İletişim Başkanlığınca İstanbul'da düzenlenen Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi'nde, sunucu Robyn Dwyer moderatörlüğündeki "Ulusal Stratejide Yapay Zeka: Dijital Dönüşüm ve Stratejik İletişimde Hükümet Perspektifleri" başlıklı panel düzenlendi.

• Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun: Biz şuna inanıyoruz, Suriye Suriyelilerindir

Panele, Gabon İletişim ve Medya Bakanı, Hükümet Sözcüsü Laurence Ndong, Sırbistan Enformasyon ve Telekomünikasyon Bakanı Dejan Ristic, Pakistan Federal Enformasyon ve Yayıncılık, Ulusal Miras ve Kültür Bakanı Attaullah Tarar, Lübnan Enformasyon Bakanı Ziad Makary ve Togo İletişim, Medya ve Kültür Bakanı, Hükümet Sözcüsü Yawa Ahofa Kouigan konuşmacı olarak katıldı.

Ndong, Türkiye'de olmaktan mutluluk duyduğunu belirterek, Stratcom gibi bir etkinlik düzenlendiği için İletişim Başkanlığı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür etti.

Laurence Ndong yapay zeka teknolojisinin toplumu şekillendiren bir şey haline geldiğini vurgulayarak ülkesinin yapay zeka alanındaki çalışmaları hakkında bilgi verdi.

Yapay zekanın dezenformasyonla mücadelede önemli bir rol oynadığını belirterek, ülkesinin yapay zeka teknolojilerini özellikle kadınları ve gençleri ön planda tutarak vatandaşlarının yararına kullanmaya çalıştığını ifade etti.

"Sadece yapay zekanın değil herhangi bir teknolojinin yanlış kullanılması tehlikeli"

Ristic de Stratcom'a davet edildiği için teşekkür ederek, yapay zekanın dünya genelinde kullanımının fazlalığına dikkati çekti.

Ülkesinin yapay zeka teknolojilerinin geliştirilmesi ve kullanılmasında vatandaş odaklı olmaya çalıştığını belirten Ristic, elektronik eğitim, elektronik tarım, elektronik turizm gibi alt portallarla, vatandaşlarının dijital dünyayı daha yakından anlamasını sağlayan hizmetlere sahip olduklarını söyledi.

Ristic, sadece yapay zekanın değil herhangi bir teknolojinin yanlış kullanılmasının tehlikeli olduğuna işaret ederek, bütün dünyada yapay zekanın daha profesyonel ve etik bir şekilde kullanılması gerektiğini belirtti.

"Dezenformasyon ve mezenformasyonla mücadele bağlamında bu tür fırsatlardan yararlanmalıyız"

Tarar da Türkiye'de olmaktan mutlu olduğunu ve İstanbul'un kendisine hep mutluluk verdiğini dile getirdi.

Gençlerin bilgi teknolojileri konusundaki becerilerini geliştirmeye çalıştıklarını söyleyen Tarar, "Dünya Ekonomik Forumu raporu şunu söylüyor, küresel eğilimlere baktığımızda ve neslimizin karşı karşıya kaldığı en büyük zorluğa baktığımızda bunun yanlış bilgilendirme ve dezenformasyon olduğunu görüyoruz. Dezenformasyon ve mezenformasyonla mücadele bağlamında bu tür fırsatlardan yararlanmamız gerekiyor." dedi.

Tarar, ülkesinin en iyi standartlarla bir yapay zeka stratejisi uygulama hedefi olduğunu belirtti.

"Yeni teknoloji insanlara yardım etme amacıyla değil zarar verme amacıyla kullanıldı"

Makary ise Stratcom'da olmaktan mutlu olduğunu söyleyerek, davet edildiği için teşekkürlerini sundu.

