi bugün dünyada parmakla gösterilen bir konuma ulaştırmayı başardık. Elbette daha yapacak çok işimiz, gerçeğe dönüştürecek çok hayalimiz var. Biz hiçbir zaman mevcutla iktifa eden bir kadro, böyle bir iktidar olmadık. 'Bu kadarı da yeter.' gibi bir anlayışla asla hareket etmedik. Hep daha fazlasını hedef alarak koşturduk. Bir işi bitirdikten sonra hemen yenisine başladık. Ülkemizin imkanları arttıkça biz de her alanda hedef ve ölçek büyüttük. Durmadan, dinlenmeden, yorulmadan koşturuyoruz."

"İstanbul için harcanması gereken kaynakların kimlere peşkeş çekildiği tek tek deşifre oluyor"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki gün Silvan Sulama Tüneli Kazı Başlangıç Töreni'ni gerçekleştirdiklerini, 12 milyar lira yatırım bedeli olan bu muhteşem eserle tarımsal üretimde Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin kaderinin değişeceğini ve ülke ekonomisine çok ciddi katma değer sağlanacağını söyledi.

O törendeki sözlerini anımsatan Erdoğan, "Tek başına Silvan Tüneli bile bizimle muhalefet arasındaki anlayış farkını göstermeye kafidir. Basın yayın organlarında her gün yeni bir skandalın haberini okuyoruz." ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefete eleştirilerini sürdürerek, "İstanbul için harcanması gereken kaynakların kimlere peşkeş çekildiği, kimlerin kesesine gittiği, kimlerin zenginleştiği tek tek deşifre oluyor. Normalde haya duygusu olan birisinin bütün bu yaşananlardan sonra insan içine çıkmaması lazım. Ama bakıyorsunuz, ana muhalefetin genel başkanı yüzü kızarması gerekirken sağa sola siyasi ahlak dersi vermeye kalkıyor. Partisini safralarından kurtarmak yerine, yolsuzlukların peşine düşen yargı mensuplarına hakaret ediyor, dahası sorumluluk sahibi bir siyasetçinin ağzına asla yakışmayan sıfatlarla bakanlarımıza dil uzatıyor." diye konuştu.

Meyhane ağzıyla konuşmanın siyaset yapmak olmadığını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

"İşittiklerimiz karşısında inanın onun adına biz utanıyoruz. Üslubuyla, duruşuyla, kullandığı özenli dille topluma örnek olması gereken siyasetçilerin rakibimiz dahi olsa hakaretle, kabalıkla, tehditle gündeme gelmesinden inanın onlar adına biz rahatsız oluyoruz. Bu düzeyde siyaset yapmayı aziz milletimize ve temsil ettiğimiz makama hürmetsizlik olarak görüyoruz. Bunun için bugüne kadar hep sabırla, vakarla davrandık. Bizim boş işlerle, boş sözlerle oyalanacak zamanımız yok. Bizim gündemimiz, hedefimiz, niyetimiz belli. Biz, Türkiye Yüzyılı'nı inşa etmenin derdindeyiz."

"Ne hazindir ki muhalefet bizim bu vizyonumuzu hiçbir zaman anlamadı"

Milletin refahını, huzurunu, gelirini artırma peşinde olduklarını belirten Erdoğan, "Biz Türkiye Cumhuriyeti'ni muasır medeniyetler seviyesinin de üstüne çıkarmanın gayretindeyiz. Yeni bir dünya kurulurken Türkiye bu yeni küresel sistemde hak ettiği şekilde temsil edilsin diye uğraşıyoruz." dedi.

Bu hedeflerine ulaşana kadar da mücadeleyi bırakmayacaklarını ifade eden Erdoğan, 23 yıl boyunca hep geleceğe odaklandıklarını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Politikalarımızı hep orta ve uzun vadeli bir bakış açısıyla belirledik. Mevcut sorunları çözüme kavuştururken 20 yıl sonra, 50 yıl sonra ortaya çıkabilecek problemlere de şimdiden çareler geliştirdik. Ne hazindir ki muhalefet bizim bu vizyonumuzu hiçbir zaman anlamadı. Ülkemizdeki kimi ideolojik çevreler bizim ufkumuzu asla kavrayamadı. Ülkenin yüksek çıkarlarını değil, kendi küçük menfaatlerini düşündüler. Bunların nasıl bir zihin yapısına sahip olduklarını geçen hafta bir kez daha gördük."

