ANKARA

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'na konuk oldu, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

7 Ağustos ve 15 Temmuz'un, Türkiye'de darbe yapılamayacağının herkese ispatı olduğunu ifade eden Bozdağ, şöyle konuştu:

"7 Ağustos, 15 Temmuz'un mesajı nedir derseniz, bundan böyle darbelerin Türkiye'de yapılamayacağının, yapmak isteyenler olursa milletin buna asla izin vermeyeceğinin dosta ve düşmana ilanıdır. 'Ben istiklalimi de istikbalimi de tayin ederim' diyor millet. Dışarıdaki güçlerin talimatıyla hareket eden maşalar ya da içimizdeki hainler asla Türkiye'de kader tayini yapamazlar, gelecek tayini yapamazlar." 

"Gülen kullanışlı maşa olma vasfını yitirdi"

Bozdağ, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in maşa vasfını yitirdiğini vurgulayarak, "Artık Fetullah Gülen, ABD için de başka bir ülke için de kullanışlı bir maşa olma vasfını yitirmiştir." dedi

"ABD Gülen'in iadesi konusunda görüşüyor"

Gülen'in iadesi konusunun ABD makamlarınca görüşüldüğünü hatırlatan Bozdağ, şunları kaydetti:

"ABD yetkililerinin bugüne kadar yaptığı açıklamalarına baktığımızda şu mesaj çıkıyor, Fetullah Gülen'in iadesi konusunu tartıştıkları, görüştükleri, bu konudaki talepleri önemsedikleri çıkıyor. Zira bugüne kadar bir iade talebi hakkında ABD makamları bu kadar bir değerlendirme şimdiye kadar yapmadılar. Biz bunu olumlu bir gelişme olarak değerlendiriyoruz."

"ABD'nin Gülen teröristini Türkiye'ye iade edeceğine inanıyorum"

ABD'nin, FETÖ elebaşı Gülen'in iadesini dikkatle gözden geçireceğine inandığını belirten Bozdağ, "İki ülke halkı arasında olumsuzluğa yol açan, halkları olumsuz etkileyen bu tutumu ABD'nin bir kez daha gözden geçirmesi gerektiğine inanıyorum. ABD yetkililerinin de ben gözden geçireceğine inandığımı ifade etmek isterim çünkü ABD büyük bir devlettir. Sonunda bu büyük devlet, o büyüklüğünün gereğini yapacaktır. Bu Fetullah Gülen teröristini Türkiye'ye iade edeceğine inanıyorum." dedi.

"3 bin hakim ve savcı alacağız"

Bozdağ, Adalet Akademisinin bu ay sonunda yazılı ve sözlü sınavlarını yapacağını belirterek, HSYK'nin eylül ayı gelmeden bunları kabul edeceğini, böylelikle yargıda bir boşluk olmayacağını bildirdi.

Adli tatilde çok istisnai durumlar dışında yargılama yapılamadığını da aktaran Bozdağ, şunları kaydetti:

"Vatandaşımızın işlerinde yargılama faaliyetlerinde herhangi bir aksama bir sorun olmayacak. Kasım ayında yapmayı düşündüğümüz bin 500 kişi hakim ve savcı alımı sınavı vardı. Bu yaşanan gelişmeler üzerine de 3 bin kişi hakim ve savcı alacağız. Bunların 800'ü avukatlıktan hakim ve savcı olacak. 2 bin 200'ü de diğer hukuk fakültesi mezunlarından hakim ve savcı alımı olacak. Bunları da hemen araziye eğitimleri biter bitmez süreceğiz. İhtiyaca göre HSYK'nın bir yıla düşürme imkanı var. Gerekirse yasada değişiklik yapıp daha öne de çekebiliriz. Yargıda işi olan insanlarımız yargı ne olacak diye düşünmesin. Yargının hali bundan sonra daha iyi olacaktır."

"İstihbarat okulları zinciri artık faş olmuştur"

Darbe girişiminin ardından FETÖ yapılanmasının deşifre olduğuna işaret eden Bozdağ, "İstihbarat okulları zinciri artık faş olmuştur. Türkiye'de artık bu iş bitmiştir, başka ülkelerde de bitmiştir. Onun için buna yatırım yapmak, akıllı bir ülkenin yapacağı bir iş kesinlikle değildir." diye konuştu.

"Ne biliyorsanız onları doğruca anlatın"

FETÖ ile ilişkisi olanlara "bildiklerini anlatmaları" çağrısında bulunan Bozdağ, "Buradan, terör örgütüyle bugüne kadar irtibatlı olan, örgütün içinde olan, şu anda bu darbe teşebbüsü nedeniyle gözaltında, tutuklu olan veya kaçan herkese söylüyorum, ülkelerini, milletini, Allah'ını, kitabını seviyorlarsa, ne biliyorlarsa onları doğruca anlatmalıdır." dedi.

"Takiye yapan bir anlayıştan söz ediyoruz"

FETÖ yapılanmasında takiyenin büyük önem taşıdığını hatırlatan Bozrağ, "Yani itikad gibi bir noktaya gelmiş. Gizle, gizle, gizle; gizlen gizlen gizlen. Bu çok önemli. Annesine, babasına, eşine, kardeşine karşı dahi kendini gizleyen tedbir, takiye yapan bir anlayıştan söz ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

"Meşru bir yapı niye kendi mensuplarına kod adı verir?"