İsrail'in Lübnan'a saldırılarına değinen Makary, "Bildiğiniz gibi ülkemiz çok yıkıcı bir savaşın içinde kaldı. Yerinden edilen insanlar oldu. Köyler neredeyse ortadan kaldırıldı. Şehitler verildi ve özellikle de pek çok insan ülkeden ayrıldı." dedi.

Makary, İsrail'in saldırıları sırasında yapay zekanın ülkesi için olumlu bir deneyim teşkil etmediğini vurgulayarak, yeni teknolojinin insanlara yardım etme amacıyla değil zarar verme amacıyla kullanıldığına dikkati çekti.

Ülkesinin teknoloji konusunda Lübnan halkı arasında bir farkındalık yaratmaya çalıştığını belirten Makary, bunu dijital araçların etkin bir şekilde kullanılması konusunda önemli olduğuna dikkati çekti.

"Yapay zeka insanın hizmetinde olan bir şey"

Kouigan da ülkesinde genç nesillerin tarım, suya erişim, hava durumu tahminleri konusunda çözüm üretmek istediklerine işaret ederek, Togo'nun gençlere bu fırsatları sunabilmek için bir yapay zeka stratejisi geliştirme çabasında olduğunu belirtti.

Yapay zekanın etik ve vicdan olmadan korkutucu olabileceğini belirten Kouigan, "Yapay zeka insanın hizmetinde olan bir şey. Tam tersi olmamalı." dedi.

Kouigan, farkındalık yaratmak amacıyla Stratcom gibi bir etkinlik düzenlediği için Türkiye'ye teşekkür etti.

Filistin'in telekomünikasyon vizyonu ele alındı

Zirvede "Dijital Dönüşümü Şekillendirmek: Filistin'in Telekomünikasyon Vizyonu" oturumu düzenlendi.

Sunucu ve gazeteci Nadira Tudor'un moderatörlüğünü üstlendiği oturumda Filistin Telekomünikasyon ve Dijital Ekonomi Bakanı Dr. Abed-Alrazzaq Natsheh konuşmacı olarak katıldı.

Natsheh, konuşmasında Gazze'de farklı zorluklarla karşılaştıklarına işaret ederek, ​​​​​​​dijitalleşmenin ekonomi ve büyümeye katkılarına değindi.

Gazze'deki telekomünikasyon altyapısının yüzde 80'inin tamamen tahrip edildiğine dikkati çeken Natsheh, dijital altyapının sağlık ve eğitim gibi hizmetlere erişim sağladığı için oldukça önemli olduğunu vurguladı.

Natsheh, Gazze'deki dijital altyapıyı tekrar inşa etmek istediklerini kaydederek, "Filistin'de sadece günümüzü değil, geleceğimizi de düşünmeliyiz." dedi.

Bakan Natsheh, Filistin'in tekrar inşası sırasında, altyapı, siber güvenlik ve insan kaynakları gibi alanlara yönelik reformlarda dijital araçları kullanmanın önemli olduğunu ifade etti.

"Güçlü ve dirençli bir altyapı oluşturabilmek için dijital ekonomi ilerleyen süreçlerde bizim odak noktamız olacak."

Gazze'de yaşananların ilk kriz olmadığını Natsheh, "Gazze'deki insanların zorluklara karşı çözüm bulmaya çalışmaları ve gösterdikleri direnç bizim için bir umut oluyor." dedi.

Natsheh, inovasyonları ve hizmetleri yerelleştirmenin planlarındaki öncelikli maddelerden olduğunu belirterek, akademisyenler, özel sektör ve hükümetin bir arada olduğu bir model geliştirmeyi planladığını açıkladı.

Gazze'de yapay zeka kullanılan bir veri platformu geliştirdiklerini belirten Natsheh, bu platformun telekom firmalarına nerelerde sinyallerini ve altyapılarını iyileştirmeleri gerektiği konusunda bilgi sağladığını belirtti.