"İddia ettikleri gibi kadınları rencide edecek hiçbir durum yoktu"

Bir futbol maçında futbolcuların, Sağlık Bakanlığının yürüttüğü normal doğum kampanyasına ilişkin pankartı taşımaları üzerine çıkan tartışmalara değinen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tartışmaları eminim sizler de takip etmişsinizdir. Bir futbol kulübümüz, Sağlık Bakanlığımızın yürüttüğü bir farkındalık kampanyasına destek olmak için sahaya bir pankartla çıktı. Pankartta hakaret yoktu, eleştiri yoktu, kimseye bir saygısızlık yoktu. Onların iddia ettikleri gibi kadınları rencide edecek hiçbir durum yoktu. Peki ne vardı? Sadece çok önemli bir konuya dikkati çekme niyeti vardı. Son yıllarda ülkemizin kanayan yarası haline gelen bir sorunun çözümüne katkı sunma amacı vardı. Yani kulübümüz gayet masum, gayet doğru ve yerinde bir adım attı. Bunun üzerine malum odaklar hemen harekete geçtiler. Önce sporcularımızı ve futbol kulübümüzü linç ettiler, ardından projeyi yürüten Sağlık Bakanlığımızı hedef aldılar. Sonra da eleştiri oklarını hükümetimize ve şahsımıza yönelttiler. Son derece çirkin ifadelerle bir haftadır ortalığı velveleye verenlere buradan şunu soruyorum: Bakanlığımızın normal doğumu teşvik etmesi, cerrahi müdahale yerine normal doğumu özendirmesi sizi niçin bu kadar rahatsız ediyor? Sağlık Bakanlığının görevi bu milletin sağlığını korumak değil midir? Bunun için toplumda farkındalık oluşturmak değil midir? Şayet ortada dünya ortalamalarına göre bir anormallik varsa, buna çözüm üretmek, bu aşırılığın üzerine gitmek değil midir? Sağlık Bakanlığından toplum sağlığı için elindeki tüm imkanları seferber etmesi dışında Allah aşkına ne yapmasını bekliyorsunuz?"

Bilimsel verilerin, dünya ile karşılaştırılınca meselenin geldiği durumun ortada olduğunu belirten Erdoğan, "Nüfus artış hızımızın, doğurganlık oranımızın düştüğü seviye ortada. Bizleri 10 yıl, 20 yıl sonra bekleyen tehditler de apaçık ortada. Ne yapalım? Siz rahatsız oluyorsunuz diye bunlarla mücadele etmeyelim mi? Tedbir almayalım mı? Toplumu doğru yönlendirmeyelim mi? Açık ve net söylüyorum. Doğurganlık oranı ve nüfus artış hızımızın alarm verdiği bir dönemde bizim bu hezeyanlara ayıracak vaktimiz yoktur. Bu, bizim için bir beka meselesidir. Türkiye'nin geleceğini doğrudan ilgilendiren bir varoluş tehdididir. Dolayısıyla kimsenin ideolojik saplantılarla, yönlendirmelerle toplumu ifsat eden sapkın akımlarla milletimizi zehirlemesine asla müsaade etmeyiz." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu konudaki tavizsiz duruşlarını bundan sonra da muhafaza edeceklerini vurgulayarak, "Birileri karşı çıksa da biz ülkemiz ve milletimiz için en doğru olanı yapmayı kararlılıkla sürdüreceğiz." dedi.

Bağcılar Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nin bir kez daha hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, projede emeği geçenlere, sağlık çalışanlarına milleti adına teşekkür etti.

Konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu tarafından hediye takdim edildi.

Erdoğan, hastanenin açılış kurdelesini, Sağlık Bakanı Memişoğlu, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir, hekimler ve sağlık çalışanlarıyla birlikte kesti.

Kurdele kesimi sırasında Erdoğan, bakanlar, başhekimler ve doktorlarla hizmete hazır olduklarını vurguladı.

"Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi" sözünü anımsatan Erdoğan, "Kanuni Sultan Süleyman, bir devleti feda etmeyi sağlıklı bir nefes için ne yapıyor, önemsiyor. Sağlık bu kadar önemli." dedi.

Programdan notlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması sırasında vatandaşlar tarafından "Dik dur eğilme, bu millet seninle" ve "AK gençlik burada, reisinin yanında" sloganları atıldı.

Erdoğan bu sözlere "Ben de sizin yanınızdayım." diyerek karşılık verdi.

Bazı çocuklar Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "Tayyip dede" diye seslenirken, Erdoğan da çocuklara el salladı.

Erdoğan, ikindi ezanı okunurken konuşmasına ara verdi.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.