Hazırladıkları videolarla trafik kazası mağdurlarını bilgilendiriyorlar
Trafikte Haklarım Derneği Başkanı Yasemin Usta, "Mağdurların adalet duygusunun yerine gelmesi çok önemli. Tüm trafik mağdurları adına daha caydırıcı, adil cezalar istediğimizi ifade ediyorum" dedi.
Ankara
Trafikte Haklarım Derneği Başkanı Yasemin Usta, kanıksanmış trafik kazalarındaki can ve hak kayıplarına "dur" diyebilmek için kurdukları derneğin YouTube kanalı ve internet sitesinde çeşitli konularda yayımladıkları videolarla mağdurları bilgilendirmeye çalıştıklarını söyledi.
Usta, AA muhabirine, kuzeni Gökhan Demir'i 2012'de trafik kazasında kaybetmesinin ardından 6 Mayıs 2015'te, Trafik Haftası'nda derneği kurduklarını belirtti.
Kazaya aşırı hızlı, hatalı sollama yapan ve ehliyetsiz bir sürücünün neden olduğunu, dava sürecinde birtakım haksızlıklar yaşadıklarını ifade eden Usta, "Acımı sosyal faydaya dönüştürmek istedim. Bu süreçte edindiğim bilgi ve birikimleri de diğer trafik kazası mağdurlarına aktarmak istedim. Kanıksanmış trafik kazalarındaki can ve hak kayıplarına 'dur' diyebilmek için bu derneği kurduk." diye konuştu.
Usta, trafik mağdurlarının sevdiklerini kaybettikten ya da engelli kaldıktan sonra uzun yıllar hukuk mücadelesi vermek zorunda kaldığına işaret ederek, bu süreçte "hasar danışmanlık" adı altında kötü niyetli kişilerin, mağdurların tazminat haklarını almaya çalıştığını bildirdi.
"Türkiye'nin her yanına videolarla ulaşabiliriz dedik"
Kişinin haklarını savunabilmesi için öncelikle bunları iyi bilmesi gerektiğini vurgulayan Usta, "Tek tek herkese danışmanlık hizmeti verme şansımız yok. Türkiye'nin her yanına videolarla ulaşabiliriz dedik. Trafik mağdurlarını bilgilendirmek amacıyla YouTube kanalımızda ve internet sitemizde ceza, tazminat, sigorta hukuku, engelli hakları ve travma psikolojisi konularında 200'e yakın video yayımladık." ifadelerini kullandı.
Usta, bunun yanı sıra İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı ile iş birliği içinde kamu spotları çektiklerini ve trafik mağdurlarının seslerini duyurmasına yardımcı olduklarını söyledi.
Derneğin, doğuştan ya da trafik kazası sonrası engelli olan kişilere ilişkin yürüttüğü çalışmalara değinen Usta, ehliyet almak isteyen farklı engelli gruplarından 15 bireye Formula 1 pistinde güvenli sürüş eğitimi verdiklerinden bahsetti.
Usta, Türkiye'de son yıllarda ölümlü ve yaralanmalı kazalarda çok ciddi azalma olduğuna işaret ederek, buna rağmen trafik güvenliği konusunda yapılanların yeterli olmadığını dile getirdi.
"Yüz kızartıcı bir suç olarak algılanmıyor"
Trafik güvenliği sorununun birçok paydaşı ilgilendirdiğini anlatan Usta, "Trafik suçlarının toplum tarafından yüz kızartıcı bir suç olarak algılandığını düşünmüyorum. Hep kötü şeyler başkasının başına gelirmiş gibi yaşıyoruz ama hiç mağdur oluruz diye düşünmüyoruz." dedi.
Trafik suçlarının, yargılama sürecinde "suç" olarak algılanmadığını savunan Usta, şöyle devam etti:
"Genelde asli kusurlu sürücülere 2 ila 5 yıl arasında bir ceza takdir ediliyor. Asli kusurlu bir sürücüye bir kişiyi öldürmüş olmasına rağmen 24 eşit taksitle para cezası verildiğini haberlerden çok iyi biliyoruz. Baktığımızda cezaların hiçbir caydırıcı tarafı kalmıyor maalesef. Cezalar yeterince caydırıcı olmadığında da korkunç sonuçlar, acılar kaçınılmaz oluyor. Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı, ceza puanı dolanların ehliyetine belli süre tedbir koyabiliyor. Fakat maalesef ölümlü kazalarda Türk Ceza Kanunu'ndaki bir maddeden dolayı infaz gerçekleştikten sonra ehliyetine tedbir konuluyor. Bu çok acı bir şey. İstemeden de kazaya sebebiyet vermiş olabilirsiniz, birinin ölümüne neden olmuş olabilirsiniz, istemeden yaptığı bir kaza sonrası sürücünün psikolojisi o koltuğa geçmek için acaba hazır mı? Hem kendi hem de karşı tarafın canı için yine tehlike arz ediyor."
"Daha caydırıcı, adil cezalar istiyoruz"
Usta, geçen sene nisanda, kamuoyunda "İnfaz Yasası" olarak bilinen kanunda trafik suçlarını da ilgilendiren değişiklikler yapıldığını anımsatarak, "Koşullu salıverme süresi, 30 Mart 2020 öncesi işlenen suçlarda 3/2'den 1/2'ye indirildi, denetimli serbestlik süresi 3 yıla çıkarıldı. Yani 30 Mart 2020 tarihi öncesi işlenen bir trafik suçu nedeniyle 6 yıl ceza alan bir kişi, bir gün bile cezaevine girmeyecek. Bunun örneğini, adı trafik kazasına karışmış ünlü kişilerde görüyoruz. Koşullu salıverme süresi, 30 Mart 2020 sonrası da yine 3/2 oranında değil 1/2 oranında uygulanacak. Yani 4 yıl ceza alan birinin cezası yarı oranda azaltılacak, ikinci senesi için de denetimli serbestlik uygulanacak yani bir yıl cezaevine girecek." ifadelerini kullandı.
Usta, "Asli kusurlu bir sürücünün cezası, hiçbir şekilde para cezasına çevrilmemeli. Çünkü bizlerin, mağdurların adalet duygusunun yerine gelmesi de çok önemli. Mahkemelere gittikçe o travmaları tekrar tekrar yaşıyoruz. Buradan bir mağdur olarak, tüm trafik mağdurları adına daha caydırıcı, adil cezalar istediğimizi ifade ediyorum." diye konuştu.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.