Natsheh, özgürleşme ve bağımsızlık için dijital inovasyonun önemli olduğunu vurgulayarak, "Güçlü ve dirençli bir altyapı oluşturabilmek için dijital ekonomi ilerleyen süreçlerde bizim odak noktamız olacak." diye konuştu.

Azerbaycan Cumhurbaşkanı Müşaviri Hacıyev: Yapay zeka büyük oranda fayda sağladı

Azerbaycan Cumhurbaşkanı Müşaviri Hikmet Hacıyev, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Washington DC Araştırma Direktörü Kılıç Buğra Kanat moderatörlüğünde yapılan "Yapay Zeka ve Stratejik İlerleme: Azerbaycan'ın Geleceği için Bir Vizyon" başlıklı oturumda konuştu.

Türkiye'de bulunmaktan onur ve gurur duyduğunu söyleyen Hacıyev, insanlığın psikolojik, etik ve mental açıdan yapay zeka teknolojilerine hazır olup olmadığının düşünülmesi gerektiği söyledi.

Hacıyev, teknolojiye karşı gelinemeyeceğini belirterek, "Ancak diğer yandan bizim dikkate almamız gereken şey teknolojinin getirdiği fırsatlar. Bu bağlamda yapay zeka önceliklerden bir tanesi bizim ülkemizde." dedi.

Yapay zeka teknolojilerinin Azerbaycan medyası ve diplomasisinde günlük olarak kullanıldığının altını çizen Hacıyev, 2. Karabağ Savaşı sırasında yapay zeka kullanılarak ülkesinin çok yoğun bir dezenformasyonun odağı olduğunu ifade etti.

Hacıyev, söz konusu dezenformasyona karşı ülkesinin de yapay zeka kullanarak yanıt verdiğini söyleyerek, "Bu açıdan bakacak olursak yapay zeka bize gerçekten çok büyük oranda fayda sağladı. (Kaynağı) Tespit etmek ve dezenformasyona karşı yaptığımız savaşta bir farkındalık oluşturmamızı sağladı. Dezenformasyona karşı koymak için bir metodoloji geliştirdik." diye konuştu.

İklim değişikliği üzerine yıllık değerlendirmeler yapmak üzere düzenlenen COP29'un bu sene başkent Bakü'de yapıldığını hatırlatan Hacıyev, "Azerbaycan, iklimle ilgili çok önemli bir olaya, çok önemli bir toplantıya ev sahipliği yaptı. Bu çok kolay bir olay değildi." dedi.

Hacıyev, yapay zekanın dezenformasyonun kaynağının tespiti konusunda çok etkili bir araç olduğuna işaret ederek, "Yapay zekanın daha profesyonel bir şekilde dezenformasyon kampanyaları için kullanılabilmesi mümkün." ifadelerini kullandı.

Yapay zekanın küresel bir konu olduğunu belirten Hacıyev, söz konusu teknolojinin etik bir çerçevesi olması gerektiğine dikkati çekti.

Hacıyev, küresel toplum olarak bir araya gelerek yapay zeka yönetişimi konusunda konuşulması gerektiğini vurgulayarak, "Bunun hem yasal hem de uluslararası hukuk bağlamda düzenlemelerini yapmak durumundayız. Etik sınırların çizilmesi çok önemli." dedi.

"Veri güvenliğiyle kamu yararını sağlama" 

Zirvede "Yapay Zeka Çağında Dijital Şeffaflık: Veri Güvenliği ile Kamu Yararını Sağlamak" başlıklı panel gerçekleştirildi.

Global Persuasion Strategies Müdürü Dr. Nancy Snow'un moderatörlüğünü yaptığı panele Bosna Hersek Dışişleri Bakanlığı Danışmanı Dino Selimoviç, İspanya Nebrija Üniversitesinden Prof. Dr. Carlos Galan Cordero, All Tech is Human Yardımcı Direktörü Sandra Khalil, CeSPI Türkiye Gözlemevi Bilimsel Direktörü Dr. Valeria Giannotta ve Innovative Solution Partners Inc. Kurucu Ortağı ve Üst Yöneticisi (CEO) Mariyah Saifuddin konuşmacı olarak yer aldı.

