
TBMM
TBMM Genel Kurulu'nda, MHP'nin, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç hakkında TRT ve Anadolu Ajansı'na ilişkin verdiği gensoru önergesinin gündeme alınması reddedildi.
Gensoru önergesi üzerinde konuşan Arınç, gensoruda yanlışlık olduğunu, TRT ve AA'yı hukuken yan yana getirmenin mümkün olmadığını belirterek, iki kurum hakkında da bühtanda bulunduklarını söyledi.
TRT'nin KİT olduğunu ve her yıl TBMM KİT Komisyonu'nda hesap verdiğini, kendi kanununa göre özerk ve tarafsız, kamu yayıncılığı yaptığını, AA'nın ise 1920 yılında Atatürk tarafından kurulmuş ve hukuki statüsü Anonim Şirket olduğunu anlattı.
TRT'nin kaderi bu...
TRT'nin her zaman eleştirildiğine işaret eden Arınç, ''TRT'nin kaderidir bu. Muhalefettekiler onu iktidarın borazanı olarak suçlar, kendileri iktidara gelir, iktidardakiler muhalefete düşer, onlar da TRT'yi yanlı yayın yapmakla suçlar. Böyle gelmiş böyle gidecekse bunu sadece bizim üzerimize yıkmanın adalet ve insafla ölçüsü yok'' diye konuştu.
MHP Grubu'ndan 10 tane çıktı
Kurum içerisinde yakınları işe alma veya kendi yandaşları kayırma iddiasının da bulunduğuna dikkati çeken Arınç, şöyle konuştu:
''Eğer şunu söylüyorlarsa, 'siz yakınlarınızdan TRT'ye aldırdığınız kızınız, oğlunuz, damadınız, baldızınız...' Yedi sülalemi arasanız bulamazsınız. Olabilirdi de ama yok. Dolayısıyla bana bühtanda bulunmayın. Ben bu konuda hassas bir insanım. Birinci, ikinci, üçüncü, yedinci göbek ötesine kadar TRT'de çalışan bir kişi bile yok. Ama ben farklı bir şey yaptım. Merakınızı gidermek için şöyle bir liste çıkardım: Madem MHP Grubu bana gensoru vermiş ve beni kadrolaşmakla suçluyor. Acaba MHP Grubu'ndan bazı arkadaşların eşleri, baldızları, çocukları bu kurumda var mıdır? İlk elemede 10 tane çıktı.''
Yayıncılıkta yüz akı
Arınç, konuşmasının sonunda, ''ciddi olalım, cesur olalım ve namuslu olalım'' diyerek, eskiden ''çiftlik'' olarak bilinen kurumu bugün 15 kanalla dünyaya hitap eder hale getirdiklerini, ayrıca 12 radyosu, internet üzerinden 32 dilde yayın yapan radyoları, dergileri ve dış satımları olduğunu anlattı. Arınç, ''2008'den beri muhteşem kurum haline geldi. Dış yapım, iç yapım ölçülerine dikkat ediyoruz'' dedi.
AA ile ilgili olarak Plan ve Bütçe Komisyonu'nda tablo verdiğini, onun da örneklerini çıkardığını ve grup başkanvekillerine vereceğini ifade eden Arınç, ''Biz hiçbir yeri çiftlik olarak kullanmıyoruz. Birilerinin çiftlik haline getirdiği şişmiş, irileşmiş, hantallaşmış kurumları çok şükür Türkiye'nin yayıncılığında yüz akı olarak milletimizin huzurlarına getiriyoruz. Gensoru önergesinde bahse konu edilen hiçbir şey doğru değil'' dedi.
Tek bir dosya var o da...
Arınç, CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce'ye, ''(Onun canı cehenneme, bunun canı cehenneme, şunun canı cehenneme) diyorsunuz. Bir gün sizden biri 'senin de canın cehenneme' diyebilir. Kaldı ki Çorum'da birisi söyledi bunu. Siz sadece Obama, Esed için değil, 'Erdoğan'ın da canı cehenneme' diyorsunuz. Yarın sizden birileri de diyebilir. Kendinize gelin, siz Azrail misiniz herkesi cehenneme gönderiyorsunuz?'' diye konuştu.
Arınç'ın konuşmasının ardından sataşma olduğu gerekçesiyle söz alan CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, kendisine ''Azrail misin'' diyerek hakaret edildiğini iddia etti.
İnce, "Ben Irak'taki Müslümanlar bombalanırken, emperyalistlere karşı çıkarım. Ben herkese de bu anlamda 'canın cehenneme' derim. Bu benim Azrail olduğum anlamına gelmez. Bu benim önce sözünü ettiğiniz gibi namuslu, dik durduğum, boyun eğmediğim anlamına gelir'' dedi.
Bülent Arınç da sataşma gerekçesiyle söz alarak, "(namus, ahlak) diyerek sözlerini bitiriyor. Tamam. Şu Meclis'te 550 kişi var. Rahmetli olan da var. Ahlaktan, adaletten, namustan bahsedilecek olsa sizin en son konuşmanız lazım. Çünkü 549 milletvekilinin 500 tane dokunulmazlık dosyası var. BDP'de bir milletvekilinin 18 dosyası var. Ama bu milletvekillerinin içinde bir tek dosya cinsel tacizden. O da size ait'' diye konuştu.
İnce de ''sataşma'' gerekçesiyle yeniden söz aldı. İnce, "Ben yargılanmak istiyorum. Sizde birazcık yürek varsa gelin dokunulmazlığımı kaldırın" dedi.
Arınç, yeniden söz alarak, İnce'ye yönelik şunları söyledi:
''Suçluluğun telaşı içindesin. O iddianamenin içindeki mesajları okuyunca, şu koltuklar kadar insanın yüzü kızarıyor ama senin yüzün kızarmıyor. Sen Allah'tan kork. Bırak yargılanmayı. Önce istifa et. Sen kendin partili bir bayana karşı işlediğin bu haltın cezasını da göreceksin, hesabını da vereceksin'' diye konuştu.