FETÖ mensuplarının "kod ad" taşıdığını ifade eden Bozdağ, şunları kaydetti:

"Bir yere gidiyorsunuz, orada şeffaflık varsa orada her şey iyi demektir. Ama siz gittiniz bir yere, sana hemen bir kod adı veriyor. Eğer bir yerde insanlara kod adı veriliyorsa hiç tereddütsüz orası gayri meşru, gayri hukuku, gayri dini bir yerdir. Onu görmemiz lazım. Meşru, suç örgütü olmayan bir yapı niye kendi mensuplarına kod adı verir?"

"Altın nesil' dediler bir neslin altını oydular"

Örgütün yıllarca "altın nesil" yaratma çalışmalarına değinen Bozdağ, "Altın nesil' dediler, bir neslin altını oydular. Az kalsın devletimizin de altını oyacaklardı." dedi.

"İşkence iddiaları subjektif"

Darbecilere gözaltında işkence yapıldığı iddialarının iftiralara dayalı olduğunu vurgulayan Bozdağ, şöyle devam etti:

"Uluslararası kuruluşların işkence yapıldığı iddiaları, subjektif iddialar. Özellikle paralel yapının Avrupa ve Amerika'da lobi gücü çok yüksek. Sadece bunlar değil, Türkiye'nin aleyhine diğer terör örgütleri de çok ciddi lobiler yapıyorlar ve uluslararası örgütler, Türkiye ile görüşmeden, Türkiye'den herhangi bir bilgi, belge edinmeden, kendilerine gelen iddiaların, iftiraların gerçek olup olmadığına dair Türk makamlarına soru sormadan, cevap almadan rapor yayınlıyorlar."

"Türkiye işkenceye sıfır tolerans uygulayan bir ülke"

Türkiye'nin işkenceye karşı yaklaşımının açık olduğuna dikkati çeken Bozdağ, "Burada gözaltına alınmadan önceki çatışma sırasında meydana gelmiş eserleri, 'gözaltından sonraki işkencenin emaresi olarak' göstermek çok büyük bir çarpıtmadır. Dosyalar açıktır. Türkiye işkenceye karşı sıfır tolerans uygulayan bir ülkedir." diye konuştu.

"İşkence konusunu askıya almadık"

Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 15. maddesini askıya aldığını hatırlatan Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İşkence konusunu askıya almadık, ikincisi işkenceye zaman aşımını ortadan kaldırdık, sıfır toleransı biz hayata geçirdik. Bu konudaki haberler, yorumlar, Türkiye'nin haklı mücadelesini, haklı pozisyonunu gölgelemek için bu FETÖ örgütünün mensupları tarafından bilinçli şekilde, dışarıda yaptırılan, yapılan haberler, yorumlardır. Bir kısmının da parayla yaptırıldığını buradan ifade etmek isterim."

"Sarıkaya hakkında soruşturma başlatıldı"

Bozdağ, FETÖ darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında tanık olarak ifade veren Ankara Batı Adliyesi savcısı Ferhat Sarıkaya'nın durumuna ilişkin soru üzerine, "Ferhat Sarıkaya ile ilgili HSYK soruşturma başlattı. Kurul müfettişi eliyle Sarıkaya'nın durumu inceleniyor." diye konuştu.

"Adil Öksüz'ü bütün Türkiye arıyor"

Bakan Bozdağ, FETÖ'nün "hava kuvvetleri imamı" olduğu ileri sürülen Adil Öksüz'ü serbest bırakan hakimlerle ilgili HSYK tarafından başlatılan incelemeye yönelik soruya, "Adil Öksüz'ü bütün Türkiye arıyor. İnşallah kısa sürede güvenlik güçlerimiz onu bulunduğu yerde yakalar ve adalete teslim eder. Adil Öksüz ile ilgili adli süreçte görev yapanlarla alakalı HSYK, bir müfettiş eliyle soruşturma başlattı. O devam ediyor, onun sonucuna göre bir karar verilecektir." yanıtını verdi.

"Tutuklama rakamları 16 bin civarında"

Tutuklu ve gözaltı sayısına ilişkin güncel rakamları veren Bozdağ, "Şu an itibariyle tutuklama rakamları 16 bin civarında, gözaltılar da, şu anda işlemi devam edenler de yaklaşık 6 bin civarında. 7 bin 668 civarında da adli kontrol kararı verilen kişi var. Bunlar değişiyor." ifadesini kullandı.

2 bin 505 hakim ve savcı hakkında tutuklama kararı

FETÖ'nün darbe girişiminin ardından yargı mensuplarından kaç kişinin açığa alındığı ve tutuklandığı, yüksek yargı mensuplarından kaç kişinin firarda olduğu ve HSYK'nın açığa almalar konusunda ikinci dalga çalışması yapıp yapmayacağına yönelik soruları da yanıtlayan Bozdağ, "Şu ana kadar 2 bin 205 civarında hakim ve savcı hakkında tutuklama kararı verilmiş durumda. 557 hakim ve savcı hakkında adli kontrol, 14 hakim ve savcı hakkında da serbest bırakma kararı verilmiş. Gözaltında da iki tane. Bunlar tabii dünkü rakamlar, bugün değişmiş olabilir." dedi. 

Bozdağ, "262 hakim ve savcı hakkında da yakalama var. Henüz onlar yakalanmamış durumda. Yargıtaydan zannedersem 31 üye , 8 Danıştay üyesi henüz gelip ifade vermemişlerdir. Haklarındaki yakalama kararı çerçevesinde aranmaktadır. Bunlar yakalandıklarında ifade vereceklerdir." bilgisini verdi.