Bosna Hersek Dışişleri Bakanlığı Danışmanı Selimoviç, dijitalleşmenin, yolsuzluğun önüne geçmekte önemli rol oynadığını belirterek, dijital araçlarla bireylerin yolsuzluk yapma ihtimalinin azaltıldığını vurguladı.

Bosna Hersek'in Avrupa'nın kalbinde, Avrupa Birliği'ne (AB) tam üyelik yolunda bir ülke olduğunu kaydeden Selimoviç, kendilerini AB ile hizaladıklarını söyledi.

Selimoviç, "Kişisel verilerin korunmasına dair yeni bir kanunumuz hazırlanıyor. AB Genel Veri Koruma Tüzüğü (GDPR) ile bağlantıları olacak. Yapay zeka stratejimiz, henüz hükümet seviyesinde yok fakat bu konuyla ilgili tartışmalar yapılıyor." ifadelerini kullandı.

Selimoviç, AB'nin Yapay Zeka Yasası'nı izleyeceklerini ve bu regülasyonları kendi çalışmalarına adapte edeceklerini dile getirdi.

İspanya Nebrija Üniversitesinden Cordero da ülkesindeki veri korumayla ilgili şeffaflık kanunlarına değindi.

Bilgiye erişimde sektörlerde vatandaşların güvenliğinin korunmasının önemine dikkati çeken Cordero, İspanya'da siber güvenlikle ilgili çok sayıda kanunun olduğunu söyledi.

Cordero, hükümetin regülasyonları konusunda da bilgi sahibi olmanın önemini vurguladı.

All Tech is Human Yardımcı Direktörü Khalil de yapay zekanın kullanımının etik ve toplumsal değerlerle eş güdümlü olması gerektiğini belirterek, "sorumlu yapay zeka" ilkelerinin önemine değindi.

Yapay zekanın kötü ya da kötücül niyetleri bulunan bir şey olmadığını vurgulayan Khalil, yapay zekayı iyi yönde kullandırmanın gerekliliğinin altını çizdi.

Khalil, kullanıcıların sürekli yapay zeka eğitimleri almalarını istediklerini belirterek, kararların yapay zekayla nasıl alındığının şeffaf olması gerektiğini vurguladı.

Fikir liderleri gibi hareket ettiklerini anlatan Khalil, konunun uzmanlarını bir araya getirip seslerini duyurmaya çalıştıklarını kaydetti.

CeSPI Türkiye Gözlemevi Bilimsel Direktörü Dr. Valeria Giannotta, uluslararası sistemin birçok zorlukla karşı karşıya kaldığını belirterek, "Kesinlikle yapay zeka yepyeni bir noktayı açmış oldu. Yapay zekayı tekerliğin icadı gibi düşünebiliriz." değerlendirmesini yaptı.

Giannotta, "Sadece yerel adalet için değil global adalet için de Türkiye'nin çok önemli bir rol oynadığını düşünüyorum." dedi.

En büyük hibrit tehditlerden birinin dezenformasyon olduğunu kaydeden Giannotta, "Türkiye'nin yerel bir aktör olarak gerçekleri TRT, Anadolu Ajansı ve İletişim Başkanlığının çalışmalarıyla yansıtmasının" çok önemli ve gurur verici olduğunu dile getirdi.

Giannotta, İtalya'dan geldiğini belirterek, şunları söyledi:

"Bu tür krizler olduğunda medyanın bilgiyi nasıl portrelediğini, Avrupa'da nasıl yansıttığını, resmettiğini biliyorum. Bazen sanki bir eşleşmeme olabiliyor ama Türkiye'de hakikaten bu cesaret, bu saygınlık, bu onur var. Nasıl anlatacağını hatta bir eleştiri dahi gelse nasıl resmedeceğini daha iyi biliyorlar ve bu konuyla ilgili de İletişim Başkanlığının yapmış olduğu önemli yatırımlar da var. Mesela dezenformasyon platformu var. Gerçeklerin kontrol edildiği bir platform, Fact-Checking platformu var. Süreçlerin, arka planın, bilginin ana kaynağının önemsendiği bir süreç işletiyorlar. Bence çok önemli."

Giannotta, Türkiye'nin kamu diplomasisi konusunda oldukça aktif olduğunu belirterek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Dünya 5'ten büyüktür." ifadesinin çok anlamlı olduğunu dile getirdi.

İsrail'in Gazze'ye saldırıları yönündeki haberleri Batı medyasında göremediklerini kaydeden Giannotta, "İtalya'da ben aslında çok fazla haber izlemiyorum. Haber okumuyorum çünkü gerçek bilginin Türkiye'den geldiğini biliyorum. Bu, tabii İletişim Başkanlığı sayesinde gerçekleşiyor." diye konuştu.

Giannotta, devlet medyasının sahadan haber yapmasının önemine dikkati çekerek, "Suriye'de mesela bir gelişme yaşandığında ilk Türk gazeteciler oraya gittiler. İlk bilgi kaynağı onlar oldular bizler için. Bu nedenle bu tür sürdürülebilir iletişim kampanyalarının önemli olduğuna inanıyorum." değerlendirmesini yaptı.

Innovative Solution Partners Inc. Kurucu Ortağı ve CEO'su Mariyah Saifuddin de yapay zekanın yeni olmadığını, uzun süredir var olduğunu söyledi.

Verilerin işlenmesinin önemine dikkati çeken Saifuddin, verileri en iyi şekilde işlemeyi ve ondan faydalanmayı amaçladıklarını dile getirdi.

Saifuddin, tedarik zincirinin Kovid-19 salgını sırasında çok hasar aldığını belirterek, tedarik zincirinin iyileştirilmesi konusunda çalışmalar yürüttüklerini anlattı.

Stratcom Summit '24

Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi 2024, stratejik iletişim alanında dünyanın önde gelen liderleri, uzmanları ve profesyonellerini "İletişimde Yapay Zeka: Eğilimler, Tuzaklar ve Dönüşüm" temasıyla 13-14 Aralık'ta İstanbul'da yeniden bir araya getirdi.

Yeni teknolojiler ve yapay zekanın iletişim alanında sunduğu yeni fırsatlar ve deneyimler üzerinde durmayı, aynı zamanda bu durumun meydana getirebileceği çeşitli sorunlara dikkat çekmeyi amaçlayan forumda, yapay zeka haberciliği, konvansiyonel medyada yeni teknolojilerin kullanımı, yeni medya, içerik üretimi, dezenformasyonla ve bilgi düzensizlikleriyle mücadele, bilgi güvenliği ve etik konular, stratejik iletişim çatısı altında tartışma zemini buluyor.

Zirvede "Uluslararası Stratejik İletişimde yapay zeka: Küresel İş Birlikleri ve Yasal Düzenlemeler" oturumu düzenlendi.

Prof. Dr. Deanna Sellnow'un moderatörlüğünü üstlendiği oturumda Hankuk Yabancı Diller Üniversitesi'nden Prof. Dr. Giwoong Jung, Louisville Üniversitesi'nden Prof. Dr. Karen Freberg, Forward Thinking direktörü Oliver Mc Ternan, siyasi analist ve iletişim stratejisti Jurgen Klaus ve Yapay Zeka Politikaları Derneği (AIPA) Başkanı Zafer Küçükşabanoğlu katıldı.

Jung, konuşmasında, yapay zekaya dair riskleri hafifletmek için bu alanda standartların belirlenmesi ve bir rehber hazırlanması gerektiğini söyledi.

Yapay zekayı süper zeka olarak nitelendiren Jung, uluslararası ve milli çıkarların korunması için ise bu tür yasal düzenlemelerde küresel işbirliğinin önemine işaret etti.

Jung, batılı ulusların yüzyıllar boyunca dünyada güçlü bir etkisinin olduğunu ancak güç dinamiklerinde yapay zeka çağında değişikliler beklendiğini vurgulayarak, "Yapay zekada ilerleyenler gelecek yıllarda öne çıkacak." dedi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Dünya beşten büyüktür" ve Türkiye Yüzyılı" söylemlerini hatırlatan Jung, Türkiye'nin bu tür hedeflerini gerçekleştirmesi için yapay zekada işbirliği yapması gerektiğini dile getirdi.

Jung, her ulusun yapay zekadan eşit ve hakkaniyetli şekilde yararlanabilmesi ve bu alanda etik değerlerin öncelenmesine, hesap verilebilirlik ve şeffaflığın önemine dikkati çekti.

Freberg, yapay zekanın çeşitli zorlukları da beraberinde getirdiğini aktararak bu alanda birçok tarafı bir araya getirmenin gerekliliğini belirtti.

Niyetlere bakarak yapay zekada "tuzakların" nerelerde olduğunun tespit edilebileceğini kaydeden Freberg, "Yapay zekayı biz yarattık. Niyetlere bakarak bazı zorlukları ortadan kaldırabiliriz." ifadesini kullandı.

Freberg, işbirliği ve eğitimin söz konusu sahada kritik öneme sahip olduğuna işaret ederek "Zorluklara karşı proaktif olmamız lazım." dedi.

Yapay zeka hayatının büyük bir kısmını etkiler hale geldiğini söyleyen Mc Ternan ise insanların bilgiye erişim haklarına ve şeffaflığın göz önünde bulundurulması gerektiğini aktardı.

Mc Ternan, bu alana dair yasal düzenlemeler yapılırken araştırma yapılmasının altını çizerek "Doğru bilgiyle kanunlar yapılmalı." yorumunu yaptı.

Yapay zekada teyit mekanizmalarının da etkin şekilde kullanılmasının önemine değinen Mc Ternan, gücü ele geçirmenin değil insan haklarının korunması gerektiğini düşündüğünü aktardı.

Klaus da zirve nedeniyle İletişim Başkanlığına teşekkür ederek başladığı konuşmasında, "Yapay zekada insan haklarına odaklı ve topluma faydalı etik bir anlayış oluşturmak gereklidir." değerlendirmesinde bulundu.

Yapay zekanın çok faydalı bir araç olduğunu, kullanım amacına bağlı olarak farklılık gösterebileceğini yorumunu yapan Klaus, "Yapay zekayı ne kadar öğretirseniz o kadar geliştirirsiniz." dedi.

Klaus, ayrıca, yapay zeka ile ilgili yapılacak düzenlemelerin içeriği uygulanış şekillerini çok önemli olduğuna dikkati çekti.

Küçükşabanoğlu, yapay zekanın evrenin varoluşu ve hayatın başlangıcının ardından en büyük üçüncü gelişme olarak görüldüğünü dile getirdi.

İnsanlığın yapay zeka dönüşümüne hazır olmadığını ancak geç kalmadan hazır olunması gerektiğini vurgulayan Küçükşabanoğlu, bu alanda uluslararası işbirliğinin önemli olduğunu kaydetti.

Küçükşabanoğlu, yapay zeka alanındaki çalışmalara dikkati çekerek, "İklim değişikliği gibi yapay zeka konusunda da birlikte çalışmalıyız." dedi.

Yapay zekanın itibar zedeleyebileceği, manipülasyona açık olduğu ve krizlere yol açabileceği hatırlatmasında bulunan Küçükşabanoğlu, bu alanda farkındalıkların artırılması için eğitimin ve yapılacak çalışmaların önemini vurguladı.